The full dataset viewer is not available (click to read why). Only showing a preview of the rows.
'>' not supported between instances of 'str' and 'int'
Error code: UnexpectedError
Need help to make the dataset viewer work? Make sure to review how to configure the dataset viewer, and open a discussion for direct support.
text
string |
|---|
=== 29021127_16230146_TDK___Buyuk_Turkce_Sozluk.pdf === BüyükTürkçe Sözlük SürümNo:1.0 Farabi Açıklama (veyaağzınıniçine)bakmak *nesöyleyeceğinibeklemek. *onunsözünegöredavranmak. ...(bir)hâlalmak *birdurumagelmek. ...canlısı *düşkünü. ...damgasınıvurmak *(biriiçin)kötübiryargıyavarmak. ...-ekuvvet *herhangibirşeyeağırlıkverildiğindekullanılır. ...fırınekmekyemesilâzım *birdurumaerişmekiçinpekçokemekvermesi,çalışmasıgerekir. ...gözüylebakmak *yerinekoymak. ...ileberaber *ilebirlikte. ...kim...kim *yakıştırılanşeyinuygunsuzluğunubelirtmeyeyarar. ...olsun,... olsun, *sözügeçenherşey. ...süsüvermek *gerçeğeaykırıolarak,kendisindeveyaherhangibirşeydeüstünbirnitelikveyadeğervarmışgibi göstermek. ...ziyafetiçekmek *herhangibirşeyieniyibiçimdebaşarmak,herhangibiryönüyledoyurmak. ...-aveya...-egelince *sıragelinceanlamınagelerekbirkonubittiktensonrasözübaşkabirkonuyageçirmeyeyarar. *ayrıcalıkgösterenbirdüşünceyegeçildiğinianlatır. ...-a,...-yagetirmek *birinibirdurumagetirerekistediğigibidavranmak. ...-deneylemek *yoksunbırakmak. ...-ında/...-indedeğil *birşeyinsöylenenniteliğineönemvermeyianlatır. ...itutmak *birişiyapacağıvegöreceğiozamanarastlamak. ...ikinciplânadüşmek *birkimseninveyatopluluğungözündeeskiönemini,değeriniyitirmek. ...ileberaber *-dığı/ -diğianda. *-dan/-denbaşka. *-dığı/ -diğihâlde. ...-masıyla,...-mesibirolmak *aynıanda,çabucacık,birden. ...mayaveya...meyegörsün(veyagör) *sözkonusufiilindoğuracağısonucakesinlikkazandırmakiçinkullanılır. ...nınresmidir... *birdurumunolacağıkesinvebellidir. 19Mayıs 30Ağustos *ZaferBayramı. a *Seslenme bildirir. a *(a:)Şaşma,hatırlama,sevinme,acıma,üzülme,kızmagibiduygularıgüçlendirir,cümleninbaşındaveya sonundakullanılır. a/e *Çekimlifiilinsonunagelerekanlamıpekiştirir. -a-/ -e- *İsimdenfiiltüretenek. -a/ -e *Yönelmedurumueki:dağa,eve,yola,öne.Ünlüilebitenisimlerdensonraarayaysesigirer. -a/ -e *Fiildenzarftüretenek:yazayaza,gidegide,koşakoşa,düşekalka,güleoynaya.Ünlüilebitenfiillerden sonraarayaysesigirer:yaşayayaşaya,bekleyebekleye,okuyaokuya,yürüyeyürüye.Buekgöre,kala,geçe,sapa örneklerindekalıplaşmıştır. a,A *Türkalfabesininbirinciharfi,sesbilimibakımındankalınünlülerindüzvegenişolanınıgösterir. *Notaişaretleriniharflerlegöstermeyöntemindelâsesinibildirir. ab *Su. aba *Yünden,dövülerekyapılankalınvekabakumaş. *Bukumaştanyapılmışyakasızveuzunüstlük. *Bukumaştanyapılmışolan. *Eskidendervişleringiydiğiabadanyapılmış,önüaçıkhırka. *Abla. *Anne. abaaltındandeğnek(sopa)göstermek *yumuşakgörünmeklebirlikteyinedegözünükorkutmak. abagibi *(kumaşiçin)kabavekalın. abagüreşi *Abagiyilerekvebelekuşakbağlanarakyapılanbirtürgüreş. abavaktiyaba,yabavaktiaba *kişi,ihtiyaçlarınıvaktindenönceveucuzolduğuzamankarşılamalıdır. abacı *Abayapanveyasatankimse. *Abadangiyecekyapanveyasatankimse. *Bedavacı,asalak. abacıkebeci,arayerdesenneci? *"anlamadığınbuişenekarışıyorsun?"anlamındakullanılanbirsöz. abacılık *Abayapmaveyasatmaişi. *Abadangiyecekyapmaveyasatmaişi. abadî *Kalıncaveaçıksamanrenginde,yarımatbiryazıkâğıdıtürü. abajur *Işığıbiryeretoplamak,doğrudandoğruyagözlerevurmasınıönlemekiçinkullanılanlâmbasiperi. *Genellikleüzerisiperlimasalâmbasıveyaayaklılâmba. abajurcu *Abajuryapanveyasatankimse. abajurculuk *Abajurcununişiveyamesleği. abajurlu *Abajuruolan. abaküs *Sayıboncuğu,çörkü. abalı *Abasıolan,abagiymişolan. abandırma *Abandırmakişi. abandırmak *Birkimseninbiryereabanmasınısağlamak. *Birhayvanıyereçöktürmek. abandone *Dövüşemeyecekdurumagelen(boksör). abandoneetmek *dövüşemeyecekdurumagetirmek. abandoneolmak *dövüşemeyecekdurumagelmek. abanî *Sarımtırakdallınakışlarlaişlenmişbirtürbeyaz,ipekkumaş. *Bukumaştanyapılmış. abanma *Abanmakişi. abanmak *Eğilerekbirşeyin,birkimseninüzerinekapanmak. *Biryereveyabirkimseyeyaslanmak,dayanmak. *Birşeyinveyabirkimseninüzerineçöküpçullanmak. *Birineyükolarakonunsırtındangeçinmeyebakmak. abanoz *Abanozgillerinağır,sertvesiyahrenklitahtası. abanozgibi *çoksert. abanozkesilmek *sertleşerekdayanıklılığıartmak. *kirdenmatlaşmak,renginikaybetmek. abanozgiller *İkiçeneklilerden,sıcakülkelerdeyetişenvekerestesineabanozdenilenbirbitkifamilyası. abanozlaşma *Abanozlaşmakdurumualma. abanozlaşmak *Ağaçvebenzerimaddeleruzunsüresudakalarakkararmak. *(insan)uzunsüregüneştekalarakkararmak,yanmak. abartı *Abartma,mübalâğa. abartıcı *Birşeyiolduğundanbüyükveyaçokgöstermehuyundaolan(kimse),abartmacı,mübalâğacı. abartıcılık *Abartıcıolmadurumu,abartmacılık,mübalâğacılık. abartılı *Olduğundanfazlagösterilen,mübalâğalı. abartılma *Abartılmakişi. abartılmak *Abartmakişinekonuolmak,mübalâğaedilmek. abartısız *Olduğundanfazlagösterilmeyen,mübalâğasız. abartış *Abartmakişiveyabiçimi. abartma *Abartmakişi,mübalâğa. abartmacı *Abartıcı,mübalâğacı. abartmacılık *Abartıcılık,mübalâğacılık. abartmak *Birşeyiolduğundanbüyükveyaçokgöstererekanlatmak,mübalâğaetmek. abartmalı *Abartılmış,mübalâğalı. abartmasız *Abartılmamış,abartmadan,mübalâğasız. abasız *Abasıolmayan,abagiymemişolan. abaşo *Alt,alttaki,aşağı. *Gemiyibaştanveyakıçtanhalatlakarayabağlama. abat *Bayındır,mamur. *Şen,rahat. abatetmek *mamuretmek,rahatakavuşturmak,zenginleştirmek,gönendirmek. abateylemek *abatetmek. abatolmak *mutluolmak,rahatakavuşmak,gönenmek. abayısermek *biryereteklifsizceyerleşmek. abayıyakmak *gönülvermek,tutulmak,âşıkolmak. Abaza *KuzeybatıKafkasya'dayaşayanbirhalkvebuhalkamensupolankimse. Abazaca *Abazalartarafındankullanılandil. abazan *Karnıaçolan(kimse). *Uzunsürekadınsızkalan(erkek). abazankalmak *uzunsürecinselilişkidebulunmamak,kadınsızkalmak. abazanlık *Abazanolmadurumu. Abbasyolcu *yolaçıkacakkimse. Abbasî *AbbasbinAbdülmuttalibsoyundangelen,BağdatmerkezolmaküzereÖnAsyaveKuzeyAfrika'da750- 1258tarihleriarasındahükümsürensülâle. abd *Kul. *Köle. Abdal *Safevîlerdevrindeİran'dayaşayanTürkoymaklarındanbiri. *Anadolu'dayaşayanbirtakımoymaklaraverilenad. abdal *Eskidenbazıgezgindervişlereverilenad. *Dilencikılıklı,üstübaşıperişankimse. *Bkz.aptal. abdalamalûmolur *birşeyinolacağınıöncedensezenkimseleriçinşakayollusöylenir. abdallık *Abdalolmadurumu. abdest *Müslümanların,bazıibadetleriyapabilmekiçinel,ağız,burun,yüz,kol,ayakyıkamavebaşa,enseyeıslakel gezdirme,kulağıtemizlemebiçimindeyaptıklarıarınma. *İdraryapmavekalınbağırsağıboşaltma. abdestalmak *abdestyoluylaarınmak. *namazkılmakiçingerekliyıkamakurallarınıyerinegetirmek. abdestbozmak *ayakyolunagitmek. abdestbozulmak *yenidenabdestalmagereğiortayaçıkmak. abdesttazelemek *yenidenabdestalmak. abdestbozan *Şeritgillerden,vücuduyassı,birbirinekenetlenmişboğumlarıbulunanvebazısımetrelerceboydaolanbir bağırsakasalağı,tenya,şerit. abdestbozanotu *Gülgillerden,siyahveyeşilboyaçıkarılanbirbitki(Poteriumspinosum). abdesthane *Abdestbozacakyer,ayakyolu,tuvalet. abdestigelmek(veyaolmak) *abdestbozmayaihtiyaçduymak. abdestikaçmak *abdestbozmaihtiyacıvarkenyokolmak. abdestindenamazında *dindar. abdestindenşüphesiolmamak *yaptığıiştekusuruolmadığınıkesinolarakbilmek. abdestinivermek *azarlamak. abdestli *Abdestalmışbulunanveyaabdestibozulmamışolan. abdestlik *Abdestalınacakyer. *Abdestalınırkengiyilenvekolsuzhırkayabenzeyenbirtürgiyecek. *Abdestalmayayarayan. abdestsiz *Abdestalmamışveyaabdestibozulmuşolan. abdestsizyerebasmamak *dinbuyruklarınatitizlikleuymak. abdiâciz *Alçakgönüllülükbildirmeküzere"ben"yerinekullanılır. abdülleziz *AkdenizbölgesindeveAfrika'dayetişençokyıllıkveotsubirbitki(Cyperusesculentus). *Bubitkininyemişgibiyenilen,tatlıveyağlıürünü. abece *Bkz.alfabe. abecesırası *Bkz.alfabesırası. abecesel *Bkz.alfabetik. aberasyon *Sapınç. abes *Aklavegerçeğeaykırı. *Gereksiz,lüzumsuz,yersiz,boş. abesbulmak *gereksiz,saçmasaymak. abeskaçmak *uygunsuzdüşmek. abesleuğraşmak(veyaabesleiştigaletmek) *yersiz,yararsızşeylerlevakitöldürmek. abeslik
|
*Abesolmadurumu. abıhayat *Efsaneleregöreiçenkimseyeölümsüzlüksağlayanbirsu,bengisu. abıhayatiçmiş *yaşıçokilerlemişolduğuhâldegençgörünen(kimse). abıkevser *CennettebulunduğunainanılanKevserırmağınınadı. abıru *Yüzsuyu. *Irz,namus,şeref,haysiyet. abide *Anıt. abideleşme *Anıtlaşma. abideleşmek *Anıtlaşmak. abideleştirme *Anıtlaştırmakişi. abideleştirmek *Anıtlaştırmak. abidemsi *Anıtbenzeri. abidevî *Anıtlailgili,anıtsal,anıtabenzer,anıtgibi. abis *Okyanuslarınçokderinyerivedahaözelolarak,güneşışığınınerişemediğikesim. abiye *Bayanlarınözelgecelerdegiydiğişıkgiysiveyatuvalet. abla *Birkimseninkendindenbüyükolankızkardeşi. *Büyükkızkardeşgibisaygıvesevgigösterilenkızveyakadın. *Genelevveyarandevueviişletmecisikadın,çaça,mama. ablak *Yayvanvedolgunyüzveyayüzüböyleolan(kimse). ablakça *Ablakgibi,ablaktarzında. ablaklık *Ablakolmadurumu. ablalık *Ablaolmadurumu. ablalıketmek *ablagibiyakınvekoruyucudavranıştabulunmak. ablâtif *Çıkmadurumu. ablatya *Uzunluğu150,genişliği4-10kulaçolanbirbalıkağı. abli *Yarımserenlerisağa,solaveyaortayaçevirmekiçinbunlarınucunabağlıbulunandonanım. abliyikaçırmak(veyabırakmak) *şaşırmak,soğukkanlılığınıyitirmek,ipinucunukaçırmak. abluka *Birülkeninveyabiryerindışdünyaileolanhertürlübağlantısınıkuvvetkullanarakkesme,kuşatma,ihata. ablukaaltındatutmak *ablukayıdevamettirmek. ablukaetmek *genellikledenizdenkuşatmak. *etrafınıçevirmek,bulunduğuyerdenayırmak. ablukayaalmak *Bkz.ablukaetmek. ablukayıkaldırmak *ablukakararındanveuygulamasındanvazgeçmek. ablukayıyarmak *ablukabölgesinizorkullanarakyarıpgeçmek. abone *Öncedenödemedebulunaraksüreliyayınlaraalıcıolmaişi. *Peşinparailebirşeyebellibirsüreiçinalıcıolankimse. *Biryeregitmeyialışkanlıkhâlinegetirmek. aboneetmek *peşinparailebellibirsüreiçinbir şeyisürekliolarakalmayısağlamak. aboneolmak *peşinparailebellibirsüreiçinbir şeyisürekliolarakalmayıöncedenüstlenmek. aboneyapmak *aboneolmayısağlamak.. abonelik *Aboneveyaaboneleriçinkullanılabilecekkadarolan. abonman *Birsatıcıveyakamukuruluşuilealıcılararasındayapılananlaşma. aborda *Birdenizteknesininbaşkabirtekneye,biriskeleyeveyabirrıhtımayanınıvererekyanaşması. abordaetmek *(gemiiçin)yanlamasınayanaşmak. abra *Bozukteraziyidengelemekiçinhafifgelenkefeyekonulantaş,demir,çivigibiağırlık,dara. *Birdeğiştokuştaüsteverilenşey. abrakadabra *Eskiçağlardabazıhastalıklaraiyigeldiğineinanılanbüyülüsöz. *Sihirbazlarınsıkçakullandığıbüyülüsöz. abrama *Abramakişi,idare. abramak *(deniztaşıtlarıiçin)Yönetmek,idareetmek. abraş *Alacabenekli. *(bitkiyapraklarında)Klorofilazlığındandolayıaçıkrenktelekeleriolan. *Çilli,çopuryüzlü,açıkrenkgözlü,çapar. *Deseniveatkısıbozukhalı. *Çarpık,eğri,düzgünolmayan. *Ters,kaba,görgüsüz. abril *Nisan,april. abstraksiyonizm *Bkz.soyutçuluk. abstre *Soyut,somutkarşıtı,mücerret. abstresayı *Bkz.soyutsayı. absürt *Saçma. absürttiyatro *Bkz.saçmatiyatro. abu *Şaşmavekorkubildirir. abuhava *İklim. abuksabuk *Akla,mantığauymayan,düşünmedensöylenen,saçmasapan(söz). abuksabukkonuşmak *saçmasapansözsöylemek. abuksabukluk *Ciddiyetsizlik,saçmalık. abuli *İstençyitimi,iradekaybı. abullabut *Hantal,kabaveanlayışsız(kimse). *Biçimsizvekötügiyinen,giyimineözengöstermeyen(kimse). abullabutluk *Abullabutgibidavranma,abullabutolmadurumu. aburcubur *Sırası,tadı,yararıgözetilmeksizinrastgeleyenilenşeyler. *İşeyaramayan,boş. abus *Asıksuratlı,somurtkan(kimse). *Somurtkan,çatık,asık(yüz). *Niteliğibilinmeyen,garip,acayip. Ac *Aktinyum'unkısaltması. acaba *Merak,kararsızlıkveyakuşkuanlatır. -acak/ -ecek *Fiilçekimeki(gelecekzamaneki). *Fiildenisimvesıfatyapmaeki. Acar *GüneybatıKafkasya'nınTürkiyesınırınayakınbölgesindeyaşayanbirhalk. acar *Atılgan,gözüpek,yiğit,kabadayı,yılmaz,kabınasığmaz. *Güçlüvebecerikli,çevik,enerjik. *Yeni. Acara *Bkz.Acar. acarlaşma *Acarlaşmakişi. acarlaşmak *Acardurumagelmek. acarlık *Acarolmadurumu. acayibinegitmek *yadırgamak,tuhafınagitmek. acayip *Sağduyuya,göreneğe,olağanaaykırı,şaşılacak,şaşmayadeğer,garip,tuhaf,yadırganan,yabansı. *Şaşmaanlatır. acayipolmak *yadırganacakbirdurumagirmek. acayipleşme *Acayipleşmekdurumu. acayipleşmek *Başkalaşmak,yadırganacakbirdurumagirmek. acayipleştirme *Acayipleştirmekişi. acayipleştirmek *Acayip,yadırganacakbirdurumagetirmek. acayiplik *Acayipolmadurumu,yabansılık,gariplik,tuhaflık. accelerando *Parçanınçalınırkengittikçehızlanacağınıanlatır. acele *Çabukdavranmazorunluluğu,ivedi,ivecenlik. *Vakitgeçirmeden,tezolarak. aceleacele *Çabukçabuk,hızlıolarak,büyükbirçabuklukla. aceleetmek *çabukdavranmak,ivmek. *telâşetmek,sabırsızlanmak. aceleişeşeytankarışır *düşünüptaşınmadan,ivediolarakyapılanişteniyisonuçbeklenmemesigerektiğinianlatır. aceleci *Tezişgören,çabukdavranan,telâşlı,ivecen. acelecilik *Aceleciolmadurumu,ivecenlik. aceleleştirme *Aceleleştirmekişi. aceleleştirmek *Çabuklaştırmak. aceleyegelmek *çabukyapıldığıiçingerekenözengösterilmemişolmak. aceleyegetirmek *zamandarlığındanyararlanarakbirinialdatmakveyabirişiüstünkörüyapmak. Acem *İranlı. *İran'aözgü. *İranülkesi. acem *Türkmüziğindeminotasınayakınbirperde. Acemhalayı *GüneyAnadoluyöresindeoynananbirhalkoyunu. Acemkılıcıgibi *hembirindenyana,hemonakarşıolabilen. Acemlâlesi *Taşkırangillerden,turuncuvesarırenkteçiçekli,yıllıkveçokyıllıktürleriolan,tohumlasaksıdavetarlada üretilebilenbirsüsbitkisi,güneştopu. Acempilâvı *Safranvezencefilileyapılanİranusulübirpilâvçeşidi. acemaşiran *KlâsikTürkmüziğindekullanılanşetmakamlarındanbiri. acemborusu *Canlıkırmızıçiçekleraçanbirsüsbitkisi(Bigoniaradicams). acembuselik *KlâsikTürkmüziğindekullanılanbirleşikbirmakam. Acemce *Farsça. acemi *Birişinyabancısıolan,eliişealışmamış,birişibeceremeyen. *İşinde,mesleğindeilerlememiş. *Biryerin,birşeyinyabancısı. *Sarayayenialınmışcariyelereverilenad. acemiağası *Haremeyenialınancariyelerinağası. acemiçaylak *Tecrübesiz,toy,beceriksiz. acemier *Askereyenialınanveeğitimdöneminihenüztamamlamamışer. acemiocağı *Osmanlıordusunakapıkulueriyetiştirmekiçinkurulanokul. acemioğlanı *YeniçeriocağındayetiştirilmeküzeretutsaklardanveyadevşirmeyoluylaHristiyanlardantoplanançocuk. acemice *Toyca,beceriksizce. acemileşme *Acemileşmekdurumu. acemileşmek *Beceriksizlikgöstermek,bocalamak. acemilik *Acemiolmadurumu,acemininçekingenliğiveürkekliği,acemicedavranış,toyluk. acemilikçekmek *henüzalışmadığıbiriştezorlukçekmek,bocalamak. acemiliketmek *düşüncesizcehareketetmek,acemicedavranmak. acemkürdi *KlâsikTürkmüziğindebirleşikbirmakam. acemleşme *Acemleşmekdurumunagelmek. acemleşmek *Kültürvemedeniyetbakımındanİran'ıveyaİranhalkınıörnekalmak. *Kendiniİranlıgibihissetmekveya İranlıgibidavranmak. acemleştirme *Acemleştirmekişi. acemleştirmek *Kültürveyamedeniyetbakımındanİran'ıveyaİranhalkınıörnekaldırmak,Acemkültürünü yaygınlaştırmak. acente *Birkuruluşunmalîveyaticarîişlerinikazançkarşılığındayürütenticarethane. *Vapurortaklığıveyabankaşubesi. *Birkurumunveyaşubelerininbaşındabulunankimse. *Birkuruluşabağlıolmaksızınsözleşmeyedayanarakbelirlibiryervebölgeiçindesürekliolarakticarethane veyaişletmeyiilgilendirenişlerdearacılıkeden,bunlarıoişletmeadınayapankimse. acentelik *Acenteninyaptığıiş. *Acentekuruluşu. acep *Acaba. aceze *Acizler,güçsüzler,eliermezler,düşkünler. acı *Tatalmaorganındabazımaddelerinbıraktığıyakıcıdurum,tatlıkarşıtı. *Tadıbunitelikteolan. *Keskin,hoşagitmeyen,şiddetli. *Renkiçin,koyu. * Ağrı,sancı. *Dışarıdangelenbiretkiiledışorganlardabirdenbireoluşanveoetkilerinkalkmasıileduyulanrahatsızlık, ıstırap. *Kırıcı,üzücü,incitici,dokunaklı,korkunç. *Ölüm,yangın,depremgibiolaylarınyarattığıüzüntü,keder,elem. acıacı *Acıolarak,acıvererek,acıduyurarak,üzüntüiçinde. *Dokunaklı,kırıcı,üzücüolarak,üzüntüiçinde. acıağaç *Sedefotugillerden,sıcakülkelerdeyetişen,kabuğuveodunuhekimliktekullanılanküçükbirağaç,kavasya (Quassiaamara). acıbadem *Gülgillerdenbirmeyveağacı(Amygdalusamara). *Buağacınacımtırak,keskinkokulumeyvesi. acıbademkurabiyesi *İrmikveşekerleyoğrularaküzerineacıbademkonduktansonrafırındapişirilenbirçeşitkurabiye. acıbakla *Baklagillerden,acıolantanelerisudatatlılaştırılarakyenilenotsubirbitki,Yahudibaklası(Lupinustermis). acıbal
|
*Delibal. acıbalık *Sazangillerden,Avrupa'daveülkemizgöllerindeyaşayan,8-10cmuzunluğundabirbalık,gördek(Rhodeus amarus). acıceviz *GenellikleKuzeyAmerika'dayetişen,güzelgörünüşlübirceviztürü. acıçekmek(veyaduymak) *ağrı,sızıduymak. *üzülmek,üzüntüiçindekalmak. acıçiğdem *Zambakgillerden,10-30cmboyunda,şerityapraklıveaçıkrenkçiçekli,tohumlarıromatizmatedavisinde kullanılanzehirlibirçiğdemtürü,güzçiğdemi(Colchicumautumnale). acıelma *Bkz.ebucehilkarpuzu. acıgelmek *dokunaklı,kırıcı,üzücügelmek. acıgörmüş *kötügünleryaşamış. acıhıyar *Bkz.ebucehilkarpuzu. acıkarpuz *Bkz.ebucehilkarpuzu. acıkavak *Dağkavağıveyatitrekkavak(Populustremula). acıkavun *Bkz.eşekhıyarı. acıkök *Loğusaotuköklerininkurutularakdövülmesiyleeldeedilenacıbirtoz. acıkuvvet *Sert,etkili,zorlukuvvet. acımarul *Birleşikgillerden,tadıacı,dişliyapraklı,sürgünündençıkansütüuyuşturucuveyatıştırıcıolarakkullanılan ikiyıllıkbirbitki(Lactucavirosa). acımeyan *Bkz.dikenlimeyan. acıot *KuzeyAnadoludağlarınınormanlarındayetişen,toprakaltındabilekkalınlığındakökübulunançokyıllık veotsubirbitki(Tamuscommunis). acıpatlıcanıkırağıçalmaz *kötüdurumdaolanbirkimseyiyenikötüdurumlaretkilemez. acısakız *Çamsakızı. acısöylemek *olumsuzbirdavranışakarşıgerçeğiolduğugibisöylemek. acısöz *Kişininonurunadokunangönlünüincitensöz. acısu *İçindekiminerallerinetkisiyletadısertolankuyuveyapınarsuyu. acıtatlı *İyikötü. acıvermek *üzüntüyesebepolmak,incitmek. acıyavşan *Tüylüdalakotu. acıyitimi *Sinirbozukluğu,çokilâçalma,donmagibisebeplerleacıduyumununbirazınınveyatamamınınyok olması,analjezi. acıyonca *Kızılkantarongillerden,bataklıkyerlerdeyetişen,kötükokuluveçokacıolanyapraklarıhekimlikte kullanılanbirbitki(Menyanthestrifoliata). acıca *Oldukçaacı. acıkılma * Acıkılmakişiveyadurumu. acıkılmak *Acıkmakişinekonuolmak. acıklı *Acındıracak,acıvereceknitelikteolan,dokunaklı,koygun. *Acıgörmüş,yaslı,kederli. acıklıkomedi * Eğlendiriciolmayıamaçlamayan,dramatikyönüağırbasan,duygusalbiroyuntürü,trajikomik. acıkma *Acıkmakişi. acıkmak *Açlıkduymak,yemekyemeihtiyacıduymak. *Uzunsürebirşeyinyokluğunuçekenkimse,oşeydennekadarçokeldeetse,yinekendisineyetmeyeceğini düşünür. acıktırma * Acıktırmakişi. acıktırmak *Açlıkduymasınasebepolmak. *Açbırakmak,yeterincedoyurmamak. acılanma *Acılanmakişi. acılanmak *Tadıacıolmak,acılaşmak. *Acılıdurumdaolmak,üzüntüyekapılmak,üzülmek. acılaşma *Acılaşmakişi. acılaşmak *Tadıbozulmak,acıolmak. *Dokunaklıdurumagelmek. *(konuşma)Kırıcı,sertbirdurumalmak. *Yemlerdegenellikleyağasitlerininoksidasyonuvehidrolizsonucuuygunolmayankokuvetatmeydana gelmek. acılaştırma *Acılaştırmakişi. acılaştırmak *Acıbirdurumagetirmek. acılı *Acıkatılmışolan. *Acısıolan,kederli. acılık *Acıolmadurumu. *Dokunaklılık,kederlilik,yaslılık. acılılık *Acılıolmadurumu. acıma *Acımakişi. *Başkabirkimseninveyacanlınınmutsuzluğunakarşıduyulanüzüntü,merhamet. acımak *Tadıacıdurumagelmek,acılaşmak. *Acılı,ağrılıolmak. *Başkasınınacısınaortakolmakveyadurumundanüzüntüduymak. *Başkasınınuğradığıveyauğrayacağıkötübirdurumaüzülmek,merhametetmek. *Birşeyivermeyekıyamamakveyaverdiğine,eldençıkardığınaüzülmek. acımasız *Acımaz,katıyürekli,merhametsiz. acımasızca *Acımasızolarak,acımasızbirbiçimde,zalimce,zalimane. acımasızlık *Acımazolmadurumu,merhametsizlik,zulüm. acımık *Buğdaytarlalarındayetişen,tohumuzehirli,yabanîbirbitki,belemir. acımsı *Acıyayakıntadıolan,tadıazacıolan,acımtırak. *Dokunaklı. acımtırak *Acımsı. acınacak *Üzüntüduyulacak,merhametedilecek. acındanölmek *açlıktanölmek. *çokacıkmak. acındırma *Acındırmakişi. acındırmak *Birkimseninacımasınayolaçmak,merhametegetirmek. acınılacak *Üzüntüduyulacak,merhametedilecekdurumdabulunan. acınılma *Acınılmakişi. acınılmak *Acınmakişinekonuolmak. acınma *Acınmakişi. acınmak *Acımakişinekonuolmak. *Başkasınınhesabınaüzülmek,yazıklanmak,yerinmek,eseflenmek,esefetmek,teessüfetmek. acırak *Azacı,acımtırak. acırga *Yabanturpu. acısıçıkmak *olumsuz,kötüsonucuortayaçıkmak. acısıiçine(veyayüreğine)çökmek(veyaişlemek) *birşeyinacısınıpekçokduymak. *olmadanolacağıdüşünerekçoküzülmek. acısınadayanamamak *birkimsebiryakınınınölümündenbüyüküzüntüduymak. acısınıalmak *acılığınıgidermek. *sızıyıdindirmek. *kederiniazaltmak. acısınıbağrınabasmak *şikâyetetmedenüzüntüyekatlanmak. acısınıçekmek *yapılanyanlışbirişinkötüsonucunugörmek. acısınıçıkarmak *(tatiçin)acılığınıyoketmek. *uğradığımaddîveyamanevîzararıkarşılayacakbirişyapmak. *öçalmak,intikamalmak. acısınıgörmek *biryakınınınölümünügörmek. acısız *Tadıacıolmayan. *Ağrı,sızıduyulmayan. *Üzüntü,sıkıntıolmayan,kedersiz. acıtış *Acıtmakişiveyabiçimi. acıtma *Acıtmakişi. acıtmak *Acılıkvermek. *Ağrıvesızıduymasınasebepolmak. acıyıcı *Acımaduygusuolan(kimse). acıyış *Acımakişiveyabiçimi. acibe *Hiçgörülmemiş,alışılmamış,şaşılacakveyayadırganacakşey. acil *İvedi,ivedili. acilservis *(hastanelerde)Vakityitirilmedenbakılmasıgerekenhastalarınilktedavilerininyapıldığıyer. acil şifalardilemek *hastanınkısasüredeiyileşmesidileğindebulunmak. acilen *Hemen,hiçzamanyitirmeden,tezelden,gecikmeden,ivedilikle. aciyo *Bkz.acyo. aciz *Gücübirişeyetmezolanındurumu,güçsüzlük. *Beceriksizlik. *Birininborcunuvaktindeödeyememesidurumu. âciz *Gücübirişeyetmezolan,güçsüz. *Beceriksiz. âcizkalmak *çokuğraşmayarağmenoişiyapamamak. âcizane *Sözsöyleyenkimseninkendiyaptıklarınıabartmamakiçinkullandığı"acizlereyakışacakbiçimde" anlamındabirnezaketsözü. âcizleri *Alçakgönüllülükgöstermekiçin"ben"zamiriyerinekullanılanbirsöz. âcizlik *Beceriksizlik,güçsüzlük. acube *Tuhafkimse. acul *Tezcanlı,içitez,ivecen. * Hızlı,çabuk. acun *Dünya. acur *Bkz.ajur. acur *Kabakgillerden,kabuğuçizgilivetüylü,sarımtırak,yeşilveyasarı,üzeriyeşillekeli,iricebirçeşithıyar (Cucumisflexuosus). acurlu *Bkz.ajurlu. acuze *Huysuz,çirkin,yaşlıkadın,cadıkarı. acyo *Herhangibirparanıngerçekdeğeriylesürümdeğeriarasındaveyabirticaretsenedininüzerindeyazılı miktarileindirimdensonrakitutarıarasındadoğanfark. *Birticaretsenedininyenilenmesindealınankomisyon. *Senetlikrediişlemlerindebankalarınyaptıklarıtahsilât. acyocu *Borsaveyapiyasadatahviliçinçeşitlihileleruygulayan,dolaplarçevirenkimse. acziçindeolmak *gücüyetmemek,becerememek. aczedüşmek *çaresizkalmak,elindenbirşeygelmemek. aç *Yemekyemeihtiyacıolanveyayemesigereken,tokkarşıtı. *Yiyecekbulamayan,yoksulkimse. *Gözüdoymaz,haris. *Çokistekli,çokhevesli. *Karnıdoymamışolarak. -aç/ -eç *İsimdenisimvesıfatyapmaeki:bakr-aç,top-aç,kır-açvb. *Fiildensıfatyapmaeki:gül-eçvb. *Fiildenisimyapmaeki:tıka-ç,say-aç,sür-eçvb. açacına *açolarak,birşeyyemeden. açaçıkkalmak *yoksullukiçinde,evsizbarksızkalmak. açayıoynamaz *kendisindenişbeklenilenkimsedenemeğininkarşılığıesirgenmemelidir. açbırakmak *yiyecekvermemekveyakarnınıdoyurmasınaengelolmak. açbîilâç *Sürekliolarakaçvebakımsız. *Sürekliolarakaçvebakımsız. açdoymam,tokacıkmamsanır *açinsaneldeettiğindençoğunuister,varlıklıinsanisevarolanlayetinirgibigörünür. açdoyurmak *yoksullarıbeslemek. açgezmektensetokölmekyeğdir *yoksullukölümdendebeterdir. açgöz *Gözüaç,doymaz,tamahkâr,haris. açgözlü *Malaveyayiyecekiçecekşeyleredoymakbilmeyen,gözüaç,doymaz,tamahkâr,haris,camgöz. açgözlü *karşıtı. açgözlülük *Açgözlüolmadurumuveyaaçgözlüyeyakışacakdavranış,doymazlık,tamahkârlık,tamah. açgözlülük *karşıtı. açgözlülüketmek *birşeyekarşıaşırıistekduymak,doyumsuzcadavranmak,tamahkârlıketmek. açgözünü,açarlargözünü *"uğraşılardauyanıkbulunmakgerekir,yoksaumulmadıkbirandabüyükzararlarlayüzyüzegelirsin" anlamındakullanılır. açkalmak *karnınıdoyuramamak. *yoksulluğadüşmek. açkarnına *mideboşkenhenüzbirşeyyiyipiçmemişken. açkurtgibi(yemek,üşüşmekveyasaldırmak) *büyükbiristekle. açsusuzkalmak
|
*yoksulluktanyaşayamayacakbirdurumagelmek,yoksulbirdurumadüşmek. açtavukkendiniarpaambarındasanır *insanlar,yokluğunu,yoksulluğunuçektiklerişeyleriçinolmayacakhayaller,düşlerkurar. açacak *Açmayayarayanaraç. *Anahtar. açalya *Kokusuz,güzelrenkliçiçekleraçanbirbitki,açelya,azelya. açan *Açmakişiniyapan. *Oynakkemiklerinarasındakiaçılarıgenişletmeyeyarayankaslarıngeneladı,bükenkarşıtı. açar *Anahtar. *İştahaçmakiçinyemektenönceiçilenalkollüiçki,aperitif. açelya *Bkz.açalya. açı *Birbirinikesenikiyüzeyinveyaikidoğrununoluşturduğuçıkıntı. *Birbirinikesenikiyüzeyveyaaynınoktadançıkanikiyarımdoğrununoluşturduğugeometrikbiçim, zaviye. *Görüş,bakım,yön. açıölçüm *Açıölçmedesözkonusuolanyöntemveteknik. açıcı *Açmakişiniyapan. açığaalınmak *görevinesonverilmek. açığaalma *birgörevliyigeçicibirsüreiştenalma. açığaalmak *görevinesonvermek. açığaçıkarmak *işindençıkarmak. açığaçıkmak *belliolmak,anlaşılmak. *işindençıkarılmak. açığavurmak *bellietmek,ortayaçıkarmak. *gizlibirdurumuortayaçıkarmak. açığıçıkmak *saklamaklagörevlibulunduğuparanınveyamalıneksikolduğuanlaşılmak. açığınıkapatmak *eksiğinitamamlamak. açık *Açılmış,kapalıolmayan,kapalıkarşıtı. *Engelsiz. *Örtüsüz,çıplak. *Boş. *Görevlisiolmayan,boş(iş,görev),münhal. *Aralığıçok. *İşlerdurumdaolan. *Kolayanlaşılır,vazıh. *Gizliliğiolmayan,olduğugibigörünen. *Hertürlüdüşünceyihoşgörüylekarşılayabilen,etkisindekalabilen. *(renkiçin)Koyuolmayan. *(kitap,resim,filmiçin)Sevişmesahnelerinibütünçıplaklığıylaanlatan. *Kapalıolmayan(hava,işyeri). *Bellibiryerinbirazuzağı. *Denizinkıyıdanuzakçaolanyeri. *Doğruolarak,açıkça. *Birihtiyacınkarşılanamamasıdurumu. açıkaçık *Saklamaksızın,gizliyerbırakmaksızın,içtenlikle. açıkağıl *Koyunlarınvekeçilerinbarındırıldıklarıüstüaçık,etrafıtaşduvarveyaölüçitlerleçevrilibasitbarınak. açıkağızlı *Aptal,sersem,ahmak. açıkalınla *başarıveövünçile. açıkartırma *Birmalınsatışındaalıcılararasındafiyatartırmayarışınadayanansatış. açıkbilet *Yolculuklardadönüştarihikararlaştırılmamış,belirlibirdönemiçingeçerli,gidişdönüşbileti. açıkbono *Parahanesiboşbırakılarakimzaedilenbono. açıkbonovermek *sınırsızyetkitanımak. açıkbölge *Gümrüksınırlamalarınınolmadığıbölge,serbestbölge,serbestmıntıka. açıkcelse *Açıkduruşma. açıkciro *Senetveyaçekarkasınakimeödeneceğibelirtilmedenimzalanmayoluylayapılanciro. açıkçek *Üzerineparamiktarıyazılmamış,çek. açıkdeniz *Denizin,karasularınındışındakalanbölümü. *Yakınkaralarlaçevriliolmayandeniz,engin. açıkdevre *İçindensürekliakımgeçmeyecekbiryalıtkanlakesilmişelektrikdevresi. açıkdolaşımsistemi *Genelliklebütüneklembacaklılardavebirçokyumuşakçadabulunanatardamarvekanboşluğundan oluşmuşaçıkbirdolaşımsistemi. açıkduruşma *Mahkemedeherkesinduruşmayıdinleyebileceğioturum. açıkdüşme *Yağlıgüreştepehlivanınkıçüstüdüşerekyenilmişsayılması. açıkeksiltme *Yaptırılacakbirişinveyasatınalınacakbirmalınucuzasağlanmasıiçinişiyapacakveya malısatacakkişiler arasındafiyatdüşürmeyarışınadayananişlem. açıkelli *Cömert. açıkellilik *Cömertlik. açıkfikirli *Olaylarıveözellikleyenilikleriiyianlayıpgereğigibikarşılayabilen,düşündüğünüolduğugibisöyleyebilen (kimse). açıkfikirlilik *Açıkfikirliolmadurumu. açıkhava *Bulutsuzhava. *Bahçe,parkgibiyapıdışıolanyer. açıkhavasineması *Yazınveyaiklimielverişliyerlerdesürekliolarakçalışan,üstüaçık,yanlarıkapalısinema. açıkhavatiyatrosu *Yazınveyaiklimielverişliyerlerdesürekliolarakçalışan,üstüaçık,yanlarıkapalıtiyatro. açıkhece *Ünlüilebitenhece. açıkhesap *Peşinparaveyabonovermedenyapılanalışveriş. açıkimza *Üzeriboşbırakılanbirkâğıdınaltına,dolduracakolanagüvenilerekatılanimza. açıkişletme *Madenyatağınıörtenverimsiztopraklarkaldırıldıktansonraaçıkhavadayapılanişletme. açıkkahverengi *Kahverengininbirveyabirkaçtonaçığı. açıkkalpameliyatı *Kalbiniçiaçılmadanöncedolaşımsun'îkalpdenilenbiraygıtadevredildiktensonrayapılankalpameliyatı. açıkkalpli *Bkz.açıkyürekli. açıkkalplilik *Bkz.açıkyüreklilik. açıkkapamak *(bütçe)giderfazlasınıparasağlayarakgidermek. açıkkapıbırakmak *gereğinde,birkonuyayenidendönebilmeimkânıbırakmak,kesipatmamak. açıkkapıpolitikası *Yabancımallarıbirülkeyeserbestçesokmapolitikası. açıkkapısiyaseti *Açıkkapıpolitikası. açıkkonuşmak *gerçeğiçekinmedensöylemek. açıkkredi *Bankalarıngüvendiklerimüşterilererehin,ipotekveyakefilistemeksizinverdikleriborçpara. açıkliman *Bütüngemilerinformaliteyönündenkolaycagiripçıktıklarıliman. *Havaşartlarındankolaycaetkilenenliman. açıkmaaşı *Görevindenalınanbirineyasacatanınan,belirlibirsüreiçindeödenenaylık. açıkmavi *Mavininbirtonaçığı. açıkmektup *Zarfıyapıştırılmamışmektup. *Yazıldığıkimseyegönderilmeyipbasınyoluylaaçıklananmektup. açıkolmak *(oyerde)kendisiherzamaniyikarşılanmak. açıkordugâh *Kırdakurulanordugâh. açıkoturum *Güncel,siyasî,sosyalvebilimselkonularınveyasorunlarınherkesinizleyebileceğibirbiçimdeaçıkolarak tartışıldığıtoplantı. açıkoy *Vereninadınıgösterenvekonuşulansorunüzerindekidüşüncesinibelliedecekyoldaverilenoy. açıköğretim *Derskonularıradyovetelevizyongibiaraçlarlayayımlananveyapostaileilgililereulaştırılanöğretim yöntemi. açıkönerme *İçerisindedeğişkenbulunanvebudeğişkeninalacağıdeğerledoğruluğuveyayanlışlığıkesinleşenönerme. açıkpazar *Gümrükkaydıolmayan,herdevletinmalınıserbestçesatabileceğişehirveyaülke. açıkpembe *Pembeninbirtonaçığı. açıkpoliçe *Eksikbilgilerisonradantamamlanmaküzeredüzenlenenpoliçe. açıkrejim *Parlâmenterrejim. açıksaçık *Göreneğeaykırıderecedeçıplakveyaörtüsüz. açıksaçıkkonuşmak *cinsîkonularlailgilisözlersöylemek. açıksarı *Sarınınbirtonaçığı. açıksayım *Birseçimsonundaverilenoylarınaçıkolaraksayılması,alenitadat. açıkseçik *Çokaçık,çokbelirgin. açıksenet *Bkz.açıkbono. açıksöylemek *anlaşılmamışyönünübırakmadananlatmakveyaçekinmedensöylemek. açıksözlü *Herşeyiolduğugibisöyleyen,sözünüesirgemeyen. açıksözlülük *Açıksözlüolmadurumu. açıkşehir *Düşmansaldırısınakarşısavunmaönlemlerialınmamış,içindeherhangibiraskerîhedefbulunmayanvebu durumuöncedenilânedilmişolanşehir. açıktaşıt *Üstüörtülmemiştaşıt(araba,otomobilvb.). açıkteşekkür *Herhangibirinebasınyoluylaedilenteşekkür. açıktohumlular *Tohumlarıkozalakpullarıüzerindeaçıkolarakbulunançiçeklibitkilerinayrıldığıikibüyükdaldanbiri. açıktribün *Açıkhavadakispormüsabakalarındaseyircilerin oturduğuveüstükapalıolmayanbölüm. açıktutmak *birişyerininçalışırdurumunusürdürmek. açıkvermek *gelir,giderikarşılamamak. *gizlenmekistenenbirolayı,birdüşünceyiveyadurumueldeolmayarakortayakoymak,açıklamak. açıkyara *Kapanmamış,sürekliişleyenyara. açıkyeşil *Yeşilinbirtonaçığı. açıkyürekle *özüsözübirolarak,hiçbirşeysaklamaksızın. açıkyürekli *Düşündüğünüolduğugibisöyleyen,içitemiz,gizliyönüolmayan(kimse),samimî,açıkkalpli. açıkyüreklilik *Açıkyürekliolmadurumu,samimiyet,açıkkalplilik. açıkzaman *Tutkalınyüzeyesürüldüğüanilepresedilip,sıkılmasıgerekenanarasındageçensüre. açıkağız *Turpgillerdenbirbitki(Hesperisacris). açıkça *Gizlibiryönükalmaksızın,kolayanlaşılırbirbiçimde. açıkçası *Doğrusu,açıkolanı,anlaşılırbiçimi,gizlikapaklıolmayanyanı. *Açıkolarak. açıkçı *Borsadafiyatdalgalanmalarındanyararlanarakaçıktanparakazanan(kimse). açıkgöz *Uyanıkdavranarakçıkarınısağlayan,imkânlardankurnazcayararlanmasınıbilen. açıkgözlük *Açıkgözlülük. açıkgözlülük *Açıkgözolanındurumu,açıkgözeyakışacakdavranış. açıklama *Açıklamakişi,izah. açıklamacümlesi *Biröncekicümleylebağlantıkuranyani,demekki,öylekigibibağlayıcılarlabaşlayan,sözkonusuduygu veyadüşünceyibütünleyencümle. açıklamayapmak *herhangibirkonuyuaydınlığakavuşturmakamacıylakonuşmakveyayazmak. açıklamak *Birkonuylailgiliolarakgereklibilgilerivermek,izahetmek. *Birsorunlailgiliolarakaydınlatıcıbilgivermek,tavzihetmek. *Birsözün,biryazınınneanlatmakistediğinibelirtmek,yorumlamak. *Açıkçasöylemek,ifşaetmek. *Belirtmek,göstermek,açığavurmak,izharetmek. açıklamalı *Birtakımaçıklamalarlaanlaşılması,öğrenilmesikolaylaştırılmış,izahlı. açıklanan *Açıklamalarsonundaortayaçıkmasıbeklenenkavram. açıklanma *Açıklanmakişi. açıklanmak *Açıklamakişiyapılmak,izahedilmek,ifşaedilmek. açıklarlivası *İşigücüolmayan,boştakalankimse. açıklarlivası *işigücüolmayan,boştakalankimse. açıklarlivasıolmak *işbulamayarakişsizvekazançsızkalmak. açıklaşma *Açıklaşmakdurumualmak. açıklaşmak *Açıkdurumagelmek. *Rengiaçılmak. açıklaştırma *Açıklaştırmakişi. açıklaştırmak *Açıkdurumagetirmek. *Renginiaçtırmak. açıklatma *Açıklatmakişi. açıklatmak *Açıklamasınısağlamak. açıklayan *Açıklamalarsonucundaeldeedilenkavram. açıklayıcı *Birsorunugerekliaçıklığakavuşturan. *Kendindenöncegelenkelimeyibelirten,açıklayan(kelimeveyakelimeler):"AtatürkyeniTürkiye'nin kurucusu,daimasaygıileanılacaktır"cümlesindeki'yeniTürkiye'ninkurucusu'sözüAtatürkadınınaçıklayıcısıdır. açıklayış *Açıklamakişiveyabiçimi. açıklığakavuşturmak *(birkonuveyasorunu)aydınlatmak,kapalılıktankurtarmak,anlaşılırdurumagetirmek. açıklık *Açıkolmadurumu. *Uzaklık,mesafe. *Örtüsüz,çıplakyer. *Boşvegenişyer. *Biryerinuzaklarakadarbakılabilecekvebakanıniçindeferahlıkdoğuracakdurumdaolması. *Gerçeğiolduğugibiyansıtmadurumu. *Birsözveyayazıdamaksadınaçıkolmasıözelliği,vuzuh. *Dürbün,fotoğrafmakinesigibioptikaraçlardaağızçapı,ışığıngirebildiğidelik. açıklıkgetirmek(veyakazandırmak)
|
*(birkonuveyasorunu)anlaşılırdurumagetirmek. açıklıkölçer *Birmikroskobunaçıklığınıölçmeyeyarayanalet. açıktabırakmak *işvegörevvermemek,yersizyurtsuzbırakmakveyabirkaçkişiyebirliktesağlananbiriyiliktenbirini yararlandırmamak. açıktakalmak(veyaolmak) *işvegörevbulamamak,yersizyurtsuzkalmakveyabirkaçkişininbirlikteeriştiğibiriyilikten yararlanamamak. açıktan *Biryerinuzağından. *Sıraveaşamagözetilmeden,dışarıdanatayarak. *Emekveparaharcamadan. açıktan(para)kazanmak *emekvesermayeolmadanparakazanmak. açıktanaçığa *Belirginolarak,gözgöregöre. açıktankazanmak *emekvesermayekoymadankazançsağlamak. açıktanparaalmak *birişveyamaliçin,kararlaştırılmışücretveyadeğerdışındaparaalmak. açıktantayin *Derecevebellibirsıragözetilmeksizinyapılanatama. açılama *İleride,içlerindeenuygunununseçilebilmesiiçin,güçbirsahneninçeşitliaçılardançekimininyapılması. açılım *Açılma. *Biryıldızlagökekvatoruarasındakiuzaklık;kuzeyedoğruolanıartı,güneyedoğruolanıdaeksiişaretiyle ölçülür. açılıpsaçılmak *(kadıniçin)çokaçıksaçıkgiyinmeyebaşlamak. *(kadıniçin)eskisinegöreölçüsüzdavranışlardabulunmayabaşlamak. açılış *Açılmakişiveyabiçimi. *Yenibiryapının,yerinveyayenibirkuruluşunçalışmayabaşlaması,küşat. açılışkonuşması *Herhangibirtoplantınınaçılmasısırasındayapılanilkkonuşma. açılıştöreni *Biraçılışıkutlamakiçinyapılantoplantı,resmiküşat. açılma *Açılmakişi. *Birfilmçekimindekaranlıktabaşlayıpgittikçeaydınlanarakgörüntülerinbelirmesinedayanannoktalama. *Birgrupta,sıralarınjimnastikalıştırmalarıiçindağınıkdüzenegirmesi. *Çatlama. açılmak *Açmakişiyapılmakveyaaçmakişinekonuolmak. *(renkiçin)Koyuluğunuyitirmek. *Kendinegelmek,biraziyileşmek,ferahlamak. *(gemi)Gitmek,uzaklaşmak. *Sıkılması,çekinmesi,tutukluğukalmamak. *(kuruluşlariçin)İlkkezveyayenidenişebaşlamak. *İşinigereğindenveyagötürebileceğindengeniştutmak. *Genişlemek,bollaşmak. *Delinmek,yırtılmak. *(sis,karanlık,dumaniçin)Dağılmak,yoğunluğunuyitirmek. *Gerekengüceulaşmak. *Sırrını,üzüntüsünü,sorunlarınıbirinesöylemek. *(pencere,kapı,yoliçin)Geçitvermek. *Ayrıntıyagirmek. *(yüzerken)Kıyıdanuzaklaşmak. açım *Açma,açılış,küşat. açımlama *Açımlamakişi,teşrih, şerh. açımlamak *Birsorunuveyakonuyuelealıpenincenoktalarınakadargözdengeçirerekanlatmak,şerhetmek,teşrih etmek. açımlanma *Açımlanmakişi. açımlanmak *Açımlamakişinekonuolmak. açındırma *Açındırmakişi. açındırmak *Açınmasınısağlamak. *Bircisminyüzeyiniaçarakbirdüzlemüzerineyaymak. açınım *Açınmakişi,inkişaf. *Bircisminyüzeylerininaçılıpbirdüzlemüzerineyayılması. açınma *Açınmakişi. açınmak *Gelişmek. *(tohum,hastalıkiçin)İçindekiyetenekleruyanarakamacınavarmak,gelişmek,inkişafetmek. açınsama *Açınsamakişi,istikşaf. açınsamak *Biryerinözellikleriniortayaçıkarmakiçinaraştırmaveincelemeyapmak,istikşafetmek. açıortay *Biraçısalbölgeyi,ölçüleribirbirineeşitolanikiaçısalbölgeyeayırandoğru. açıortaydüzlemi *İkidüzlemlibiraçıyıikikomşuveeşitaçıyabölendüzlem. açıölçer *Bkz.iletki. açısal *Açıileilgili. açısalbölge *Açıileiçbölgesininbirleşimindenoluşandüzlemparçası. açısalçap *AyveGüneşgibigökcisimlerininikidoğrusuarasındakiaçı. açısalhız *Hareketedenbircismiduranbirnoktayabirleştirendoğruparçasınınbirimzamandataradığıaçı. açısalivme *Açısalhızınbirimzamandadeğişenniceliği. açısalsapma *Bellibiraçıdüzeyindegerçekleşensapma. açısaluzaklık *Gökcisimlerinin(yıldızveyagezegen)birbirlerininkarşılaşmadüzleminegöreuzaklığı. açısalyol *Hareketedencisminbirimzamandagözlemciyegörealdığıyol. açış *Açmakişiveyabiçimi. *Birkuruluşuçalışmayabaşlatma. açışkonuşması *Herhangibirtoplantıyıbaşlatmakiçinyapılanilkkonuşma. açıt *Birduvardaaçıkbırakılmışbulunankapı,pencere,kemerlemebenzeriaçıklık. açkı *Bircisminyüzeyiüzerindesertbirmaddeveyabiraraçsürterekonudüzleştiripparlatma,perdah. *Demirciliktedelikbüyütmektekullanılanaraç. *Anahtarvehertürlüaçmaaracı. açkıcı *Açkıyapan(kimse),perdahçı. *Anahtarcı. açkılama *Açkılamakişi. açkılamak *Açkıileparlatmak. açkılanma *Açkılanmakişi. açkılanmak *Açkıyapılmak,perdahlanmak. açkılatma *Açkılatmakişi. açkılatmak *Açkıişiyaptırmak,perdahlatmak. açkılı *Açkıyapılmış,perdahlanmış,perdahlı. açkısız *Açkıyapılmamış,perdahlanmamış,perdahsız. açlığıöldürmek *açlıkhissinigeçiştirmek,yatıştırmak. açlık *Açolmadurumu. *Kıtlık. *Yoksulluk. *Aşırıistekiçindebulunmak. açlıkçekmek *yoksullukiçindebulunmak. açlıkgrevi *Kendisineveyabaşkalarınayapılanbirhaksızlığıprotestoiçinbirkimseninaçdurarakgösterdiğitepki. açlıktangözü(veyagözleri)kararmak(veyadönmek) *çokacıkmak. açlıktanimanıgevremek *çokacıkmak. açlıktannefesikokmak *yoksullukiçindebulunmak. açlıktanölmek *dayanılmazderecedeacıkmak,çokacıkmak. açlıktanölmeyecekkadar *(yiyecek,içecekiçin)pekaz(yemek,içmek). *gereğindenaz. açma *Açmakişi. *Ormaniçindeağaçkesmeveyayakmayoluylatarımaelverişlibirdurumagetirilenarazi. *Birçeşitsusamsız,kalıncayağlısimit. açmacı *Açmayapanveyasatankimse. açmak *Birşeyikapalıdurumdankurtarmak. *Birşeyinkapağınıveyaörtüsünükaldırmak. *Engelikaldırmak. *Sarılmış,katlanmış,örtülmüşveyailiklenmişolanşeyleribudurumdankurtarmak. *Oyarakveyakazarakçukur,delikoluşturmak. *Tıkalıbirşeyi,budurumdankurtarmak. *Çevresinigenişletmek. *Birbirindenuzaklaştırmak. *Yarmak. *Düğümüveyadolaşmışbir şeyiçözmek. * Birkuruluşu,birişyerini,biryeriişlerveyailkdefakullanılırdurumagetirmek. *Biraygıtı,birdüzenivb.leriniçalışırdurumagetirmek. *Alışverişibaşlatmak. *Renginkoyuluğunuazaltmak. *Yakışmak,güzelgöstermek. *Ferahlıkvermek. *Birkonuileilgilikonuşmak. *Savaşlaalmak,fethetmek. *Avunmakveyadanışmakiçinsöylemek. *Yapmak,düzenlemek. *Ayırmak,tahsisetmek. *Sıkılganlığını,utangaçlığınıgidermek. *Görünürdurumagetirmek. *(havaiçin)Bulutlarındağılmasıylagökyüzüaydınlanmak. *Geçitvermek. *İçinidökmek. açmalık *Kiriçıkarmakveyaeşyayıiyicetemizlemekiçinkullanılanhertürlümadde. açmaz *Satrançoyunundaşahıkoruyantaşlardanbirininyerindenoynatılmamasıdurumu. *İçindenzorçıkılırdurum. *(tulûatta)Karşısındakinebirnükteveyatekerlemesöylemekolaylığınıverensöz. açmazhalatı *Gemilerinlimanabağlanmasıvesahildenesecekrüzgârlarıhtımdanuzaklaşmamasıiçinkıyıyadikine bağlananhalat. açmazadüşmek *içindençıkılmasıgüçdurumdakalmak. açmazagetirmek(veyadüşürmek) *düzen,hileyapmak,birkimseyioyunagetirmek,zordurumasokmak. açmazlık *Açmazolmadurumu. *Ağzıpeksıkıolmadurumu,ketumiyet. açtıağzını,yumdugözünü *öfkelenerekveyakızarakağırsözlersöyledi. açtırma *Açtırmakişi. açtırmakutuyu,söyletmekötüyü *kötükonuşabilecekbirine,bildikleriniaçıklamafırsatıverilmemesigerektiğiniöğütler. açtırmak *Açmakişiniyaptırmak. ad *Birkimseyi,birşeyianlatmaya,tanımlamaya,açıklamaya, bildirmeyeyarayansöz,isim:Çocuk,kedi,ağaç, düşünce,iyilik,Ahmet,Ertuğrulbireraddır. *Herkesçetanınmışveyaişitilmişolmadurumu,ün,nam,şöhret. *Anılacakdeğer,önem. *İsim. ad *Sayma,sayılma. adalmak *kendisineadverilmek. *ünkazanma. adbilimi *Özeladlarüzerindeduranveözeladlarıkökenbilgisi,tarihîgelişme,dilvekültürsorunlarıaçısından inceleyenbilimdalı. adcümlesi *Bkz.isimcümlesi. adçekilmek *adçekmekişiyapılmak. adçekilmek *adçekmekişiyapılmak. adçekimi *Bkz.isimçekimi. adçekme *Adçekmekişi,kur'a. adçekmek *raslantıyavetalihebağlıbirayırmayapmakiçin,herbirindebireradyazılmışkâğıtlardanbiriniçekmek, kur'açekmek. adçekmeyegirmek *kur'ayatâbiolmak. *oyununbaşlangıcında,oyunculararasındaalanseçimi,başlamaatışıveyakarşılamahakkıiçinöncelik sağlayaniş. adçektirmek *adçekmekişiniyaptırmak. addeğişimi *Bkz.mecazimürsel. addurumu *Bkz.isimhâli. adgövdesi *Bkz.isimgövdesi. adkoymak *çağırmakveyaanmakiçinbircanlıya,biryere,birşeyeadvermek,adlandırmak,isimkoymak,tesmiye etmek. adkökü *Bkz.isimkökü. adtakmak *adlandırmak,adkoymak. adtamlaması *Bkz.isimtamlaması. advermek *adkoymak,adlandırmak,tesmiyeetmek. *birişikiminyaptığınısöylemek. adyapmak *isimyapmak. ada * Heryanısuileçevrilmişkaraparçası. *Trafiğeaçıkbiryolüzerindesoladönüşlerisağlayan,sağtaraftaveyayolortasındayeralankaldırımtaşıyla ayrılmışalan. *Çevresiyollarlabelirlenmişolanarsaveböylebirarsayıkaplayanyapılartopluluğu. adabalığı *Bkz.amberbalığı. adaçayı *Ballıbabagillerden,yurdumuzdaçokyetişentüylüvebeyazımtırakyapraklarıolanıtırlıbirbitki(Salvia oflicinalis). *Bubitkidenyapılansıcakiçecek. adagibigemi *pekbüyük(gemi). adasoğanı *Zambakgillerden,soğanındanilâçolarakyararlanılanbirtakımmaddelereldeedilençokyıllıkbirbitki (Urgineamaritima). adatavşanı *Evcilcinslerideolantavşanayakınbirkemiricimemeli(Oryetolaguscuniculus). adabımuaşeret *Terbiyeli,incedavranmakiçintutulmasıgerekenyollar,davranıştöresi,davranışbilgisi,topluluktöresi, görgü. adacık *Küçükada.
|
adacılık *Kavramlarıngerçekvarlıklarolduğunukabuleden,kavramgerekliğinekarşıtolarak,tümelkavramların yalnızcanesnelerinadlarıolduğunuilerisürengörüş,nominalizm. adagio *Yavaş,ağırolarak. *Bubiçimdeçalınanbeste. adak *Adamakişiveyaadanılanşey,nezir. adakadamak *birdileğingerçekleşmesiamacıylakurbankesipyoksullaradağıtmakveyakutsalbirgüceyönelikbirniyette bulunmak. adaklama *Adaklamakdurumu. adaklamak *Küçükçocukyürümeyebaşlamak. adaklanma *Adaklanmakişiveyadurumu. adaklanmak *Nişanlıdurumagelmek,nişanlanmak. adaklı *Adağıolan,adakadamışolan. *Nişanlı,yavuklu,sözlü. adaklık *Adakolarakayrılmış(hayvan). *Adakadananyer. adaksız *Adağıolmayan,adakadamamışolan. *Nişanlıolmayan. adale *Kas. adaleli *Kaslı,kaslarısıkı,gelişmiş. adalesiz *Kassız. adalet *Hakvehukukauygunluk,hakkıgözetme,doğruluk,türe. *Buişiuygulayan,yerinegetirendevletkuruluşları. *Herkesekendineuygundüşeni,kendihakkıolanıverme. adaletdağıtmak *kanunlarınsaydığıhaklarısahiplerinevermek,tanınmak. adaletdivanı *DevletlerarasındakibirtakımhukukanlaşmazlıklarınabakanvemerkeziLaHaye'debulunanuluslararası mahkeme. adaletkapısı *Hakvehukukunaranmasıiçinbaşvurulanmerci,mahkeme. adaletmahkemesi *Bkz.adliyemahkemesi. adaletörgütü *Adliyeteşkilâtı. adaletsarayı *Mahkemelerinbulunduğubüyükyapı. adaleteteslimetmek *sanığı,adaletişleriyleuğraşankuruluşagötürmek. adaleteteslimolmak *sanık,adaletişleriyleuğraşankuruluşagidiphakkındagerekliişleminyapılmasınıistemek. adaletinesığınmak *(birinden)anlayış,hoşgörü,yakınlıkbeklemek. adaletli *Adaleteuygundüşenveyaadaletliolan,adil. adaletlilik *Adaletliolmadurumu. adaletsiz *Adaleteaykırıdüşenveyaadaletiolmayan. adaletsizlik *Adaleteaykırıdavranış. adalı *Adahalkındanolan(kimse). adalî *Kasniteliğindeolan;kaslailgiliolan,kasıl. *Kaslarıiyigelişmiş,adaleli,kaslı. adam *İnsan. *Erkekkişi. *İyiyetişmiş,değerlikimse. *Birininyanındaveişindebulunankimse. *Birininyararlandığı,kullandığıkimse. *Birininsözünüdinleyen,nazınıçekenkimse,kayırıcı. *İyihuylu,güvenilirkimse. *(belirsizlikzamiriyerine),Herkes,kimolursaolsun. *Görevlikimse. *(isimtamlamalarında)Biralandaderinbilgisiolanveyabiralanıbenimseyen. *Eş,koca. adamadama(savunma) *futbolda,basketboldakarşıtakımoyuncusunukollama,rahathareketetmesini,sayıyapmasınıengelleme. adamakıllı *Bkz.adamakıllı. adamalmamak *sonderecekalabalıkolmak. adamazmanı *Çokiriyapılıkimse. adambaşına *herkişiye,herbirine. adambeğenmemek *herkesideğersizgörmek. adamboyu *Yaklaşıkolaraknormalbiradamboyunda. *İnsanboyunca. adamdeğilim *herhangibirdurumungerçekleşmemesihâlinde,kendisinininsansayılamayacağıanlamındakullanılanant, gözdağısözü. adametmek *eğitmek,yetiştirmek,toplumayararlıdurumagetirmek. *biryeridüzenesokmakveyabirşeyiişeyarardurumagetirmek. adamevlâdı *İyibiraileniniyiyetişmişçocuğu. adamgibi *terbiyeli,akıllıuslu. *adamlığa,insanlığayaraşıryolda. *iyice. adamhesabınakoymak *birinedeğervermek,saygıgöstermek. adamiçineçıkmak *topluluğakarışmak,değerliinsanlarınbulunduğuyerleregitmek,eşedostagitmek. adamiçinekarışmak *değerlibirtopluluğagirmek,kendisinedeğerverilirolmak. adamkıtlığında(veyayokluğunda) *işeyararkimselerinbulunmadığıdurumda. adamkullanmak *iyiçalıştırmasınıbilmek. adamolmak *gelişmek,büyümek,şişmanlamak. *iyiyetişmek,iyibirdurumagelmek. adamsarrafı *İnsanlarınkarakteriniçabukanlayacakdurumagelmişkimse,insansarrafı. adamsende!(veyayalnızadam) *birişinönemsenmediğinianlatmakiçinsöylenir. adamsırasınageçmek(veyagirmek) *dahaöncetoplumdaönemlibiryeriveyaözelbirdeğeriyokkenartık kendisineönemvedeğerverilmek. adamyerinekoymak *adamdansaymak,varlığınıkabuletmek. adama *Adamakişi. adamadönmek(veyabenzemek) *düzelmek. adamak *Birdileğingerçekleşmesiamacıylakurbankesipyoksullaradağıtmakveyakutsalbirgüceyönelikbirniyette bulunmak,nezretmek. *Kutsalsaydığıbirşeyuğrunakendinifedaetmek,antniteliğindesözvermek. *Ayırmak. adamakıllı *Gereğindençok,iyice. adamakla maltükenmez *büyükvaatlerdebulunanlariçinalayyollusöylenir. adamca *İnsanayaraşırbiçimde. *İnsansayısıolarak. adamcağız *Kendisinekarşısevgiveyaacımaduyulanadam. adamcasına *Adamca. adamcık *Yerilen,küçümsenen;acınan(kimse). adamcıl *İnsandanürkmeyen,insanaalışmışolan,insanasokulan,sıcakkanlı,munis. adamcıllık *Adamcılolmadurumu. adamdansaymak *birkimseyedeğeriolmadığıhâldedeğervermek,saygıduymak. adamı *(birişi)ustalıklayapan. adamınadıçıkacağınacanıçıksın *Bkz.insanınadıçıkacağınacanıçıksın. adamınalacasıiçinde,hayvanınalacasıdışında *Bkz.insanınalacasıiçinde,hayvanınalacasıdışında. adamıniyisialışverişte(veyaişbaşında)belliolur *birkişiyiiyibirinsanolarakdeğerlendirebilmekiçinalışverişteveyaişbaşındaahlâkdışıdavranışlarda bulunmamasıgerekir. adamınaçatmak *Bkz.tamadamınaçatmak. adamınadüşmek *(yapılacakbiriş)güzelbirrastlantısonundaanlayanına,uzmanınaverilmişolmak. adamınagöre *kişilerarasındaayrıcalıkgözeterek. *herkesinyeteneğineuygunolarak. adamınıbulmak *Bkz.tamadamınıbulmak(veyaadamınadüşmek). adamkökü *Bkz.adamotu. adamlık *İnsanayakışacakdurum,tutumvedavranış. *Yabanlık. adamlıksendekalsın *iyilikbilmesedesenyineiyiliket. *buişinasılolsasanayaptıracaklar,barikendiliğindenyapdaonurunukoru. adamotu *Patlıcangillerden,genişyapraklı,kötükokulubirbitki,kankurutan,adamkökü(Mandragoraautumnalis). adamsız *Yardımcısız,hizmetçisiz. *Erkeksiz,kocasız. adamsızlık *Adamsızolmadurumu. a'danz'yekadar *baştanaşağı,bütünüyle. Adanakebabı *Kıymasınabolcaacıbiberkatılarakhazırlananşişköfte. adanma *Adanmakişi. adanmak *Adamakişinekonuolmak. adap *Töre. *Yolyordam,yolyöntem. adaperkân *Yolyöntem. adaptasyon *Uyarlama. *Bireseriçevrildiğidilin,konuşulduğutoplumunyaşayışına,inançlarınauyarlama. *Uyma. adapte *Uyarlanmış. adapteetmek *uyarlamak. adapteolmak *uymak. adaptör *Birâletinçaplarıbirbirindenfarklıolanparçalarındanbiriniötekinegeçirebilmekiçinyararlanılanbağlayıcı. adaş *Adlarıaynıolanlardanherbiri. adaşlık *Adaşolma,aynıadıtaşımadurumu. adatepe *Genellikletropikalbölgelerdegörülenveçevresindekialçakalanlarüzerindedikyamaçlarlabiradagibi yükselen,aşınımdandolayıortayaçıkmıştepe. adatma *Adatmakişiniyaptırmak. adatmak *Adamakişiniyaptırmak. adavet *Düşmanlık,yağılık. aday *Birgörev,birişiçinkendiniilerisürenveyabaşkalarıtarafındanilerisürülenkimse. *Birişiçinyetiştirilmekteolankimse,namzet. adayadayı *Herhangibirişiyapmak,birgöreviyüklenmekiçinadaylıkaşamasınıkazanmakamacıylabaşvurankimse. *Milletvekilivesenatörseçimlerinde,partininadayıolmakiçin,partisindeyapılanönseçimlereadaylığını koyankimse. adaygöstermek *birişveyabirgöreviçinbiriniadayolarakbelirlemek:Anayasa. adayolmak *herhangibirişealınmakveyaseçilmekiçinistekliolmak. adayavrusu *İkiveyaüççiftekürekliküçükbalıkçıteknesi. adaylığınıkoymak *birişveyagöreveseçilmekiçinkendiniilerisürmek. adaylık *Herhangibiriş,birgöreviçinkendiniilerisürmeveyabaşkalarıtarafındanilerisürülme,namzetlik. *Birgörevdeyetiştirilme. adcı *Adcılıköğretisiyleilgiliolan. *Buöğretiyebağlıkimse. adcılık *Kavramlarıngerçekvarlıklarolduğunukabuleden,kavramgerçekliğinekarşıtolarak,tümelkavramların yalnızcanesnelerinadlarıolduğunuilerisürengörüş,isimcilik,nominalizm. addantüremefiil *Bkz.isimdentüremefiil. addedilme *Addedilmekişi. addedilmek *Sayılmak. addetme *Addetmekişi. addetmek *Saymak. addolunma *Addolunmakişiveyadurumu. addolunmak *Sayılmak. adedî *Adetçe,sayıca. adem *Yokluk,hiçlik,ölüm. *Osmanlıcasözlerlebirleşerek"-siz,-lik"anlamındakullanılır. Âdem *Dinîinançlaragöreilkyaratılaninsanveilkpeygamber. *İnsan,insanoğlu,adam. *İnsandabulunmasıgerekenolumluözellikleresahipolan. Âdembaba *İnsanlığınbabası,Hz.Âdem. *Hapishanedeçevresindekimahkûmlarıharacabağlayankimse. *Afyonkeş. Âdemelması *Gırtlakçıkıntısı. Âdemevlâdı *Bkz.âdemoğlu. Âdemci *Âdemcilikyanlısıolankimse. Âdemcilik *XX.yüzyılınbaşındasimgeciliğekarşıbirtepkiolarakRusya'daortayaçıkanbiredebiyatakımı. ademimerkeziyet *Yerindenyönetim. ademimerkeziyetçi *Yerindenyönetimci. ademimerkeziyetçilik *Yerindenyönetimcilik. ademiyet *Yokluk. âdemiyet *İnsanlık.
|
*Doğrudürüstinsanayakışırdurum,adamlık. âdemoğlu *İnsandenilenyaratıklarınhepsi. âdemotu *Bkz.adamotu. adenit *Lenfdüğümleriiltihabı. adese *Mercek. *Kovucuk. *Görüşderecesi,inceliği. adet *Sayı. *Herhangibirsayıdaolan(şey),tane. âdet *Birkimseninyapmayaalışmışolduğu şey,alışkı. *Toplulukiçindeeskidenberiuyulankural,töre. *Aybaşı. âdetedinmek *birşeyialışkanlıkvehuydurumunagetirmek. âdetgörmek *(kadın)aybaşıolmak. âdetolmak *ötedenberiyapılırolmak. *birşeygelenekdurumunagelmişolmak. âdetyerinibulsundiye *gerekligörüldüğüiçindeğil,yalnızalışılmışolduğuiçin. âdeta *Bayağı,basbayağı,hemenhemen,sanki. *Bayağıyürüyüşle. adetçe *Sayıbakımından,sayıca. adetimürettep *Bkz.tamsayı. adezyonkuvveti *Yanyanaduranveyasürtünenikicisminmolekülleriarasındakiçekişkuvveti. adı(veyaismi)gibibilmek *çokiyibilmek. adıbatası(veyaadıbatasıca) *"yokolası"anlamındabirilenme. adıbatmak *(sevilmeyenbirşeyveyakimseiçin)unutulmak,adıanılmazolmak,artıksözüedilmemek. adıbelirsiz *ünüolmayan,tanınmayan,kimveneolduğubilinmeyen. adıbileokunmamak *birinehiçönemverilmemek. adıçıkmak *kötübirünkazanmak. *hakkıolmayanbirünkazanma. adıçıkmışdokuza,inmezsekize *birininbirkereadıçıktıktansonraonunhakkındakiyaygıninançartıkkolaykolaydüzelemez. adıdeliyeçıkmak *deliolmadığıhâldedeliolaraktanınmak. adıduyulmak *tanınmak,ünlenmek. adıgeçmek *anılmak,sözkonusuolmak,ismigeçmek. *adıyazılmak. adıkaldırılmak *anılmazolmak,silinipgitmek. adıkalmak *birkimseveyabirşeyortadançekildikten,öldüktensonradillerdeyalnızadıdolaşmak. adıkarışmak *(kötü)birişlebirininilgisibulunduğusöylenilmek. adıkötüyeçıkmak *ünükötüolarakyayılmak. adıolmak *gereksiz,yersizünüolmak. adısanı *birkimseninkimliği. adıüstünde *adındanbelliolduğugibi. adıvar *yaşamayan,yalnızcahayaldevarolan. adıverilmek *adtakılmak. adıl *Zamir. adım *Yürümekiçinyapılanayakatışlarınınherbiri. *Biradımdaalınanyol(buuzunluk75cmsayılır). *Girişim,hamle. *Birgöstergeucununeşolarakayrılmışyaylardanbiriboyuncaaldığıyol. *Ayaktatemelduruştan,birayağıntürlüyönlerdeikiayakboyukadararaileyerdeğiştirmesi. *Teknolojideikidişliarasındakiaralık. adımadım *Ağırağır,yavaşyavaş. adımadımgezmek *heryerinidolaşıpgörmek. adımadımizlemek *arkasındanizlemek. *gizlicetakipetmek. adımatmak *yürümekiçinayağınıönedoğruuzatıpbasmak. *birişeilkkezgirişmek. adımatmamak *gitmemek,uğramamak,aramamak. adımbaşı *Birbirineyakınyerlerde,sıksık. adımınıattırmamak *biryeregirmesineengelolmak. adımınıgerialmak *başladığıbiriştengeridönmek. adımlama *Adımlamakişi. adımlamak *Adımlaölçmek. *Biryerdeileriyegeriyedoğrugiderekdolaşmak. adımlarınıaçmak *yürürkenhızlanmak. adımlarınıseyrekleştirmek *hızlıyürürkenadımlarınıyavaşlatmak. adımlarınısıklaştırmak *dahaküçükveçabukadımlaratarakhızlıyurümek,ivmek,aceleetmek. adımlık *Adımuzunluğundaolan. *Biryerinçokuzakolmadığınıbelirtmekiçinkullanılır. adımsayar *Yürümesırasındagerçeksonuçlaravarabilmekiçingeçilenyerinuzunluğunuanlayabilmekamacıylaayağa takılanalet,pedometre. adına *oşeyinveyaokimseninyerindeolarak,namına,onunhesabına. adınıağzınaalmamak *dargınlık,kırgınlık,kızgınlıkgibibirsebeplebirkimsedenhiçsözetmemek. adınıalmak *adtakılmak,adverilmek. adınıanmak(veyaanmamak) *birindensözetmek(veyaetmemek). adınıbağışlamak *birbaşkasındanadınısöylemesiniistemek. adınıbozmak *andınauymamak,andınaaykırıdavranmak. adınıkirletmek(veyalekelemek) *adınınkötüyeçıkmasınayolaçmak. adınıkoymak *karşılığınıveyafiyatınıkararlaştırmak. adınıtaşımak *birininadıylaanılmak,sahipolduğuadınsorumluluğunuyüklenmişolmak. adınıvermek *birininadınıbildirmek. *biritarafındansalıkverildiğinisöylemek. adıylasanıyla *bilinenünveniteliğiyle. adî *Sıradan,hiçbirözelliğiolmayan. *Aşağılık,bayağı,alçak. adîadım *Adımdauygunluk,beraberlikgerektirmeyenvegrupolarakyapılanbirtüryürüyüş. adîdefter *Birişletmeninveyaticarethaneninyaptığıişlemlerininmuhasebekayıtlarınıngeçirildiğiticarîdefter. adîkesir *Bayağıkesir. adîsuçlu *Basitsuçlarıişleyenkimse. adil *Adaletleişgören,adaletten,haktanayrılmayan,hakkıyerinegetiren,adaletli. *Hakkauygun,haklı. adilâne *Adaleteuygunolarak,hakça. adîleşme *Adîleşmekdurumu. adîleşmek *Adîbirdurumagirmek,bayağılaşmak. adîleştirme *Adîleştirmekişi. adîleştirmek *Adîleşmesineyolaçmak. adîlik *Bayağılık,düşüklük,aşağılık. adisyon *(lokanta,otelgibiyerlerde)Hesap. adlandırılma *Adlandırılmakişi. adlandırılmak *Advermekişiyapılmak. adlandırma *Adlandırmakişi. adlandırmak *Birkimseyiveyabirşeyikullanarakbellietmek,advermek,adkoymak,tesmiyeetmek. *Adkoyma,advermeyisağlamak,tesmiyeetmek. adlanma *Adlanmakişi. adlanmak *Kendisineadverilmek. *Kötüünkazanmak. adlaşma *Adlaşmakdurumu. adlaşmak *Addurumunagelmek. adlaştırma *Adlaştırmakişi. adlaştırmak *Addurumunagetirmek. adlı *Adıolan. *Ünlü. adlıadıyla *herkesinbiliptanıdığıbiçimde. adlısanlı *Ünlü. adlî *Adaletleilgili. adlîmakam *Adaletişleriningörüldüğüvesonucabağlandığıkamuyaaityönetimyeri. adlîmerci *Adaletleilgilisorunlarınçözümüiçinbaşvurulanresmîdaireler. adlîpolis *Adliyeiçerisindegüvenliğisağlayıpadlîişlereyardımcıolankollukgücü. adlîsicil *Birkimseninmahkûmiyetininolupolmadığınınanlaşılmasıiçinkonulmuşolankayıtyöntemi. adlîtabip *Adlîtıptagörevlidoktor. adlîtatil *Heryıl20Temmuzile5Eylültarihleriarasında,kanundayazılıdurumlarındışında,hiçbiradlîişlemin yapılmadığısüre. adlîtıp *Tıbbınadaleteyardımedenkolu;adaletinbuişleuğraşankuruluşu. adlîyıl *Mahkemelerinbiryıliçindekiçalışmasüresi. adlîzabıta *Birsuçsonrasısanığıvesuçdelilleriniadlîyetkilileresunankollukkuvveti. adliye *Hukukveadaletişlerinigörendevletkuruluşları. *Hukukveâdaletişleriningörüldüğüresmîyapı. adliyeencümeni *Adaletkomisyonu. adliyemahkemesi *Anayasamahkemesi,genelmahkemeler,askerîveidarîmahkemelerdışındakalanvedenetimmahkemesi olanYargıtayilehükümmahkemeleri. adliyenezareti *Osmanlıİmparatorluğundaadliyeteşkilâtınınbağlıolduğuenüstmakam. adliyeteşkilâtı *Yargıorganlarıvebuorganlarınbirbirleriyleolanilişkilerini,derecelerini,görevveyetkilerinidüzenleyen veyürütenmekanizmanınbütünü. adliyevekâleti *Adaletbakanlığı. adliyeci *Adliyekuruluşundameslekgörevlisi. adrenalin *Böbreküstübezlerininetkilibirmaddesi;hekimliktedamarlarıdaraltma,bronşlarıaçma,kanamalarıkesme gibiamaçlarlakullanılır. adres *Birkimseninarandığındabulunabileceğiyer,oturduğuyer. *Gönderilenşeyinüzerine,alıcınınadınıvebulunduğuyeribildirmekiçinyazılanyazı. adresbırakmak(göstermekveya vermek) *arandığındabulunabileceği,oturduğuyeribildirmek. adresdefteri *Kişilerinkendilerinelâzımolanadresleritopladıklarıdefter. adreskartı *Adresdefteri. adreskitabı *Genelliklebellibirişveyameslekteolanlarınişveevadreslerinitopluolarakgösterenkitap. adresmakinesi *Postagönderilerininüzerinekâğıt,plâstikveyamadenden,adresbasanalet. adresrehberi *Adresdefteri. adsız *Adıolmayan,isimsiz. *Türklerde,ailesindenayrıldığıiçinartıkonunadınıtaşımak,onunadıileanılmakhakkınıyitirmişolanve ancakbiryararlıkgösterinceadkazanabilendelikanlı. adsızparmak *Ortaparmakveserçeparmakarasındakiparmak,yüzükparmağı. aerobik *Hızlımüziktemposueşliğindeyapılan,vücudunçevikliğinevehareketliliğinedayananbirtürjimnastik. aerobiksolunum *Hücredeyalnızmoleküleroksijeninkullanıldığıbirsolunumşekli. aerodinamik *Harekethâlindeolanbircisimüzerindehavanınyarattığıetkiyiinceleyenbilim. *Aerodinamikbilimalanıylailgili. *Fizikbiliminingazlarınhareketiniinceleyendalı. af *Birsuçu,birkusuruveyabirhatayıbağışlama. *Mazurgörmeveyagörülme. *(görevden)çıkarılma. afbuyurun! *"affedersiniz"veya"affınızıricaederim"anlamındabirsöz. afçıkarılmak *birsuçunbağışlanmasıiçinTürkiyeBüyükMilletMeclisindenkanunçıkarmak. afdilemek *bağışlanmasınıistemek. afkapsamınaalınmak *afkanununagirmek. afacan *Zekiveyaramaz(çocuk). afacanlaşma *Afacanlaşmakişi. afacanlaşmak *Yaramazlaşmak,yaramaz,eleavucasığmazdurumagelmek. afacanlık *Afacanolmadurumu,yaramazlık. afak *Ufuklar,dörtbirtaraf. afakan *Bkz.hafakan. afakî *Bellibirkonuüzerineolmayan(konuşma),deredentepeden. *Nesnel,objektif. afakîlik
|
*Bkz.objektiflik. afalafal *Şaşkınbirbiçimde. afallama *Afallamakişi. afallamak *Şaşkınlıktansersemleşmek. afallaşma *Afallaşmakişi. afallaşmak *Şaşkınlıkiçindekalmak,şaşırıpbirşeyyapamazolmak. afallaştırma *Afallaştırmakişi. afallaştırmak *Şaşkınlıkiçindebırakmak,birinişaşırıpbirşeyyapamazdurumasokmak. afallatma *Afallatmakişi. afallatmak *Şaşkınlığadüşürereksersemleştirmek. afat *Afetler,belâlar,kıranlar. afazi *Bkz.sözyitimi. aferin *Okşama,alkışlama,beğenmegibiduygularıbelirtmekiçinsöylenir,bravo. *Eskidenöğrencilereverilenbeğenmevetakdirkâğıdı. aferinalmak *değerligörülüpbeğenilmek. aferist *Vurguncu,dalavereci,çıkarınıbilen,çıkarcı. afet *Doğanınsebepolduğuyıkım. *Kıran. *Çokkötü. *Güzelliğiileinsanışaşkınaçeviren,aklınıbaşındanalankadın. *Hastalıklarındokulardayaptığıbozukluk. afetzede *Afeteuğramış,afetgörmüş. affauğramak *bağışlanmak,affedilmek. affedersinveyaaffedersiniz *özürdilemekiçinsöylenir. *karşıçıkmakiçinsöylenir. affedilme *Bağışlanma. affedilmek *Bağışlanmak. affetme *Bağışlama. affetmek *Bağışlamak. *Hoşgörüilekarşılamak,mazurgörmek. *Görevveyaiştençıkarmak. affetmemek *bağışlamamak,hoşgörmemek. affetmişsin *"hiçdeöyledeğil",yanılıyorsun"anlamındakullanılır. affettirme *Affettirmekişi. affettirmek *Bağışlanmasınısağlamak. affettuoso *Birparçanınyumuşakveduygulubirbiçimdeçalınacağınıanlatır. affeyleme *Affeylemekişi. affeylemek *Affetmek. affınıdilemek(veyaistemek) *birişveyagöreviyerinegetiremeyeceğininezaketlebildirmek. affınızasığınarak *"bağışlayacağınızagüvenerek"anlamındabirnezaketsözü. affolunma *Affolunmakişi. affolunmak *Bağışlanmak,affedilmek. Afgan *Afganistanhalkındanveyabuhalkınsoyundanolankimse. *Afganistan'aveAfganistanhalkınaözgüolan. Afganlı *Afgan. afi *Gösteriş,çalım,caka. afikesmek(satmakveyayapmak) *birinekarşıgösterişyapmak,kabadayılıketmek. afif *İffetli. afife *Namuslu,iffetli,saygıdeğer(kadın). afili *Gösterişli,çalımlı. afis *Gümüşbalığınınküçüğü. afiş *Birşeyiduyurmak,tanıtmakiçinhazırlanan,çoğuresimliduvarilânı. afişasmak *duvarlarailânyapıştırmak. afişyutmak *yalanadolanakanmak. afişçi *Afişyapansanatçı. afişçilik *Afişyapmasanatı. afişe *Açığaçıkmış,duyulmuş. afişeetmek *açığavurmak,belirtmek,duyurmak,diledüşürmek,reklâmetmek. afişeolmak *(birkimse)bilinmeyenbiryönüyletanınmak. afişleme *Afişasmaişi,afişlemekişi. afişlemek *Afişasıpduyurmak. *Nitelemek,göstermek. afiştekalmak *(oyuniçin)ilgigörerekgünlerceoynanmak. afiyet *Hastaolmamadurumu,sağlık,esenlik. afiyetbulmak *iyileşmek,sağlığınıkazanmak. afiyetolsun *birşeyyiyipiçenlere"yarasın"anlamındasöyleneniyidileksözü. afiyet şekerolsun *"yarasın,ağıztadıylayensin'"anlamındasöylenir. afiyetüzereolmak *sağlıklı,rahatyaşamak. afiyetle *ağıztadıyla,keyifle. afoni *Bkz.Sesyitimi. aforizm *Özlüsöz,özdeyiş. aforoz *Hristiyanlıktakilisetarafındanverilen"cemaattenkovma"cezası. aforozetmek *kilisebirliğindençıkarmak. *darılıpbiriylekonuşmamak,yakınıolmaktançıkarmak,ilgiyikesipuzaklaştırmak,adınıduymakbile istememek. aforozlama *Aforozlamakişi. aforozlamak *Aforozetmek,kovmak. aforozlu *Aforozedilmiş,kovulmuş,uzaklaştırılmış. afratafra *Çalım. *Çalımlı. afralıtafralı *Çalımlı. Afrikaçekirgesi *DeğişikboydaverenktegenelliklekuzeyAfrika'daekilmemişarazilerderastlananzararsızbirçekirge (Locustamigratona). Afrikadomuzu *Çiftparmaklılardan,kalınderili,Afrika'dayaşayanveyabandomuzunabenzerbirhayvan(Phacochoerus aethiopicus). Afrikamenekşesi *İkiçeneklilerden,tüylüyapraklı,mor,pembe,beyazrenkliçiçekleriolan,evlerdesaksıdayetiştirilençok yıllıkbirsüsbitkisi(Saintpauliaionantha). Afrikalı *Afrikakökenliolankimse. *Afrikalıoyuncu. Afrikalılık *Afrikalıolma. afsun *Büyü,füsun. afsuncu *Büyücü,üfürükçü. afsunculuk *Afsuncununyaptığıiş. afsunlama *Afsunlamakişi. afsunlamak *Büyülemek. afsunlanma *Afsunlanmakişi. afsunlanmak *Büyülenmek. afsunlu *Büyülü,sihirli,füsunkâr. Afşar *OğuzTürklerinin24boyundanbiri. aft *Pamukçuk. aftos *Oynaş,metres. afurtafur *Çalım. afurtafuragelmemek *çalımsatmadanhoşlanmamak;böylebirdavranışakarşıtepkigöstermek. afyon *Olgunlaşmamışhaşhaşkapsüllerineyapılançizintilerdensızan,sonradankatılaşansüt;içindemorfinve kodeingibiçokuyuşturucumaddelerbulunan,güçlübirzehirolmaklabirlikte,hekimliktekullanılandeğerlibirilâç. afyonçekmek *keyifiçinafyonyutmak. afyonruhu *Yatıştırıcıolarakkullanılanafyontentürü. afyonkeş *Keyifiçinafyonyutanveyaçeken(kimse),afyontiryakisi. afyonkeşlik *Afyonçekmeyedüşkünlük. afyonlama *Afyonlamakişi. afyonlamak *Afyonvererekuyuşturmak,uyutmak. *Telkinyoluyladoğrudüşünmeyiönleyerekzararlıbiryolasürüklemek. afyonlanma *Afyonlanmakişi. afyonlanmak *Afyonlamakişiyapılmak. afyonlu *İçindeafyonbulunan. *Afyonyutmuş. *Dalgın,uyuşmuş,uyuşuk(kimse). afyonubaşınavurmak *aşırıdavranışlardabulunacakkadaröfkelenmek,neyaptığınıbilememek. afyonunupatlatmak *kendikeyfinedalmışolanbiriniöfkelendirmek. Ag *Gümüş'ünkısaltması. aga *Ağa. agâh *Bilir,bilgili,haberli,uyanık. agâholmak *bilgiedinmişolmak. agami *GüneyAmerika'dayaşayan,maviveyeşilmetalikyansımalıbirkuş. aganta *Yısaveyalâçkaedilmekteolanbirhalatınvezincirinkısabirsüreeldetutulupbırakılmamasıiçinverilen emir. agaragar *Denizyosunlarındançıkarılan,beslenmeendüstrisinde,hekimliktevebakteriyolojidekullanılanbirtür jelâtin,jeloz. agel *Araperkeklerininkefiyelerininüzerinebağladıkları,yündenörülmüşkalınçemberbağ. agitato *Birparçanıncanlıvecoşkuluçalınacağınıanlatır. aglütinasyon *Kümeleşim. aglütinin *Serumdameydanagelenantikor. agnosi *Tanısızlık. agnostik *Bilinemezci. *Bilinemezcilikleilgili. agnostisizm *Bilinemezcilik. agnozi *Duyulardaherhangibirbozuklukolmamasınarağmensınavsistemininbelirlibiryerindekidoku bozukluğundanilerigelenalgıkaybıveyayokluğu. Agop'unkazıgibibakmak *aptalaptalbakmak. agora *Yunanklâsikdevrinde,siteninyönetim,politikaveticaretişlerinikonuşmakiçinhalkıntoplandığıalan, halkmeydanı. agorafobi *Bkz.alankorkusu. agraf *Kanca,kopça. agrafi *Bkz.yazmayitimi. agrandisman *Büyültme. agrandisör *(fotoğrafçılıkta)Büyülteç. agreje *(yabancıülkelerde)Doçentolmakiçinsınavvermişkimse,doçent. agreman *Birelçininbirülkeyeatanmasındanönceoülkedenistenenuygungörmeyazısı. agu *Sütçocuklarınınneşelendiklerizamançıkardıklarıses. agubebek *Büyüdüğühâldebebekliğeözenençocuklaraalayyollusöylenir. agucuk *Sütçocuğu. *Sütçocuğunusevmekiçinsöylenir. agulama *Agulamakişi. *Yenidoğmuşbebeklerinçıkardığıses. agulamak *(bebek)Aguagudiyesesçıkarmak. aguş *Kucak. ağ *İplik,sicim,telgibiinceşeylerdenkafesbiçimindeyapılmışörgü. *Örümcekgibibirtakımhayvanlarınsalgılarıylaoluşturduklarıörgü. *Ülkeyüzeyineyaygınlaştırılmışörgü, şebeke. *Tuzak. *Oyunalanınıortadanikiyebölenipleyapılmışörgü. *Çaprazlamaörgüileyapılanvekaledirekleriarkasınagerilenörgü,file. ağ *Donunveyapantolonunapışarasınagelenyeri,apışlık. ağatmak(veyabırakmak) *balıkavlamakiçindenizeağsalmak. ağbenek *Açıklıkoyulukahverengiağgörünüşündeolan,arpayapraklarınayerleşerekoldukçaönemlizararlarayol açanasklımantar. *Bumantarınortayaçıkardığıekinhastalığı.
|
ağçekmek *yakalananbalıklarıtoplamakiçinağısudançıkarmak. ağiğnesi *Ağınörülmesindekullanılaniğbiçimindetahtadanveyaplâstiktenyapılmışalet. ağipliği *Keten,kenevir,naylongibimaddelerdenağyapımındakullanılaniplik. ağkayığı *Balıkağlarınıtaşıyankayık. ağkepçe *Balıkçılıktakullanılan,ağdanörülerekyapılanuzunsaplısepet. ağkurdu *Ençokelmaveerikgibiyemişağaçlarınazararverenbirkurt. ağkurşunu *Balıkağlarınısudatutmayayarayanzeytinçekirdeğibiçimindedeliklikurşunmadde. ağmantarlar *İnsanvehayvanlardahastalığayolaçanvebirçoktürüiçinealanilkelbitkilertopluluğu. ağtabaka *Gözyuvarlarınıniçyüzeyindegörmesinirininyayılmasıilebeliren, ışığaduyarlı,ağımsıbölüm,retina. ağtonos *Gotikmimaridekullanılmış,ağbiçimindeparçalıtonos. ağtorba *25cmgenişliğindeve50cmuzunluğundaağdanyapılmışkırmızıyosunlarınsuyadalınarakavlamada kullanılan,biripvekayıktakimakarayardımıilesuyunyüzeyineçıkıpinebilenbirtorba. ağyatak *Hamak. ağa *Kırlıkkesimdegeniştopraklarıolan,sözügeçen,varlıklıkimse. *Halkarasındasayılanvesözügeçenerkeklereverilensan. *Büyükkardeş,ağabey. *Okuryazarolmayanyaşlıcakişilerinadlarıylabirliktekullanılansan. *Osmanlıİmparatorluğundabazıkuruluşlarınbaşındabulunanlaraverilenresmîsan. ağaborçeder,uşakharç *ağaparasıkıntısıiçindeolupborçetsede,uşak,hâldenanlamazvebolharcamayısürdürür. ağakapısı *Yeniçeriağasınındairesi. ağayamağı *Yeniçeriağasınabağlıemirçavuşu. ağababa *Dede,ata. *Sanı"ağa"olanbabayaçocuğununseslenişi. *Biryerde,birtoplulukiçindeetkiliolan,sözügeçen,ilerigelen(kimse). ağabey *Birkimseninkendindenyaşçabüyükolanerkekkardeşi. *Kardeşolmayanlararasındadagenellikleyaşçabüyükolanlarabirsaygıseslenişiolarakkullanılır. ağabeylik *Ağabeyolmadurumu. ağabeyliketmek(veyayapmak) *Biriniağabeygibikorumak,gözetmek. ağacaçıkankeçinindalabakanoğlağıolur *çocuklaranavebabalarındanöğrendikleriniyapmayaözenirler. ağacaçıksapabucuyerdekalmaz *davranışlarınaengelolacakhiçbirtakıntısıyok. ağacadayanmakurur,adama(insana)dayanmaölür *insanyapacağıiştebaşkalarınadeğil,kendinegüvenmelidir. ağacıkurt,insanıdertyer *kurtağacınasıliçteniçekemirirsedertdeinsanıiçteniçeyerbitirir. ağaç *Gövdesiodunveyakeresteolmayaelverişlibulunanveuzunyıllaryaşayabilenbitki. *Bugibibitkileringövdesindenvedallarındanyapılan. *Direk. ağaçarısı *Düzgünkanatlı,kuyruğundayumurtlamahortumuolan,3-4cmboyundaağaçzararlısı. ağaçbalı *Erik,kayısıgibiağaçlardansızanzamk. ağaçbiti *Yarımkanatlılardan,bitkilerüzerindeyaşayan,sıçrayıcıbirböcektürü(Psylla). ağaççileği *Ahududu. ağaçebegümeci *Ebegümecigillerden,boyuyüksekbirot(Fr.lavatere). ağaçkaplama *Konutduvarlarınıyalıtmave güzelleştirmeamacıylaağaçveyaağaçürünlerindenyararlanılarakyapılan kaplama. ağaçkavunu *Turunçgillerden,Akdenizülkelerindeyetişen,taçyapraklarımavimsipembe,küçükbirağaç(Citrus medica). *Buağacıniribirlimongörünüşündekiburuşukkabukluyemişi. ağaçkurbağası *Kurbağagillerden,boyu3-5cmolan,sırtıyaprakyeşili,ağaçlaratırmananbirkurbağatürü(Hylaarborea). ağaçkurdu *Ağaçlarıkemirerekbeslenenbirtakımsinekkurtçuklarınaverilenad. ağaçküpesi *Hatmi. ağaçmantarı *Ağaçtabitenbazitlimantarlaraverilenad. ağaçminesi *Mineçiçeğigillerden,bahçelerdesüsbitkisiolarakyetiştirilen,kırmızı,morçiçeklibirağaççık(Lantana). ağaçmobilya *Oturma,yemekyeme,çalışma,yatmavb.işlerinyapılmasındakolaylıkverahatlıksağlayan,parçalarının büyükçoğunluğumasif,lifli,yangalıvetabakalıağaçmalzemedenyapılan,taşınabilirveyasabitolarakkullanılaneşya. ağaçnemi *Ağaçtabulunansumiktarının,aynıağacınmutlakkuruağırlığınaoranı. ağaçolmak *biryerdeveayaktaçokbeklemek. ağaçoyma *Oymabaskısanatlarındandüzbirbaskıtekniği. ağaçsakızı *Reçine. ağaçsansarı *Sansargillerden,sırtıkoyuesmer,karnıdahaaçık,iyitırmanan,postudeğerlibirmemelitürü(Martes martes). ağaçyaşikeneğilir *çocuklarküçükyaştakolayeğitilir,büyükinsankolaykolayeğitilemez. ağaççık *Taflangibi,dallarıdibindenbaşlayarakçatallananküçükağaç. ağaççılık *Ağaçyetiştirmeişi. ağaçdelen *Yuvayapmakiçinağaçlarıoyanböcek. ağaçkakan *Serçegillerden,ağaçkurtlarıilegeçinenbirkuş(Picus). ağaçkesen *Zarkanatlılardan,kurtçuklarıençokgülfidanlarıüzerindeyaşayarakyapraklarazararveren,kararenklibir böcek(Hylotoma). ağaçlama *Ağaçlamakişi. ağaçlamak *Ağaçlandırmak. ağaçlandırılma *Ağaçlandırılmakişi. ağaçlandırılmak *Ağaçlıdurumagetirilmek. ağaçlandırma *Ağaçlandırmakişi. ağaçlandırmak *Biryeriağaçlıdurumagetirmek. ağaçlanma *Ağaçlanmakişi. ağaçlanmak *Ağaçlıdurumagelmek. ağaçlaşma *Ağaçlaşmakdurumu. *Bitkişekillerigösterenveakiklerdeolduğugibimadenfilizleriningerekyüzeyindegerekiçlerinderastlanan tabiîdesen. ağaçlaşmak *Ağaçdurumunagelmek. ağaçlı *Ağacıolan. ağaçlık *Ağaçöbeği. *Ağacıbololan(yer). ağaçlıklı *Ağaçlarıbololan(yer). ağaçsı *Ağacabenzeyen,ağacıandıran. ağaçsız *Ağacıolmayan. ağalanma *Ağalanmakişi. ağalanmak *Ağatavrıtakınarakçalımyapmak. ağalık *Ağaolmadurumu. *Kibarvecömertçedavranış. -ağan/-eğen *Fiildensıfatveisimyapmaeki:yat-ağan,gez-eğen,ol-ağan,dur-ağan,piş-eğenvb. ağanınalnıterlemezseırgadınburnukanamaz *işverenişçisiilebirlikteçalışmazsaişçiişevargücüylesarılmaz. ağanınelitutulmaz *cömertliği,elininaçıklığı,tartışılmaz. ağarık *Aklaşmış,rengisolmuş. ağarma *Ağarmakişi. *Tanatma,şafaksökme. ağarmak *Akolmak,akdurumagelmek,beyazlanmak,solmak. *Aydınlanmak. ağartı *Uzaktanancakseçilebilen,bellibelirsizbiraklık. *Süt,yoğurt,peynir,ayrangibiyiyecekveiçecekler. ağartılma *Ağartılmakişi. ağartılmak *Temizlenmek,beyazlatılmak. ağartma *Ağartmakişi. *Kuyumculuktagümüşütemizlemeişi. ağartmak *Akdurumagetirmek,beyazlatmak. ağbeneklilik *Arpabitkisindegörülenmantarhastalığı(Pyrenophora). ağcı *Ağilebalıktutarakgeçinenkimse. ağcık *Palmiyelerdeçiçeklerindibininçevresindekitellikın. ağcılık *Ağilebalıktutma. ağda *Kaynatılarakçokkoyuveyapışkanbirmacundurumunagetirilenpekmezveyalimonluşekereriyiği. ağdayapmak *vücuttakifazlatüyleriağdailealmak,temizlemek. ağdacı *Şeker,tatlıvehelvayapımındaağdahazırlayanişçi. *Ağdailevücuttakifazlatüyleriveyakıllarıtemizlemeyimeslekedinmişkimse. ağdalanma *Ağdalanmakişi. ağdalanmak *Ağdadurumunagelmek,ağdalaşmayabaşlamak. *Ağdabulaşmak. ağdalaşma *Ağdalaşmakdurumu. ağdalaşmak *Ağdadurumunagelmek,ağdalanmak. *(sohbet)Tamtadınavarılırdurumalmak,koyulaşmak. ağdalaştırma *Ağdalaştırmakişi. ağdalaştırmak *Ağdadurumunagetirmek. ağdalı *Ağdalanmış. *(deyişiçin)Bilinmeyenkelimelerle,anlaşılmasıgüç,dolambaçlıcümlelerdenoluşan. *Karmaşık. ağdalık *Pekmezyapmaktanbaşkaişeyaramayanüzüm. ağdırma *Ağdırmakişi. ağdırmak *Ağmasınasebepolmak. *Aşağıinmek,yükveyaterazidedengebozularakbiryanıağırgelmek. ağı *Organizmayagirincekimyasaletkisiylefizyolojikgörevleribozanvemiktarınagörecanlıyıöldürebilen madde,zehir. ağıağacı *Zakkum. ağıçiçeği *Zakkum. ağıgibi *acıveren,çoketkileyen. *çoksert,keskin. ağıotu *Baldıran. ağıl *Koyunvekeçisürüleriningecelediği,çitveyaduvarlaçevriliyer. *Bazıyıldızların,özellikleayınçevresindegörülengenişveaydınlıkteker,ayla,hale. *Bazıgörüntülerdekiçokışıklıcisimleriçevreleyenışıklıteker. ağılama *Ağıverme,zehirleme. ağılamak *Ağıvermek,zehirlemek. *(birşeye),Ağıkatmak. ağılandırma *Ağılandırmakişi. ağılandırmak *Ağılıdurumagetirmek. ağılanma *Ağılanmakişi. ağılanmak *Bilmedenveyafarkındaolmadanzehirlibirşeyyemekveyaiçmeklezehirlenmek. ağılaşma *Ağılaşmakdurumu. ağılaşmak *Ağılıdurumagelmek. ağıldaoğlakdoğsaovadaotubiter *Tanrıheryarattığınınrızkınıverir. ağılı *İçindeağıbulunan,zehirli. ağılıböcek *Kınkanatlılardan,başkaböcekleriyemesibakımındanyararlıbirböcek.(Carabus). ağıllanma *Ağıllanmakdurumu. ağıllanmak *Toplanıpbiraradadurmak. *Çevresindeağıldenenhaleoluşmak,halelenmek. ağım *Ayağınüstündekitümsekyer. ağımlı *Üstüaşırıtümsekolan(ayak). ağınadüşürmek *tuzağınadüşürmek. ağınma *Ağınmakişi. ağınmak *(hayvan)Yereyatıpyuvarlanmak. ağır *Tartıdaçokçeken,hafifkarşıtı. *Davranışlarıyavaşolan. *Değeriçokolan,gösterişli. *Çapı,boyutlarıbüyük. *Çetin,güç. *Tehlikeli,korkulu,vahim. *Sıkıntıveren,bunaltıcı. *Dokunaklı,insanıngücünegiden,kırıcı. *Yavaş. *Ağırbaşlı,ciddî. *(kokuiçin)Keskin,boğucu. *(yiyecekiçin)Sindirimigüç. *Yoğun. *(uykuiçin)Uyanılmasıgüç,derin. *Kısık,alçak. *Güçişiten,sağır. *Ağırsiklet. ağırağır *Aceleetmeden. *Fazlasıyla. ağıraksakyürümek(veyagitmek) *pekyavaşolarak. ağıralmak
|
*birişteyavaşdavranmak. ağıraraç *Ağırvasıta. ağırayak *Doğurmasıyakın(gebekadın). ağırbasmak *ağırlığıfazlagelmek. *biriştegücüveetkisiüstüngelmek. ağırbasmak *gücü,etkisiveyaözelliğidahaüstünvebelirginolmak. *biriştegücüveetkisiüstüngelmek. ağırbasmak *birkimsekâbusauğramak. ağırcanlı *Çokyavaşişyapan,çevikolmayan. *Varlığısıkıntıverensevimsiz. *Tembel. *Gebe(kadın). ağırcanlılık *Hareketlerinyavaşolması,hımbıllık,tembelcedavranışbiçimi. ağırceza *Ağırhapisvebeşyıldanyukarıolanhapiscezaları. ağırçekmek *tartıdaağırgelmek. ağırdurmak *ciddî,ağırbaşlı,oturaklı,soğukkanlıhareketetmek. ağırelli *Bkz.eliağır. ağırellilik *Eliağırolmadurumu. ağırezgi *Çokağır,yavaşyavaş,ahenkli. ağırgelmek *gücünegitmek,onurunadokunmak. *yapılmasıgüçgelmek. ağırhapiscezası *2-24yılveyaömürboyuhapiscezası. ağırhastalık *Ölümlesonaerebilecekgibiolanhastalık. ağırhidrojen *Döteryum. ağıriş *Büyüktehlikeleryaratanvefazlagüçisteyenhertürlüiş. ağırişitmek(veyaduymak) *kulaklarıiyiişitmemek,kulaklarıazişitmek. ağırkaçmak *gücendiriciolmak. ağırkaybauğramak *maddîvemanevîbüyükzarargörmek. ağırkayıp *(savaş,deprem,selgibidoğalafetlerde)Büyükkayıp. *Maddîzarar. ağırküre *Yeryuvarlağının,yoğunluğuvekatılığıçokolanbölümü,barisfer. ağırol! *ciddî,ağırbaşlı,soğukkanlı,sabırlıol!. *aceleetme,yavaşol!. ağıroturmak *usludurmak. ağırparacezası *Bazısuçlaragöretakdiredilenparacezası. ağırsanayi *Üretimaraçlarıyapansanayi. ağırsatmak *nazlanmak,gönülsüzdavranmak. ağırsıklet *Bazıspordallarındayarışmacılarınağırlığıilesınırlandırılankategori,başağırlık. ağırsöylemek *acı,dokunaklı,sözlersöylemek. ağırsöz *Kişininonurunadokunan,dayanılmasıgüçsöz. ağırsu *Bazınükleerreaktörtiplerindenötronyavaşlatıcısıolarakkullanılan,içindehidrojenatomlarıyerine döteryumizotoplarıbulunmasısonucuoluşansu(DO). ağırtop *Güçlü,ünlü,tanınmışkimse. ağıruyku *Uyanılmasıgüç,derinuyku. ağırvasıta *Motoru,ağıryükveyabirdenfazlarömorktaşımakamacıylagüçlendirilmişkamyonvebenzeriaraç. ağırvasıtaehliyeti *Ağırvasıtasürücülerineverilenkullanmabelgesi. ağıryağ *Kalınyağ. ağırbaşlı *Davranışlarıölçülü,olgun(kimse),vakur,ciddî. ağırbaşlılık *Ağırbaşlıolmadurumu,vakar,ciddiyet. ağırca *Oldukçaağır. ağırdan *Ağırolarak. ağırdanalmak *birişigerekensüreiçindebitirmemek. *birişigönülsüz,isteksizyapmak,geciktirmek. ağırkanlı *Hippokrates'inortayaattığıağırcanlılık,soğukluk,kolaycaduygulanmayışgibiniteliklerikendindetoplayan kişiliktipi. *Bkz.ağırcanlı. ağırkanlılık *Ağırkanlıolmadurumu. ağırlama *Ağırlamakişi,ikram,izaz. *Gelinveyagüveykarşılanırkençalınankıvrakbirhava. ağırlamak *Konuğasaygıgöstererekonunhertürlürahatını,ihtiyacınısağlamak,ikrametmek,izazetmek. ağırlanma *Ağırlanmakişi. ağırlanmak *Ağırlamakişinekonuolmak. ağırlaşma *Ağırlaşmakdurumu. ağırlaşmak *(hava)Sıkıcıvebunaltıcıbirdurumalmak,bozulmak. *(hastaiçin)Tehlikelidurumagelmek,fenalaşmak. *Yavaşlamak. *(gebekadıniçin)Doğurmasıyaklaşmak. *Ağırbaşlıolmak. *(yiyecek)Bozulmayayüztutmak. *Güçleşmek,zorlaşmak. *(organiçin)Göreviniyapamazdurumagelmek. ağırlaştırma *Ağırlaştırmakişi. ağırlaştırmak *Birşeyinağırlaşmasınayolaçmak. ağırlatma *Ağırlatmakişi. ağırlatmak *Ağırlamakişiniyaptırmak. ağırlığıncaaltındeğmek *çokdeğerliolmak. ağırlığını(ortaya)koymak *kimliğinivekişiliğinikabulettirmek. ağırlık *Ağırolmadurumu. *Değerliolmadurumu. *Ağırbaşlılık. *Tehlikeliolmadurumu. *Sıkıntılı,bunaltıcıdurum. *Ordudabirbirliğincephane,yiyecekveeşyayükleri. *Çeyizinidüzmekiçingüveyingelineverdiğipara,kalın. *Uyuşuklukvegevşeklikdurumu. *Uykudaikengelenveinsanaboğulurgibibirduyguverendurum. *Yerçekiminin,bircisminmolekülleriüzerindekietkisininoluşturduğubileşke. *Takı. *Yük,külfet. *Sorumluluk. *Etki,yetki,baskı,güçlük. *Dikkativeönemibirşeyüzerindeyoğunlaştırmak. *Terazilerdetartmaişiyapılırkenbirkefeyekonulannesne. *Değerlendirmelerdeherhangibirkonuveyaevreye,olağanınüzerindevebellioranda,fazladanbirdeğer tanınması. ağırlıkbasmak(veyaçökmek) *gevşeklikveuykugelmek. *(uykuda)sıkıntılıdurumagirmek. *Ağırbirhavakaplamak,sessizlikoluşmak. ağırlıkmerkezi *Bircisminbütünnoktalarınaayrıayrıetkiyapanyerçekimikuvvetlerindenoluşmuştekkuvvet durumundakibileşkeninuygulamanoktası. *Birişinenönemlibölümü. ağırlıkolmak *birineyükolmak,kendimasrafınıbaşkasınaçektirmek,sıkıntıvermek. ağırlıklı *Değerlendirmelerde,herhangibirkonuveyaevreyeolağanınüzerindevebellibiroranda,fazladantanınan (değer). ağırsama *Ağırsamakhareketi. ağırsamak *Birinekarşısoğukdavranaraksıkıntıverdiğinianlatmak. *Birişiyavaşyapmak,önemsememek,ilgilenmemek. *Birişiağırbulmak,yüksaymak,yüksünmek. ağırşak *Yün,iplikeğirileniğiağırlaştırmakiçinaltucunageçirilenyarımkürebiçiminde,ortasıdelikağaçveya kemikparça. *Tekerbiçimindeyassınesne,kurs. ağırşaklanma *Ağırşaklanmakişiveyadurumu. ağırşaklanmak *Çıbandaveya(ergenliksırasında)memedeağırşakbiçimindebirtümsekoluşmak. ağış *Ağmakişiveyabiçimi. *(subuharınınvebaşkagazların)Yerdenhavayadoğruçıkışı,yağışkarşıtı. ağıt *Ölenbirkimseningençliğini,güzelliğini,iyiliklerini,değerlerini,arkadabıraktıklarınınacılarınıveyabüyük felâketlerinacılıetkilerinidilegetirensözveyaokunanezgi,yazılanyazı,sağu,mersiye. *Ağlama,gelinolanbirkızınarkasındanmeziyetlerinisayıpdökerekağlama. ağıtyakmak(veyatutturmak) *ağıtsöylemek,ağıtdüzmek. ağıtçı *Ölüyeağıtsöylemekiçinparailegetirilenkimse,sağucu. ağıtçılık *Ağıtçınınişiveyamesleği. ağıtlama *Ölmüşlerianmakiçindüzenlenentörendeokunanövgü. ağız *Yüzde,avurtlarlaikiçenearasında,sesçıkarmaya,solukalıpvermeyevebesinleriiçinealmayayarayan boşluk. *Buboşluğundudaklarıçevrelediğibölümü. *Kaplarınveyaiçiboşşeylerinaçıkyanı. *Birakarsuyundenizeveyagöledöküldüğüyer,munsap. *Koy,körfez,liman,yolgibiyerlerinaçıkyanı. *Birkaçyolunbirbirinekavuştuğuyer,kavşak. *Kesicialetlerinkeskinyanı. *Birdilinsınırlarıiçinde,bölgelerevesınıflaragöredeğişensöyleyişözelliği. *Biriniyanıltmak,kandırmakamacıyladolambaçlıbirtakımsözlersöylemeözelliği. *Birbölgeezgilerindegörülenözelliklerintümü. *Bazen"kez"anlamınagelir. *Üslûp,ifadeözelliği. *(tehlikelişeyleriçin)Pekyakınyer. ağız *Yenidoğurmuşmemelilerinilksütü. ağızaçmak *sözsöylemek,konuşmak. *azarlamak,paylamak. ağızaçmamak *tekbirsözolsunsöylememek,susupkalmak. ağızaçtırmamak *çokkonuşarakbaşkalarınınsözsöylemesine,konuşmasınaengelolmak. ağızağıza *ağzınakadar,tamamen. ağızağızavermek(veyakonuşmak) *ikikişibirbirinepekyakındurarakbaşkalarıişitmeyecekbiçimdekonuşmak. ağızalışkanlığı *Çoksöylendiğiiçinbirsözüsıksıkkullanmadurumu. ağızaramak(veyayoklamak) *öğrenmekistenilenşeyisöyletecekyoldadilkullanmak. ağızbirliği *Birkonudaanlaşarakaynıbiçimdekonuşma,sözbirliği. ağızbirliğietmek *birkonudaanlaşarakaynışekildekonuşmak,sözbirliğietmek. ağızbirliğietmek *birkonudaanlaşarakaynıbiçimdekonuşmak,sözbirliğietmek. ağızburunbirbirinekarışmak *dayakyemesonundayüzü,yarabereiçindekalmak. *yüzdeaşırıöfke,üzüntü,yorgunlukgibidurumlarınizlerigörünmek. ağızdalaşı *Ağızkavgası,karşılıklıatışma,bağrışma,dildalaşı. ağızdeğişikliği *Yemeğinçeşidindedeğişiklik. ağızdeğiştirmek *öncesöylediğinibaşkatürlüanlatmak. ağızdilvermemek *hiçkonuşmamak,susmak. ağızdolusu *Ağzınalabileceğikadar. *(küfüriçin)Birbiriardınca,birçok. ağızkâhyası *Birininsöyleyeceğisözlerekarışankimse. ağızkalabalığı *Birbirinitutmayangereksizsözler. ağızkalabalığınagetirmek *birinigereksizsözlersöylemekyoluileşaşırtmak. *sözsöylemebecerisinesahipolma. ağızkavafı *Karşısındakinikandırmakiçingerekligereksizçoksözsöyleyen. ağızkavgası *Karşılıklıağırsözlersöyleyerekyapılançekişme,atışma,dilkavgası. ağızkokusu *Birkimseninçekilmezdavranışları,istekleri,sözleri. ağızkullanmak *duruma,ortamagöresözsöylemek,sözünüamacınagöredeğiştirmek. ağıznişanı *Yalnızsözleyapılannişanlanma. ağızsatmak *yüksektenatarakkendiniövmek. ağızşakası *Sözleyapılanşaka. ağıztadı *(ailedeveyatoplumda)Dirlikdüzenlik,iyigeçinmeveyarahatlık. ağıztadıyla *huzurla,rahatlıkiçinde,içinesinesine,lezzetiniduyarak. ağıztamburasıçalmak *sözleavutmaya,oyalamayaçalışmak. ağıztatsızlığı *Birtoplulukiçindekigeçimsizlik,huzursuzluk. ağıztıkamak *konuşmaimkânıvermemek. ağıztüfeği *Mermilerişiddetleüflenerekfırlatılanbirçeşittüfektaslağı. ağıztütünü *Keyifiçinağızdaçiğnenenbirtürtütün. ağızünlüsü *Genizyolunakaymadançıkanünlü,ağızsılünlü. ağızyapmak *birinikandırma,yanıltmaamacıyladuygularını,düşünceleriniolduğundanbaşkatürlügösterecekbiçimde konuşmak. ağızyaymak *açıkvedürüstkonuşmaktankaçınmak. ağızyer,yüzutanır *armağanalan,armağanıvereninisteğiniyerinegetirmeyeçalışır. ağızyoklamak *Bkz.ağızaramak. ağızdadağılmak *(genelliklehamurişiiçin)iyipişmişvelezzetliolmak. ağızdasakızgibiçiğnemek *birsözveyadüşünceyisıksıktekrarlayıpdurmak. ağızdan *Yazılıolmayarak,sözle,sözlü,şifahî. ağızdanağıza *Herkesbirbirinesöyleyerek.
|
ağızdanağzadolaşmak(veyageçmek) *herkesbirbirinesöylemek. ağızdanburunyakın,kardeştenkarınyakın *"insanınkendiyararıherşeydenönemlidir"anlamındakullanılır. ağızdandolma *(topveyatüfekiçin)Namlusuağzındandoldurulan. ağızdankapmak *başkalarındandinlemekyoluileyarımyamalakbirtakımbilgileredinmek. ağızlama *Ağızlamakişi. ağızlamak *Birişikolaylamak. *Birparçayıyuvasınageçirmekiçinönceyuvanınağzınıayarlamak. *Birboğazınveyabirlimanınağzınıortalamak. ağızlarasakızolmak *herkesindilinedüşmek. ağızlaşma * Ağızlaşmakişiveyadurumu. ağızlaşmak *İkikandamarı,birbiriiçineaçılmak. ağızlı *Ağzıherhangibirbiçimdeolan. ağızlık *Birucunasigaratakılan,öbürucundannefesçekilençubukbiçimindekiaraç. *Nefesliçalgılardaağzagelenyer. *Yemişküfelerininüzerineyapraklıdallarlayapılankapak. *Kuyubileziği. *Sutesisatındasualıpvermeyeyarayanvanalıuç. *Hayvanınısırmasına,zararlıbir şeyyemesineengelolmakiçinağzınatakılantel,derigibikafes. *(dokumacılıkta)Çözgününaçılıpkapandığıveiçindemekiğingeçtiğiyer. *Telefonvebenzericihazlardaağzayaklaştırılanbölüm. *Birşeyinbaşladığıyer. *Huni. ağızlıkçı *Ağızlıkyapanveyasatankimse. ağızotu *Toplarıateşlemekiçinfalyayakonulanvebarutunpatlamasınasebepolanmadde. ağızsıl *Ağızlailgili. ağızsılünlü *Bkz.ağızünlüsü. ağızsız *Ağzıolmayan. *Yumuşakhuylu,sessiz. ağladıağlayacak *ağlamaküzereolan. ağlama *Ağlamakişi. ağlamak *Üzüntü,acı,sevinç,pişmanlıkaldanmavb.ninetkisiylegözyaşıdökmek. *Ağaçbudandığındakesilenyerlerdenbesisuyuveyaözsuakmak. *Sızlanmak,yakınmak. *Birdurumakarşıüzüntüduymak. ağlamakparaetmez *üzülmeninyararıolmaz. ağlamaklı *Ağlargibiolan,üzüntülü. ağlamaklıolmak *ağlayacakdurumagelmek. ağlamalı *Ağlargibiolan,ağlayacakgibi. *Acımaduygusuuyandıracakhâlde,sızlamalı. ağlamayançocuğamemevermezler *hakkınıaramasınıbilmeyenkimseninişigörülmez. ağlamsı *Ağlayacakgibi,ağlamalı. ağlanma * Ağlanmakişi. ağlanmak *Ağlamakişiyapılmak. ağlantı *Hafifhafifağlama. ağlargözden,sahtesözdenkendinisakın *"kendiniacındıranlardankork"anlamındakullanılır. ağlaşma *Ağlaşmakişi. ağlaşmak *Birlikteağlamak. *Sızlanmak. ağlataağlata *Sürekliağlatarak,devamlıeziyetederek,üzerek. ağlatı *Trajedi. ağlatıcı *Ağlamayayolaçan. ağlatış *Ağlatmakişiveyabiçimi. ağlatma *Ağlatmakişi. ağlatmak *Ağlamasınayolaçmak. ağlayaağlaya *Ağlayarak. ağlayanınmalıgülenehayretmez *birindenhaksızolarakalınanmalınonualanayararıolmaz. ağlayıcı *Ölününardındanağlamakiçinparailetutulankimse,ağıtçı,yasçı. ağlayış *Ağlamakişiveyabiçimi. ağlı *Ağıbulunan. ağma *Ağmakişi. *Akanyıldız,şahap. ağmak *Sarkmak,aşağıyainmek,eğilmek,meyletmek. *Yükselmek,yukarıçıkmak. ağnam *Koyunvekeçibaşınaalınanvergi,sayımvergisi. ağnama * Ağnamakişi. ağnamak *(hayvan)Yereyatıpyuvarlanmak. ağnamcı *Ağnamvergisitoplayankimse. ağraz *Kötüniyetvedüşmanlıklar. ağrı *Vücudunherhangibiryerindeduyulansürekliveşiddetliacı. ağrıkesici *Acıyı,sızıyıdindirici(ilâç). ağrıkesimi *Ağrıduyusununkendiliğindenveyatedavisonucuyokolması,analjezi. ağrısızı *Rahatsızlıkverenacı,sancı. ağrıkesen *Ağrıduyusunuortadankaldıran,dindiren(ilâçvb.),analjezik. ağrılardagözağrısı,herkişininözağrısı *herkesiençokilgilendirenşeykendiderdidir. ağrılı *Ağrıyan,ağrısıolan. ağrıma *Ağrımakişi. *Memelihayvanlardagörülenarakonakçıkenelerinbulaştırdığıağrımaasalaklarındanilerigelenhastalık. ağrımaasalakları *Omurgalılardanalyuvarasalağıolarakyaşayantürlübiçimlerdekisporlulartopluluğu. ağrımak *(vücudunbiryeri)Ağrılıolmak. ağrınagitmek *onurunadokunmakveyagücünegitmek. ağrısıtutmak *(gebekadıniçin)doğumsancılarıbaşlamak. *(hastabirorgan)ağrımayabaşlamak. ağrısız *Ağrısıolmayan. *Ağrıvermeden. *Dertsiz,tasasız. ağrısızbaşınakaşbastıbağlamak *kendinegereksizyereişçıkarmak. ağrıtma *Ağrıtmakişi. ağrıtmak *Ağrımasınayolaçmak. ağsı *Ağgörünüşündeolan,ağgibiörülmüşolan. ağu *Ağı. ağulamak *Ağulamak. ağustos *Yılın31günsürensekizinciayı. ağustosböceği *Eşkanatlılardan,erkeğiyazınkarnınınaltındakiözelbirorgandankesikvesüreklisesçıkaranbirböcek, orakböceği(Cicadaplebeja). ağustosböcekleri *Gençsürgünlerdenözsuemerektarımveormanbitkilerinezararverenbirçoktürünbulunduğueş kanatlılarfamilyası. ağyar *Başkaları,yabancılar,eller. ağzaalınmaz(veyaağzaalınmayacak) *söylenmesiayıp,çirkin(söz,küfür). ağzaalmamak *anmamak,sözünüetmemek. ağzadüşmek *dedikodukonusuolmak. ağzakoyacakbirşey *yiyecekbirşey. ağzatat,boğazaferyat *(yiyecekiçin)miktarıçokazolan. ağzıaçık *Şaşkın,alık,bön. * Hayranlıkla,büyülenmişolarak. ağzıaçık(veyaağzıbirkarışaçık)kalmak *çokşaşırmak,şaşakalmak. ağzıaçıkayrandelisi(veyabudalası) *yenigördüğüherşeyeşaşkınlıklabakan,şaşıran. *saf,bön. ağzıbir *Sözbirliğietmiş. ağzıbozuk *Sövmeyialışkanlıkedinmişolan,küfürbaz. ağzıburnuyerinde *oldukçagüzel,yakışıklı. ağzıçirişçanağınadönmek *ağzıkuruyupacılaşmak. ağzıdilibağlanmak *herhangibirsebeplekonuşamazolmak. ağzıdilikurumak *herhangibirsebepletükürükazolmak. ağzıdilitutulmak *beklenmedikbir durumkarşısındaheyecanlanmak,hayranlıkduymak. ağzıdoludolukonuşmak *heyecanlısözsöylemek. ağzıgevşek *Sırsaklamaz,sırtutmaz. ağzıhavada *çevresindekilerdenhabersiz,alık,şaşkın. ağzıkalabalık *Birbirinitutmayansözlersöyleyen,yerliyersizçokkonuşan,boşboğaz. ağzıkara *Karahabervermektenhoşlanan, şomağızlı. *Biryerdekonuşulanıveyayapılanıduyupgörmesiistenilmeyen(kimse). ağzıkenetli *Sırtutan,sırsaklayan(kimse). ağzıkilitli *Dudaklarıbeyaz(at). *Sırsaklayan. ağzıkulaklarınavarmak *çoksevinmek. ağzıkulaklarında *çoksevinçli,mutlu. ağzıkurumak *birkonuyuçoksöylemeksebebiyle,ondanbıkmak. *içecekihtiyacıduymak. ağzıkurusun *felâketdileğindebulunanlarakarşıkullanılanbirilenme. ağzılâf(veyalâkırdı)yapmak *kolaykonuşmayeteneğiolmak. *inandırıcısözsöylemeyeteneğiolmak. ağzıoynamak *birşeyleryemek. *konuşmak. ağzıpek *Sırvermeyen,ketum. ağzıpis *Sövmeyihuyedinmişolan. ağzısıkı *Bkz.ağzıpek. ağzısulanmak *imrenmek. ağzısütkokmak *çokgençvetoyolmak. ağzıtenekekaplı(olmak) *çoksıcakveyaçokacışeylerikolaylıklaiçebilenveyayiyebilenleriçinşakayollusöylenir. ağzıtorbadeğilkibüzesin *herkesindedikoduyapmasınınönünegeçilemeyeceğinianlatır. ağzıvar,diliyok *peksessiz,kendihâlinde. *konuşmayan,derdinianlatamayan. ağzıvarmamak *söylemeye,açıklamayagönlüelvermemek. ağzıyanmak *oşeydenbüyükzarargörmek. ağzına(veyadiline)kiraistemek *söylemesibeklenenşeyisöylemektenazlıdavranmak. ağzına(veyadiline)sağlık *birsözüyerindesöyleyenkişileresöylenir. ağzına(veyaönüne)birkemikatmak *biriniküçükbirçıkargösterereksusturmak. ağzınaabdestlealmak *okişiyianarkençoksaygılıdavranmak. ağzınaalmak *söylemek. ağzınaalmamak *adınıağzınaalmamak. ağzınaalmamak *sözkonusuetmemek,anmamak,söylememek. ağzınaatmak *yemekiçinağzakoymak. ağzınabakakalmak *sözlerinehayranolmak. ağzınabaktırmak *kendinizevkiledinletmek. ağzınabirparmakbalçalmak *birinitatlısözlerleveyaçeşitlihediyelerlebirsüreiçinkandırmak,oyalamak. ağzınabirşey(veyabirçöp)koymamak *hiçbirşeyyememek. ağzınabirzeytinverir,altına(veyaardına)tulumtutar. *yaptığıküçükiyiliklerekarşılıkbüyükçıkarbekler. ağzınaburnunabulaştırmak *birişibeceremeyipberbatetmek,bozmak. ağzınadüşmek *çokyaygınolarakbilinipkonuşulmak. ağzınaetmek *haddinibildirmek. ağzınageldiğigibi *önünüsonunudüşünmeden. ağzınagelenisöylemek *nezaketdışınaçıkarakağırvekırıcısözlersöylemek. *çokvedüşüncesizcekonuşmak. ağzınagemvurmak *susturmak,söyletmemek. ağzınakadar
|
*boşyerikalmayacakbiçimde. ağzınakilittakmak(veyavurmak) *susturmak. ağzınakoymamak *yememekveyaiçmemek. ağzınalâyık *biryiyeceğintadıanlatılırken"sendeyesen,beğenirsin"anlamıilesöylenir. ağzınasakızolmak *dedikodusunakonuolmak. ağzınasürmemek *birşeydenhiçyememek. ağzınataşalmış *sözekarışmayıpsusanlariçinkullanılır. ağzınatıkamak *susturmak,fazlakonuşmasınaengelolmak. ağzınatükürmek *biriniküçültmeküzereküfürolarakkullanılanuygunsuzsözlersarfetmek. *birinebenzemek. ağzınaverilmesinibeklemek(veyaistemek) *çalışmayıp,işlerininbaşkalarıtarafındanyapılmasınıbeklemek. ağzınavur,lokmasınıal *yumuşakhuylukimseyeheristenilenikolaylıklayaptırabilmeanlamındabiratasözüdür. ağzınayakışmamak *söylemesiayıpkaçmak,uygundüşmemek,yakışıkalmamak. ağzındabakla ıslanmamak *hiçsırsaklamamak. ağzındabırakmak *Bkz.lâfağzındakalmak. ağzındabüyümek *sevmediğindenveyaiçialmadığındanyutamamak. ağzındagevelemek *açıkçasöylememek. ağzındayaşkalmamak *birdüşüncesinibirkimseyebirçokkezsöylemişolmak. ağzından *birisindendinleyerek. *adına. ağzındanbaklayıçıkarmak *Bkz.baklayıağzındançıkarmak. ağzındanbalakmak *çoktatlıkonuşmak. ağzındançıkanı(veyaçıkansözü)kulağıduymamak(işitmemek) *sözlerinitartmadansöylemek. ağzındançıkmak *birsözüistemeden,farkınavarmadansöylemek,söylemişbulunmak. ağzındançıtçıkmamak *hiçbirşeysöylememek. ağzındandirhemleçıkmak *çokazkonuşmak. ağzındandökülmek *açıkçasöylemektençekindiğişey,konuşmasındanbelliolmak. ağzındandüşmemek(veya düşürmemek) *herzamansözünüetmek. ağzındangiripburnundançıkmak *türlüyollarabaşvurarakbirinibirşeyerazıetmek,kandırmak. ağzındanhayırçıkmazsabarişersöyleme *"lehtekonuşmuyorsun,barialeyhtedekonuşma"anlamındakullanılır. ağzındankaçırmak *istemediğihâldeboşbulunupsöyleyivermek. ağzındankapmak *birininbildiğişeyleri,ustalıklıkonuşmalarlaonasezdirmedenöğrenmek. *birininkonuşmasınıkeserekkendisözebaşlamak. ağzındanlâkırdı(veyalâf)almak(veyaçekmek) *karşısındakinikonuşturarakbirtakımgizli şeyleriöğrenmek. ağzındanlokmasınıalmak *birininhakkıolanşeyiondanalmak. ağzındanyelalsın *ağzınıhayraaç. ağzını(veyaçenesini)tutmak *boşboğazlıketmemek. *kötüsözsöylememe. *birkonudaarzuedilmeyendüşüncelerinaçığaçıkmasınıbirşekildeönlemek. ağzınıaçacağınagözünüaç *dikkatsizkişileriuyarmakiçin"dikkatlioluyanıkol!"anlamındakullanılır. ağzınıaçıpgözünüyummak *öfkeile,sonunudüşünmedenağzınagelenbütünağırsözlerisöylemek. ağzınıaçmak *konuşmayabaşlamak. *ağırsözlersöylemeyebaşlamak. *alıkalıkbakmak. ağzınıaçmamak *hiçbirsözsöylememek,sesçıkarmamak. ağzınıaramak(veyayoklamak) *Bkz.ağızaramak. ağzınıbıçakaçmamak *üzüntüsündensözsöyleyecekdurumdaolmamak. ağzınıbozmak *kabasözlersöylemek,küfretmek. ağzınıburnunuçarşambaçanağına(veyapazarına)çevirmek *kırıpparçalamak,dövmek. ağzınıburnunudağıtmak *birininyüzüneşiddetletokat,yumrukindirmek. ağzınıdilinibağlamak *birinikonuşamazdurumagetirmek. ağzınıhavaya(veyapoyraza)açmak *umduğunueldeedememek. ağzınıhayraaç! *kötüihtimallersözkonusuedildiğindegerçekleşmemesidileğiilesöylenir. ağzınıhayraaçmak *Bkz.ağzınıhayraaç!. ağzınıkapamak *kendisineçıkarsağlayarakbirkimseyisusturmak. ağzınıkapamak(veyakilitlemek) *susmak,birşeysöylemekistememek. ağzınıkirayavermek *kendinideilgilendirenbirkonudadüşüncesinisöylememek. ağzınıkoklamak *niyetinivedurumunuöğrenmek. ağzınıkullanmak(veyasatmak) *birininsöylediklerinikendidüşüncesigibigöstermeyeçalışmak. ağzınımühürlemek *konuşmamak,susmak. ağzınıöpeyim(veyaseveyim) *sevindiricibirsözsöyleyene"negüzelsöyledin"anlamındakullanılır. ağzınısıkı(veyapek)tutmak *sırvermemek. ağzınıtıkamak *sözünükesmeksusturmak. ağzınıtoplamak *söylemekteolduğukötüsözveyaküfürlerikesmek. ağzınıyoklamak *birininbirşeyhakkındabildiğinikendisinesezdirmedensöyletmeyeçalışmak. ağzınıniçiyangınyerinedönmek *ağzınıntadıbozulmak,tatalmaduyusunuyitirmek. ağzınıniçinebaktırmak *sözlerinisevesevevedikkatlidinletmek. ağzınıniçinegirmek *çokyanaşmak,iyicesokulmak. *hayranlıkla,büyükbirzevkleseyredipdinlemek. ağzınınkaşığı(kalıbıveyalokması)olmamak *birşeybirkimseninuğraşabileceğikonulardanolmamak. *birşey,birkimseninsözünüedemeyeceğikadardeğerliolmak. ağzınınkokusunuçekmek *birkimseninçekilmezdavranışlarınakatlanmak. ağzınınmührüile *oruçluolarak. ağzınınpayını(veyaölçüsünü)vermek *verilenkarşılıklabirkimseyisöylediğineveyayaptığınapişmanetmek. ağzınınperhiziyok *ağzınagelenisöyler. ağzınınsuyuakmak *çokbeğenipistemek,imrenmek. ağzınıntadıbozulmak(veyakaçmak) *birkimseninkuruludüzenidirliğibozulmak. ağzınıntadınıalmak *oşeyinacıtecrübesinigeçirmişbulunmak. ağzınıntadınıbilmek *güzelyemeklerdenanlamak. *herşeyingüzelini,iyisinibilmek,anlamak. ağzınıntadınıbilmek *güzelyemeklerdenanlamak. *herşeyingüzelini,iyisinibilmek,anlamak. ağzınıntadınıkaçırmak *birkimseninkuruludüzeninibozmak;neşesini,keyfinibozmak. ağzıylakuştutsa... *neyapsa,nekadarçabaveustalıkgösterse. ah *Sesintonunagörepişmanlık,öfke,özlem,beğenme,sevgigibiduygularanlatır. *(a:h)Ağrı,acıduyulduğundasöylenir. *(â:h)İlenme,beddua. ahalanonmaz *"kötülükettiğiiçinbedduaalaniflâholmaz"anlamındakullanılır. ahalmak *birininilenmesiniüstüneçekmek. ahçekmek *derinbirkederveyaözlemleiçtengelerekahdemek. ahetmek *acıileiçiniçekmek. *ilenmek. ahvahetmek * pişmanlığını,üzüntüsünüdilegetirmek. ahyerdekalmaz *"kötülükcezasızkalmaz"anlamındakullanılır. aha *İşteburada. ahacık *Dikkatiçokyakınbirnoktayaçekmekiçinkullanılır. ahali *Aralarındaaynıyerdebulunmaktanbaşkahiçbirortaknitelikdüşünülmeksizinbirülkede,şehirdeveya semtteoturanlarıntamamı. *Biryerdetoplanankalabalık,halk. ahar *Hattatlarınkâğıtcilâlamakiçinkullandıklarınişastaveyumurtaakındanyapılanözelbirkarışım. aharlama *Aharlamakişi. aharlamak *Aharsürmek. aharlı *Aharıolan,üzerineaharsürülmüşolan. ahbap *Kendisiyleyakınilişkikurulupsevilen,sayılankimse. *Seslenmesözüolarakdakullanılır. ahbapçavuşlar *hervakitbirliktegörülenvebirbirineçokbağlıolanarkadaşlariçinsöylenir. ahbapçıkmak * öncedentanışmışolmak. ahbapkusurunabakanahbapsızkalır *"dostlarınufaktefekkusurlarınabakmamakgerekir"anlamındakullanılır. ahbapolmak *arkadaşolmak,dostlukkurmak,yakınlıkkurmak. ahbapça *Dostça,içten,teklifsizce. ahbaplığadökmek *yerliyersizyakınlıkgöstermek. ahbaplık *Ahbapolmadurumu,ünsiyet. ahbaplıketmek *arkadaşlıketmek,arkadaşçakonuşmak. ahcar *Taşlar. ahçı *Aşçı. ahçıbaşı *Aşçıbaşı. ahçılık *Aşçılık. ahdevefa(etmek) *(devletlerhukukunda)devletlerin,katıldıklarımilletlerarasıantlaşmalarauymazorunluluğundaolduklarını belirtenkural. *sözündedurma. ahdetme * Ahdetmekişi. ahdetmek *Birşeyiyapmakiçinkendikendinesözvermek. *Yeminetmek. ahdî *Antlaşmayagöreolan,antlaşmagereğiolan. Ahdiatik *(Hristiyanlaragöreİbranilerde)İsa'danöncekikutsalkitaplar. Ahdicedit *(Hristiyanlaragöreİbranilerde)İsa'dansonrakikutsalkitaplar. ahengibozulmak *dirliği,düzenibozulmak. ahenk *Uyum. *Uyuşma,anlaşma. *Çalgılıeğlence. ahenkalmak *uyumluhâlegelmek. ahenkkaidesi *Bkz.ünlüuyumu. ahenkkurmak *uyuşmasağlamak,anlaşmasağlamak. ahenksağlamak *düzenesokmak,birliğisağlamak. ahenktahtası *Telliçalgılardanüzerinetellergerilmişbulunankapaktahtası. ahenkvermek * düzeni,uyumusağlamak. ahenkyapmak *çalgılıeğlencedüzenlemek. ahenkleştirme * Ahenkleştirmekişi. ahenkleştirmek *Ahenksağlamak. ahenkli *Uyumlu,düzenli. *Eğlenceli. ahenklilik *Ahenkliolmadurumu,uyumluluk. ahenksiz *Uyumsuz,düzensiz. *Eğlencesiz. ahenksizlik *Uyumsuzluk,düzensizlik. ahenktar *Ahenkli. aheste *Yavaş,ağır. ahesteaheste *Yavaşyavaş,ağırağır,usulusul. ahestebeste *Yavaşyavaş,ağırağır. ahfat *Torunlar,soy. Ahfeş'inkeçisigibibaşınısallamak *söylenensözüanlamadankafasallayarakonaylamak. ahıçıkmak *yaptığıilenmeetkisinigöstermek. ahıtutmak *birininilenmelerigerçekleşmek. ahıyerdekalmamak *yaptığıilenmeergeçetkisinigöstermek. ahımşahım *Beğenilecek,değerverilecekbirşeydeğil. ahımşahımbirşeydeğil *beğenilecek,değerverilecekbirşeydeğil. ahır *Evcilbüyükbaşhayvanlarınbarındığıkapalıyer,hayvandamı. ahıraçekmek *birsürüyüahırakapamak,birhayvanıahırabağlamak. ahıraçevirmek
|
*biryeripis,bakımsız,dağınık,harapdurumagetirmek. ahırlama *Ahırlamakişi. ahırlamak *(hayvan)Ahırdauzunsürekalıphamlaşmak. AhıskaTürkleri *Gürcistan'ınTürkiyesınırlarınayakınbölgelerindeyaşamışolan,ancak2.DünyaSavaşısonlarında SovyetlerBirliğinindeğişikbölgelerinesürülenTürkler. Ahi *Ahilikocağındanolankimse. ahi *Cömert,eliaçık. Ahilik *KöküeskiTürktöresindeolanveAnadolu'dayüksekbirgelişimgösterenesnaf,zanaatçı,çiftçigibibütün çalışmakollarınıiçinealanocak. ahilik *Eliaçıkolmadurumu,cömertlik. ahir *Son,sonraki,ahır. *Sonra,ensonra,sonunda. ahirvakit *İnsanömrününsonyılları. ahirzaman *Sonzaman. *(halkinanışınagöre)Dünyanınsongünleri,kıyametinkopmaküzerebulunduğugünlerveyayıllar. ahirzamanpeygamberi *MüslümanlarcasonpeygamberolduğunainanılanHz.Muhammed. ahiren *Sonzamanlarda,songünlerde,sonolarak,yakınlarda. ahiret *Bkz.ahret. ahiretlik *Bkz.ahretlik. ahit *Kendikendinesözvererekbirişiüzerinealma,ant. *Antlaşma. *Devir,zaman. ahitleşme *Ahitleşmekişi. ahitleşmek *Antlaşmak. ahitname *Antlaşmabelgesi,antlaşma,anlaşma. ahiz *Alma. *Kabuletme. ahize *Birelektrikakımınıalıpbaşkabirkuvveteçevirenâlet,alıcı,reseptör. ahkâm *Yargılar,hükümler. ahkâmçıkarmak *kendidüşüncelerinedayanarakbirtakımyargılaravarmak. ahkâmkesmek *çekinmedenkesinyargılardabulunmak,bilirbilmezkonuşmak. ahkâmyürütmek *(birsözden)kendianlayışınagöresonuçlarçıkarmak. ahlâf *Birininyerinegeçenler,halefler,kuşaklar,eslâfkarşıtı. ahlâk *Birtoplumiçindekişilerinbenimsedikleri,uymakzorundabulunduklarıdavranışbiçimlerivekuralları. *Bellibirtoplumunbellibirdönemindebireyselvetoplumsaldavranışkurallarınıtespitedenveinceleyen bilim. *İyinitelikler,güzelhuylar. ahlâkbilimi *Yarar,iyi,kötügibisorunlarıinceleyen,töreleredayananbirdavranışyasasıgeliştiren,neyinuğrunda savaşılmayadeğer,neyinhayataanlamkazandırdığı,hangidavranışıniyivehangisininkötüolduğugibisorunları kendinekonuedinenbilim,etik. ahlâkdışı *Töredışı. ahlâkdışıcılık *Ahlâkbilimineaykırıdavranma. ahlâkyasası *Ahlâkişlerinibelirleyen,kendineuyulmasıahlâkaçısındangerekliolangenelvegeçerkural. ahlâkzabıtası *Büyükşehirhalkınınsosyalvesağlıkdurumunukoruyan,şehirdüzeniiçinçalışanteşkilât. ahlâkça *Ahlâkanlayışınagöre,ahlâkdeğerlerinebağlılıkla. ahlâkçı *Ahlâkkonularınıinceleyenfilozofveyabukonularlauğraşankimse. *Herşeyiahlâkaçısındandeğerlendirenkimse. ahlâkçılık *Ahlâkıbiraraçdeğil,biramaçsayanöğreti,törecilik,moralizm. ahlâken * Ahlâkauygunlukla. ahlâkıyat *Ahlâkbilimi. ahlâkî *Ahlâkauygun,ahlâklailgili. ahlâkîvazife *Kanununzorlamasıolmaksızın,doğrubilindiğiiçinyapılmasıgerekenişler. ahlâklı *Ahlâkkurallarınabağlı,bunlarauygundavranan(kimse). ahlâklılık *Birinsanınveyabirinsangrubununiyivekötüaçısındandavranışbiçimiveahlâkîdüşünüşü. *Ahlâkkuralları,yasalarıileuyumiçindeolma. ahlâksız *Ahlâkkurallarınauymayan. *Dürüstdavranmayan,kötühuylu,terbiyesiz. ahlâksızca *Ahlâksızbiçimdeveyatarzda. ahlâksızlık *Ahlâksızolmadurumu. *Ahlâkkurallarınauymama,ahlâksızcadavranış. ahlâksızlıketmek *ahlâksızcadavranmak. ahlama *Ahlamakişi. ahlamak *İççekmek,ahetmek,ahçekergibisesçıkarmak. ahlat *Gülgillerden,kendikendineyetişen,üzerinearmutaşılananağaç,yabanarmudu(Piruspiraster). *Buağacın,armudabenzeyenveancakiyiceolgunlaştıktansonrayenilebilenyemişi. *Kabaadam,yolizbilmezkimse. ahlât *Birkarışımiçindekiparçalar,ögeler. *Bedenyapısınıntemelini oluşturanögeler. ahlâtıerbaa *Bedendebulunduğuvarsayılandörtöge. ahlatın(veyaarmudun)iyisini(dağda)ayılaryer *kendilerineyakışmayangüzelbir şeyielinegeçirenleriçinkullanılır. ahmağayüz,abdalasözvermeyegelmez *ahmağagereğindençokilgigösterirsenizsizisıksıkuğraştırır. ahmak *Aklınıgereğigibikullanamayan,bön,budala,aptal. ahmakyerinekoymak * birkimseyeaptalmış,anlamazmışgibidavranmak. ahmakça *Birazahmak. *(ahmak'ça)Ahmağayakışırnitelikte,aptalca. ahmakıslatan *Yavaşyavaşveinceinceyağanyağmur,çisenti. ahmaklaşma *Ahmaklaşmakdurumu. ahmaklaşmak *Ahmakdurumagelmek,aptallaşmak. *Biraniçinşaşalayıpbocalamak. ahmaklaştırma *Ahmaklaştırmakişi. ahmaklaştırmak *Ahmaklaşmasınasebepolmak,aptallaştırmak. ahmaklık *Zekâsıazgelişmişolmadurumu,budalalık,anlayışsızlık,akılsızlık. ahraz *Dilsiz,sağırvedilsiz. ahret *Dinîinanışagöre,insanınöldüktensonradirilipsonsuzadekkalacağıveTanrı'yahesapvereceğiyer,öbür dünya. ahretadamı * Dünyaişlerindenelçekipsürekliibadetleuğraşankimse. ahretkardeşi *İnançveibadettebirbirindenayrılmayanvebuilişkiyiahrettedesürdüreceklerinidüşünenkadınlara verilenad. ahretsuali *Gereksizveusandırıcısoru. ahretyolculuğu *Ölüm. ahreti(veyaöbürdünyayı)boylamak *ölmek. ahretiniyapmak(veyazenginleştirmek) *hayırişleriyaparaksevapkazanmak. ahretlik *Beslemekız. *Ahretkardeşiolankadınlardanherbiri. ahretteonparmağıyakasındaolmak *kendisinekarşısorumluolankimsedenahrettedavacıolmak. ahşa *İnsanınveyahayvanıngöğsüvekarnıiçindekiorganlar,bağırsak,ciğergibişeyler. ahşap *Ağaçtan,tahtadanyapılmış. ahtapot *Kafadanbacaklılardan,dokunaçlıbirmürekkepbalığıtürü(Octopus). *Genellikleburunzarıüzerindeçıkanbirçeşitur,polip. ahtapotgibi *sırnaşık,yapışkankimse. *sömürmekamacıylabirçokişe,konuyaelatan,yayılan. ahu *Ceylan,karaca. *Güzel,ince,zarifkadın. ahugibi *çokgüzel,çekici. ahugözlü *Güzelgözleriolan. ahuparçası *Çokgüzel,çekici. ahududu *Gülgillerden,dikenlibirbitki(Rubusidaeus). *Bubitkinindutabenzeyen,kırmızırenkli,suluvekokuluyemişi,ağaççileği. ahval *Durumlar,hâller,vaziyetler. *Davranışlar. *Olaylar. ahzetme *Ahzetmekişi. ahzetmek *Almak,kabuletmek. ahzüita *Alışveriş,alımsatım,aksata. ahzükabz *Kendinemaletme. aidat *Ödenti. *Kesenek. aidiyet *Aitolmadurumu,ilişkinlik. aile *Evlilikvekanbağınadayanan,karı,koca,çocuklar,kardeşlerarasındakiilişkilerinoluşturduğutoplum içindekienküçükbirlik. *Karı,kocaveçocuklardanoluşantopluluk. *Aynısoydangelenkimselerzinciri. *Aralarındakandaşlık veyahısımlıkbulunankimselerintümü. *Birlikteoturanhısımveyakınlarıntümü. *Eş,karı. *Aynıgayeüzerindeanlaşanvebirlikteçalışankimselerinbütünü. *Temelniteliğibirolandil,hayvanveyabitkitopluluğu. aileadı *Soyadı. ailebahçesi *Ailelerinrahatlıklagidebileceği,genellikleiçkisizyer. ailebütçesi *Kısabirsüreiçindebirişçininveyaişçiailesininhayatseviyesindemeydanagelendeğişmeleribelirlemek amacıylayapılanistatistikçalışması. ailedostu *Ailecetanışılanveevlerinegidilipgelinenahbap,yakın. ailegazinosu * Sadeceevlileringirebildiğivebirlikteeğlendikleriyer. ailehayatı * Ailebireylerininbütünişlerinidüzenliolarakeviçindeyapmadurumu. ailehukuku *Aileyioluşturankişilerinkarşılıklıhakvegörevlerinidüzenleyenhukukdalı. ailemeclisi *Ailemakamınıngöreviniyerinegetirenkanveyasoyhısımlarındanenazüçkişidenoluşanheyet. aileocağı *Aileninkurduğu,yerleştiği,geliştirdiğiev. aileplânlaması *Ailedeçocukedinmeyisınırlama,doğumkontrolu. ailereisi *Kanunlaragöreaileyükümlülüğünütaşıyankimse. ailesaadeti *Genelliklekarı,kocabazendebüyüklerveçocuklararasındakiuyum,anlaşma,sevgivehoşgörü. ailece *Bütünailebirlikte. ailecek *Ailece. ailelik *Ailesayısınınbütünü. ailesiz * Ailesiolmayan. ailevî *Aileileilgili. ait *İlgilendiren,ilişkin,ilişik,ilgili,için,-edüşen. aitolmak *ilgilendirmek,birininolmak,birinedüşmek. ajan *Birdevletveyakuruluşungizliamaçlarıiçinçalışankimse,casus. *Birkimsenin,birortaklığınveyabirdevletinbazıişlerinigörenkimse,işgörevlisi,temsilci. ajanda *Unutulmamasıiçingereklinotlarıyazmayayarayantakvimlidefter,andaç. ajanlık *Ajanolmadurumu. *Ajanıngörevi. ajans *Habertoplamaveyaymaişiyleuğraşankuruluş. *Birticarîkuruluşutanıtan,onunlailgilibilgiaktaranvebuyollakazançsağlayanişkolu. *Buişkollarınınçalıştığıbüro. ajitasyon *Ruhsalgerginliğindışavurması. ajur *Delikliörgü,gözenek. ajurlu *Ajuruolanveyaheryanıajurbiçimindeişlenmişbulunan,gözenekli. ak *Kar,sütgibişeylerinrengi,beyaz,karavesiyahkarşıtı. *Burenkteolan. *Temiznamuslu. *Sıkıntısız,rahat. *Beyazleke. *Bazışeylerdebeyazbölüm. -ak/-ek *İsimdenisimtüretenek(küçültmeeki):baş-ak,ben-ekvb. -ak/-ek *Fiildenyerisimleritüretenek:dur-ak,yat-akvb. -ak/-ek *Fiildenaletisimleritüretenek:or-ak,bıç-ak,tara-k,ele-k, küre-kvb. akağa *Saraylardahizmetgörenhadımağalarınınbeyazırktanolanı. akArap *Arapsözcüğü"zenci"anlamınadageldiğindenasılAraplarınsözkonusuolduğuanlatılmakistenirken kullanılır. akbasma
|
*Aksu,perde,katarakt. akbasmak *Gözebeyazlekeinerekgörmeyetisiniyitirmek. akbenek *Gözünsaydamtabakasındabiryaraveyaçıbansonucundaoluşmuş,görmeyiderecedereceazaltanbeyaz benek. akdemir *Dövmedemir. akdonkaradongeçittebelliolur *Bkz.akıkarasıgeçittebelliolur. akdüşmek *(saçvesakal)tektükağarmayabaşlamak. akgözlü *Gözlerininrengipekaçıkolanvenazarınınhemendeğdiğineinanılan(kimse). akgünağartır,karagünkarartır *mutlubiryaşayışkişiyidinçkılar,mutsuzbiryaşayışiseyıpratır. akkan *Lenf. akkanyangısı *Adenit. akkoyununkarakuzusudaolur *iyibirailedenkötübirçocukdaçıkabilir. akköpekkaraköpekgeçitbaşındabelliolur *kiminneolduğudeneyveyasınavsonundaanlaşılır. akmadde *Demetdurumundakisinirliflerindenoluşanbeyniniç,omuriliğindıştabakası. akmıkaramıönünedüşüncegörürsün *şimdidenboşunadüşünme,sonuçbelliolduğuzamananlarsın. akpak *tertemiz. *saçısakalıağarmış. akpak * Bembeyaz,temiz,parlak. akpas *Lâhana,turp,şalgam,karnabahargibibitkilerinkökdışındakibütünbölgelerineyerleşebilen,özellikle semizotugillerdekarşılaşılanyosunumsumantar(Albugocandida). aksakaldanyoksakalagelmek *çokyaşlanıpiyicekuvvettendüşmek. aksülümen *Cıvaileklorunbirleşimiolan,çokzehirli,beyazbirtoz,süblime,sülümen. akyazılı *Bahtlı,şanslı. akyel *Güneydenesenrüzgâr,lodos. akyem *İzmarit,istavrit,uskumrugibibalıklarınbeyazetindenyapılanveoltadakullanılanyem. akyıldız *Çobanyıldızı. aka *Büyükkardeş,ağabey. akabe *Tehlikeli,sarpvezorgeçit. akabinde *Arkasından,hemenarkadan,ardından,hemenardından. akacakkandamardadurmaz *herhangibirzararkarşısındabununkaçınılmazolduğunuanlatarakavundurmakiçinsöylenir. akaç *Biryerdebirikipkalansıvıları,birişlemsonundageriyekalanartıkları,gereksiznesneleridışarıyaakıtmak içinkullanılanboru,olukveyabaşkaaraç. *Kanal,ark,suyolu. *Yeraltısuoluğu. akaçlama *Akaçlamakişi,tefcir,drenaj. *Yeraltısularınıtoplayantesisat. akaçlamak *Biryerdebirikmişsularıakıtmak. *Bataklıklarıakaçyoluylakurutmak. akaçlatma *Akaçlatmakişi. akaçlatmak *Akaçlamaişiniyaptırmak. akademi *Bilginler,yazarlar,sanatçılarkurulu. *Yüksekokul. *Çıplakmodeldenyapılmışinsanresmi. akademici *Kurallarabağlıresimveheykelçalışmasıyapankişiveyasanatçı. akademicilik *Resimveyaheykelçalışmasındakurallarabağlılık. akademik *Akademiileilgili. *Bilimselniteliğiolan. akademisyen *Akademiüyesi. akağaç *Gürgengillerin,kerestesindenyararlanılanbeyazkabuklubirtürü(Betulaalba). akait *Birdininöğrenilmesigerekeninançlarınınvetapınmakurallarınıntümüveyabunlarıtoplayankitap. akaju *Maun. *Maundanyapılmış. akak *Akarsuyatağı,yatak,mecra. *Irmak,dere,çay,küçükakarsu. *(suiçin)İvintiyeri. *Eğimi,inişifazlaolanyer. akala *Amerikantohumundanyurdumuzdaüretilenbirpamuktürü. akamber *Özellikleamberbalığınınbağırsaklarındançıkarılan,külrenginde,yapışkan,bükülgenvemiskgibikokulu olanbirtaş. *Sıcaküİkelerdeyetişenbirağaçtan(Hymenea)eldeedilenkatı,güzelkokulureçine. akamet *Kısırlık,verimsizlik. *Başarısızlık,sonuçsuzluk. akameteuğramak *başarısız,sonuçsuzkalmak. akansulardurmak *itiraza,söyleyeceğisözeyerkalmamak. akanyıldız *Güneşsisteminebağlı,kesinyörüngesibulunmayanvebusebepleatmosferinüstkatmanlarınagirinceateş külçesidurumunadönüşenküçükgökcismi,ağma,şahap,meteor. akar *Kirayaverilerekgelirgetirenev,dükkân,tarla,bağgibimülk. akaramber *AsyaveAmerika'dayetişen,odunucevizağacınınkinebenzeyen,güzelkokuluözsuyuolanbüyükbirağaç (Liquidambarorientalis). akarca *Kemikveremi. *Sürekliişleyençıban,fistül. *Küçükakarsu. *Kaplıca. akaret *Kirayaverilerekgelirgetirenev,dükkângibimülk. akarlar *Tıknazyapılı,gövdelerihalkasız,başlarıgöğüslebirleşik,ağızyapılarıısırıcı,sokucuveyaemici örümceğimsilertakımı. akarsu *Yeryüzündeveyeraltındabelirlibiryatakiçinde,eğimboyuncasürekliveyazamanzamanakansu. *Teksıraelmastanveyaincidengerdanlık. * Kesintisiolmayan,aralıksız. akaryakıt *Benzin,gazyağı,mazotgibisıvıdurumundaolanyakacak. akaryakıtistasyonu *Benzin,gaz,motoringibiyakıtlarınsatıldığıyer. akasma *Düğünçiçeğigillerden,beyazçiçekveren,bahçelerdesüsçiçeğiolarakyetiştirilensarılıcıbirbitki;yaban asması,Meryemanaasması(Clematisvitalba). akasya *Baklagillerden,sıcakiklimlerdebirçokçeşitleriyetişenvetanen,zamk,boyagibimaddelerinden yararlanılanbirağaç(Acacia). *Baklagillerden,yurdumuzdayetişenbirsüsvegölgeağacı,salkımağacı(Robiniapseudoacacia). akbaba *Akbabagillerden,başıveboynuçıplakolan,dağlıkyerlerdeyaşayan,leşlebeslenen,çokyüksektenuçarak keskingözleriyleçokuzaklarıgörebilen,iriveyırtıcıbirkuş(Vulturmonachus). * İhtiyar. akbabagiller *Gündüzyırtıcılarıalttakımının,kanatlarıgenişvebüyükolan,iyiuçanbüyükkuşlarıiçinealanbir familyası. akbakla *Kurufasulye. akbalık *Sazangillerden,etikılçıklı,yumurtasıiletaramayapılanbirbalık(Leuciscus). *Akyabalığı. akbalıkçıl *Leyleksilerden,bataklık,ırmakvegölkıyılarındayaşayan,oldukçabüyük,akrenklibirkuştürü(Egretta alba). akbaş *Yazınkutupbölgelerindeyaşayan,kışınılıkkıyılaragöçen,kısaveincegagalı,siyahbacaklıyabanîbirtür kuş,denizkazı(Bemicla). akbuğday *Kurakiklimedayanıklı,beyazkabuklu,ekmeklikbuğday. akburçak *Baklagillerden,burçağayakınbirbitkicinsi(Lathyrussativus). akciğer *Göğüskafesininbüyükbirbölümünüdolduranvesolunumorganınıntemeliolan,sağlısolluikiparçalı organ. akciğergöbeği *Akciğerin,içyanyüzününhemenarkasındabronş,sinirvedamarlarıngiripçıktığıyer. akciğerkesecikleri *Akciğerlopçuğununparçaları;bronşçuklarınsonbölümü. akciğerlopçuğu *Birçokakciğerkeseciğininbirleşerekoluşturduğuparça. akciğerpeteği *Akciğerlerdesolunumdagazalışverişinisağlayan,havaborucuklarınınsonunuoluşturankesecik. akciğerzarı *Göğüsboşluğununiçinivebuboşluğuniçindebulunanakciğerindışınıkaplayanincezar,plevra. akciğerliler *Karındanbacaklıyumuşakçalarıntekciğerlesolukalanbirtakımı. akça *Oldukçabeyaz,beyazca. akça *Bkz.akçe. akçaarmudu *İncekabuklu,sarı,etlivesulubirtürarmut. akçapakça *Beyaztenli,güzel(kadın). akçayel *Güneydoğudanesenyel,keşişleme. akçaağaç *Akçaağaçgillerdensüsağacıolarakdadikilentahtasıhafifvesağlambirağaç,isfendan(Acer). akçaağaçgiller *İkiçeneklilerden,örneğiakçaağaçolanbirbitkifamilyası. akçakavak *Akkavak. akçalı *Parayabağlı,paraylailgili,malî. akçe *Küçükgümüşpara. *Hertürmadenîpara. akçıl *Renginiatmış,ağarmış,içindeakrenkbulunan. akçıllanma *Akçıllanmakişi. akçıllanmak *Akçıldurumagelmek,renginiatmakveyaatmışgibiolmak. akçıllaşma * Akçıllaşmakişiveyadurumu. akçıllaşmak * Akçıldurumagelmişolmak. akçıllık *Akçılolanındurumu. akçöpleme *Zambakgillerden,yapraklarınınuzun,genişolması,çiçekleriningüzelliğidolayısıylabahçeçiçekleriarasına girenzehirlibirbitkicinsi(Veratrumalbum). akdarı *Buğdaygillerden,biryıllıkveyadahauzunyaşayabilenotsubirbitkitürü(Panicummiliaceum). akdedilme *Akdedilmekdurumu. akdedilmek *Akdetmekişiyapılmak. Akdenizhumması *Maltahumması. Akdenizmavisi *Parlakvecanlıgörünümdemavirenginbirtürü. akdetme *Akdetmekişi. akdetmek *(mukavele,muahede,ittifakgibikarşılıklıbağlanmaanlamıtaşıyanArapçasözlerle)Yapmak. akdiken *Hünnapgillerden,hekimlikteveboyacılıktakullanılanbirbitkicinsi,güvemeriği,geyikdikeni(Rhamnus cathartica). akdoğan *Kartalgillerdenbirdoğantürü,aksungur. akdut *Beyazrenkteolandut. akemi *İkielemanlımermeryapıştırıcısı. akgünlük *Tütsüolarakyakılanbirtürağaçsakızı. akhardal *Hekimlikteiçsürdürücüolarakkullanılanhardaltürlerindenbiri(Sinapisalba). akı *Herhangibirkuvvetalanında,bellibirdüzleminbellibirbölümündengeçtiğivarsayılangüççizgileri, seyelân. akıakkarasıkara *beyaztenli,karagözlü,karasaçlı. akıkarasıgeçittebelliolur *biriddiadakidoğruluğunancakdeneyveyasınavsonundabelliolacağınıanlatmakiçinsöylenir. akıbet *(birişveyadurumiçin)Son,sonuç. *Sonunda,enindesonunda. akıbetineuğramak *birininiçindebulunduğukötüdurumadüşmek. akıcı *Akmaözelliğiolan. *Kolaysöylenebilen,okunabilen,anlamcaaçık(anlatım),selis. akıcıünsüz *Ciğerlerdengelenhavanın,ağızboşluğundakiyarıkapalıbirengeleçarpmasıylaoluşanbolsesliünsüz(r,l, ğ,y). akıcılık *Akıcıolmadurumu. *Söz,yazıveanlatımınakıcıolmaözelliği,selâset. akıcılıkölçeği *Birsıvınınbellisıcaklıktakiakıcılığınıölçmektekullanılanalet. akıl *Düşünme,anlamavekavramagücü,us. *Hafıza,bellek. *Öğüt,salıkverilenyol. *Düşünce,kanı. akılakıl,gelçengeletakıl *birsorununnasılçözümleneceğinidüşünememedurumu. akılakıldanüstündür *birkimseninaklınagelmeyenbirçare,herhangibirininaklınagelebilir. akılalmak *danışmak, görüşalmak. akılalmamak *inanılacakgibiolmamak,aklauygungelmemek. akılalmaz *inanılacakgibiolmayan,inanılmaz. akıldanışmak *birkonudabiriningörüşünüsormak. akıldefteri *Hatırlanıpyapılmasıgerekenşeylerin yazıldığıküçükdefter,notdefteri,muhtıradefteri,ajanda. akıldışı *Akla,gerçeğe,uygunolmayan. *Usdışı,gayriaklî,irrasyonel. akıldışıcılık *Akıldışıdavranmayanlısıgörüş,usdışıcılık,irrasyonalizm. akıldişi *Yirmiyaşsıralarındaaltlıüstlüvesağlısollu,eniçerideçıkanazıdişi,yirmiyaşdişi. akıldoktoru *Psikiyatrist.
|
akıldurdurmak *birşeyçok şaşırtıcınitelikteolmak,insanışaşırtmak. akılerdirememek(veyaermemek) *neolduğunuanlayamamak,sırrınıçözememek. akılerdirmek * anlamak,sırrınıçözmek. akıletmek *herhangibirönlemveyaçareyizamanındadüşünmek,vaktindehatırlamak. akılhastahanesi *Akılhastalarınınyatırıldığıhastahane. akılhastası *Ruhhastası,deli. akılhavsalaalmamak *aklamantığasığmamak. akılhocası *Birineyolgösteripakılöğretenkimse. *Herkeseakılöğretmeyemeraklıkimse. akıliçinyol(veyatarik)birdir *iyidüşünülünceayrıayrıkimselercevarılacaksonuçhepaynıdır. akılişideğil *aklauygundeğil,doğrudeğil. akılkârıolmamak *akıllıbirkişininyapacağıişolmamak. akılkethüdası *Herkeseakılöğretmemerakındaolankimse. akılkumkuması *Çokbilmişkimse. akılkutusu *Çokakıllı,zekikimse. akılöğretmek *nasıldavranacağınıgöstermek,yolgöstermek,akılvermek. akılsırermemek *birişinniteliğini,gizliyönlerinianlayamamak. akılterelelli *pekdelişmen,kendisindenciddîbirdüşünce,davranışbeklenmeyen(kimse). akılvar,yakınvar(veyaakılvar,izanvar) *kafayormayagerekyok. akılvermek *birkonudayolgöstermek,akılöğretmek. akılyaştadeğil,baştadır *akıllıolmaileyaşlıolmaarasındailgiyoktur;bazıküçüklerbüyüklerdendahaakıllıolabilir. akılyormak *hatırlamayaçalışmak,zihnini zorlamak. akılyürütmek *herhangibirkonudafikirvermek. akılzayıflığı *Deliliğekadarvarmayanakılbozukluğu. akılcı *Akılcılıklailgili. *Akılcılıktanyanaolankimse,usçu,rasyonalist. akılcılık *Akladayanan,doğruluğunölçütünüduyulardadeğil,düşünmedevetümdengelimliçıkarmalardabulan öğretileringeneladı,usçuluk,akliye,rasyonalizm. *Aklaveakılyoluilevarılanyargıyainanma,aklaaykırıveyaakıldışıhiçbirşeyitanımamadavranışıve tutumu,akliye,rasyonalizm. *Bilgininevrensellikvezorunluluğunundeneydenvedeneyedayanangenellemedendeğil,yalnızcaakıldan çıkartılabileceğinisavunanöğreti,rasyonalizm. akıldakalmak *akıldayeretmek,unutulmamak. akıldatutmak *unutmamak. akıldançıkarmak *düşünmemek,unutmak,umudunukesmek. akıldançıkmak *unutulmak. akıldançıkmak *unutmak. akıldançıkmamak *unutamamak. akıldangeçirmek *birşeyyapmayıdüşünmek,tasarlamak. akıllandırma *Akıllandırmakişi,durumu. akıllandırmak *Aklınıkullanmasınısağlamak,aklınıbaşınagetirmek. akıllanma *Akıllanmakişi. akıllanmak *Karşılaşılanolaylarınsonuçlarındanyararlanarakdavranmak. *Uslanmak. akıllaradurgunlukvermek *çokşaşılacakbirseyolmak. akıllarıpazaraçıkarmışlar,herkesyinekendiakılınıalmış(veyaakıllargelinolmuş,herkeskendininkinibeğenmiş) *"insankendiaklınıbaşkasınınkindenüstüngörür"anlamındakullanılır. akıllı *Gerçeğiiyigörenveonagöredavranan. *Karşısındakinindüşüncesizliğinibelirtmekiçinsöylenilenuyarmasözü. *(alayyollu)Düşüncesiz,aptal. akıllıdüşününceyekadardeliçocuğunu(veyaoğlunu)everir *kendiniakıllısananlarçokkezakılsızdiyetanınanlardandahaazbaşarıgösterir. akıllıgeçinmek *kendiniçokakıllısanmak. akıllıköprüarayıncayadekdelisuyugeçer *atakkişitehlikeyigözealarakişegirişirveçabuksonuçalır. akıllıolmak * gerçeklereuygundavranmak. akıllıuslu *Akıllıolarak,yaramazlıketmeyerek,dengeli. akıllıca *Aklayakın,doğruolarak. *Aklayakın,doğru,makul. akıllılık *Akıllıolmadurumu;uyanıklık. akıllılıketmek *yerindeveuygundavranmak. akılsal *Düşünceyivegerçeğisomutdeğerlerlebirbirinebağlayanhakikatiiçinealanşey. akılsallaştırma *Akılsallaştırmakdurumu. *Bilinçdışıolaylarınmantıkveakladayalıolarakaçıklanması. akılsallaştırmak *Birşeyiakılsadurumagetirmek. akılsız *Aklı,gerçeğigörüponagöredavranmayaelverişliolmayan,anlayışıkıt. akılsızbaşıncezasınıayakçeker(veyaakılsızitiveyaköpeğiyolkocatır) *düşüncesizlikveyatedbirsizlikyüzünden,gereksizyeregidipgelmezahmetinekatlanılır. akılsızlık *Akılsızolmadurumu. *Akılsızcayapılanişveyadavranış. akılsızlıketmek *düşüncesizveyersizdavranmak. akım *Akmakişi. *Hava,sugibiakışkanmaddelerinveyaelektrikyüklerininbellibiryöndeakışı,yerdeğiştirmesi,cereyan. *Sanatta,siyasette,düşüncehayatındaortayaçıkanyenibirgörüş,yöntem,hareket,cereyantarz. *Debi. akımderkenbokumdemek *sözünüyoluncasöyleyememek,düzensizşeylersöylemek. akımölçümü *Birakarsuyunveyakanalınsuyolundabirsaniyedeakansuhacminiölçme. akımcı *Bellibirakımabağlıkişi. akımölçer *Birelektrikakımınınşiddetiniölçmeyeyarayanaraç,amperölçer. akımtoplar *Akü,akümülâtör. akın *Kalabalıkbirşeyinarkasıkesilmeyenbirgelişdurumundaolması. *Düşmantopraklarınatedirginetme,yıldırma,çapulgibiamaçlarlatopluolarakyapılanbaskın. *Futboldasayıyapmakamacıylakarşıtakımkalesinedoğrugenellikletoplucagirişilensaldırı,hücum. akın *Kazak-KırgızTürklerininsazşairlerineverdiğiad. akınakın *Arkasıkesilmeyenkalabalıköbeklerdurumunda. akınetmek *topluolarakgitmek,üşüşmek. *düşmanülkesinesaldırmak,baskınyapmak. akıncı *Düşmanülkesineakınyapansavaşçı. *Görevikarşıtarafatopsürmekvesayıyapmakolanönsıradakioyuncu,forvet. akıncılık *Akıncıolmadurumu. akıncılıketmek *düşmanülkesindekarşıgüçleriyıldırmak,tedirginetmek. akındırık *Reçine,çamsakızı,akma. akınkayası *Kayabalığıgillerfamilyasındanderinveuzaklardayaşayanince,uzunbirbalıktürü. akıntı *Akmakişi. *Havanınveyasuyunherhangibiryönedoğruyerdeğiştirmesi,akım,cereyan. *Hastalıksebebiylevücudunbiryerindensulumaddeakması. *Eğiklik,eğim,meyil. *Çamtürüağaçlardabulunanreçinenineriyerekakmasıolayı. *Sıvıyapıştırıcılarınağaçyüzeylerinegereğindençoksürülmesiileoluşandurum. akıntıbilimi *Denizakıntılarınıincelemekonusuedinenbilimdalı. akıntıçağanozu *Akıntıyakapılmışyengeç. *Vücudundagözeçarpacakbirçarpıklıkbulunankimseleriçinkullanılır. akıntılı *Akıntısıolan,eğik,meyilli. akıntıölçer *Birakarsuyunvekanalınakıntıhızınıvedüzeyiniölçmeyeyarayanalet. akıntıyakapılmak *birakıntınınetkialanınagirmek,akıntıilebirliktesürüklenmek. *etkialtındakalarakbirtopluluğundavranışınakatılmak. akıntıyakürekçekmek *olmayacakbirişuğrundaboşunaçabalamak. akıpgitmek *(zamaniçin)çabukgeçmek. akış *Akmakişiveyabiçimi. *Geçipgitme,sürüpgitme. * Akın. akışkan *Kendilerineözgübirbiçimleriolmayıpiçindebulunduklarıkabınbiçiminialanveyığınoluşturmayan(sıvı veyagaz),seyyal. akışkanlaşma *Akışkandurumagelme. akışkanlaşmak *Akışkandurumagelmek. akışkanlaştırıcı *Akışkandurumagetirmeözelliğiolan. akışkanlaştırıcılık *Akışkandurumagetirmeözelliğiolma. akışkanlaştırma *Akışkanlaştırmakişi. *Akışkanlarınniteliğinidüzeltmekiçinyoğunlaşanakımıiçindeparçacıklarınasıltısınısağlayanyöntem. akışkanlaştırmak *Akışkandurumagetirmek. akışkanlık *Akışkanolmadurumu. akışma *Kulağahoşgelenveyakolaycasöylenenseslerinözelliği. akışmalı *Akışmaözelliğiolan. akışmaz *Dışetkenlerintesiriyleakışmazlığıdeğişmeyen,durağan. akışmazlık *Akışmazveyadurağanmaddenindurumu. akıtma *Akıtmakişi. *Hayvanların,özellikleatlarınalınlarındabulunanveburunlarınadoğruuzananbeyazleke. *Un,süt,yağ,yumurta, şekerveyapekmezleyoğrularakcıvıkbirdurumagetirilenhamurunkızgınsaç üzerindepişirilmesiyleyapılanbirçeşittatlı. *Enlibilezik. akıtmak *Akmasınısağlamak,akmasınayolaçmak,dökmek. akıtmalı *Alnındaakıtmasıolan(hayvan). akide *Birşeyeinanarakbağlanış,inanç,dininancı. akide *Şekerinkaynatılarakağdadurumunagetirilmesiyoluileyapılmışrenklivekokulu,ağızdagüçeriyenşeker; dahaçokakideşekeriyerinekullanılır. akideşekeri *Bkz.akide. akidesibozuk *İnancızayıfolan(kimse). akideyibozmak *doğrubilinenbirinanışveyagidiştenayrılmak. akik *Yüzüktaşı,mühürgibişeyleryapmaktakullanılan,türlürenklerde,yarısaydam,parlakvedeğerlibirtaş; kalseduankuvarsınınbirtürüdür. akil *Akıllı. akilbaliğ *Dölverebilecekdurumagelmişolan,erin. akilbaliğolmak *dölverebilecekerişkindurumagelmişolmak. *rüştünüispatetmeyaşınagelmişolmak. akilâne *Akıllıca. akim *Kısır,verimsiz,dölveremeyen. *Sonuçsuz,başarısız. akimkalmak *sonucaulaşamamak,başarısağlayamamak. akis *Işıkveyasesdalgalarınınyansıtıcıbiryüzeyeçarparakgeridönmesi,yansıma,yankı. *Bircismin,parlakbiryüzeydegörünmesi. *Birşeyinbaşkabirşeyüzerindeyarattığıetki. *Evirme,evirtim. akisuyandırmak *birkonununüzerindedüşünülmesine,tartışılmasınayolaçmak,ilgiveyatepkiyaratmak. akit *Hukukîsonuçdoğurmakamacıileikiveyadahaçokkimseninveyakuruluşunkarşılıklıvebirbirineuygun iradebeyanlarıilegerçekleşenişlem,sözleşme,mukavele,kontrat. *Nikâh. âkit *Birişikarşılıklıolarakkararlaştırıpüstlerinealantaraflardanherbiri,sözleşmeveyamukaveleyapan. akitvaadi *Önsözleşme. akkaraman *Vücudubeyaz,ağız,burun,gözetrafı,kulakveayaklardasiyahlekelerbulunabilen,kabakarışıkyapağılı, OrtaAnadoluveDoğuAnadolu'nunbatıkesimlerindeyaygınolarakyetiştirlenyerlibirtürkoyun. akkarınca *Düzkanatlılardan,sıcakveyaılımanülkelerdeyaşayan,bitkilereçokzararverenbirböcekcinsi,termit (Termes). akkarıncalar *Ağızparçalarıiyigelişmiş,iribaşlı,ısırıcıböceklertopluluğu,termitler. akkavak *Söğütgillerden,yapraklarınınaltıbeyazolanbirkavaktürü,akçakavak,Hollandakavağı(Populusalba). akkefal *Sazangillerdenbircinstatlısubalığı(Alburnus). akkelebek *Hemenbütünmeyveağaçlarındatomurcukdüşmanısayılan,iriakkanatlarıkalın,karadamarlıbirkelebek (Aporiacrataegi). akkirpani *Ak,fakatkirli. akkor *Işıksaçacakbeyazlığavarıncayadeğinısıtılmışolan. akkorluk *Akkorolmadurumu. akkuş *Atmaca,yırtıcıbirkuş. akkuyruk *Tadınıartırmakiçinçayharmanınakatılanbeyazbirçaytürü. -akla/ -ekle *Bazıfiillerinsıklıkçatılarınıtüretenek:tart-akla-,it-ekle-vb. aklafenalıkvermek *
|
çokşaşırmak,çıldıracakgibiolmak,zıvanadançıkmak. aklagelmedik *düşünülemeyen. aklagelmeyenbaşagelir *insanummadığı,düşünmediğişeylerledaimakarşılaşabilir. aklagelmez *hatırlanamaz,düşünülemez. aklahayalegelmez *inanılmaz. aklakarayıseçmek *(birişibaşarıncayadeğin)çoksıkıntıçekmek,güçlüklerlekarşılaşmak. aklasığargibi *aklınkabuledebileceğibiçimde,makul. aklasığmak(veyasığmamak) *inanılacakgibiolmamak. aklayakın *aklınbenimseyebileceği,aklınkabuledebileceği. aklayatkın *uygun,akıllıca,makul. aklazarar(veyaziyan) *çokşaşılacak,şaşkınlığauğratacak(şey). aklama *Aklamakişi,ibra. aklamabelgesi *Alacakverecekkalmadığınıgösterenbelge,ibraname. aklamak *Suçsuzveyaborçsuzolduğuyargısınavararakbirinitemizeçıkarmak,tebriyeetmek,ibraetmek. * Başarılıgösterilmek,değerliolaraknitelendirilmek. aklan *Sularınıbirdenizeveyagölegönderenbölge,maile. *Birdağsırasınınyamaçlarındanherbiri. aklanma *Aklanmakişi. aklanmak *Akolmak,temizlenmek. *Birdavasonundatemizveilişiksizçıkmak,temizeçıkmak,beraatetmek. aklaşma *Aklaşmakişi. aklaşmak *Akdurumagelmek,ağarmak,beyazlaşmak. aklaştırma *Aklaştırmakişi. aklaştırmak *Aklaşmasınısağlamak,beyazlaştırmak. aklen *Akılicabı,akılgereğince. aklevrek *Tatlısulevreği. aklı *Akıbulunan,akrenkli. aklıalmamak *anlayamamak,kavrayamamak. *birşeyinolabileceğineinanmamak. *uygunbulmamak. aklıbaşınagelmek *davranışlarınınyanlışlığınısezerekdoğruyolubulmak. *ayılmak,kendinegelmek. aklıbaşında *sürekliakıllıdavranan. *doğrudürüst,kusursuz. aklıbaşındaolmamak *iyidüşünebilirdurumdaolmamak. aklıbaşındanbirkarışyukarı(veyayukarıda) *düşünmedenaklınageleniyapan. aklıbaşındangitmek *çoksevinçtenveyaçokkorkudanneyapacağınışaşırmak. aklıbaşkayerdeolmak *başkaşeylerdüşünmek. aklıbiryerdeolmak *düşünülmesigerekendenbaşkabirşeydüşünmek. aklıbokunakarışmak *korkudanşaşırıpneyapacağınıbilememek. aklıçıkmak *titizlikleüzerindedurmak,çokkorkugeçirmek,çokkorkmak. aklıdağılmak *düşünceyibellibirkonu,sorunüzerindetoplayamamak. aklıdurmak *düşünemezbirdurumagelmek,şaşırmak. aklıermek *anlayabilmek. *akılcaolgunlaşmak. aklıevvel *Akıllıgeçinen. aklıfikribir şeydeolmak *bütündüşündüğübirkonudayoğunlaşmak. aklıgitmek *şaşırmak,korkmak. *çokbeğenmek,bayılmak. aklıkalmak *beğenilenbirşeyidüşünmektenkendinialamamak. aklıkaralı *Akıvekarasıolan,beyazlısiyahlı. aklıkarışmak *neyapacağınıbilememek,şaşırmak,bocalamak. aklıkesmek *birşeyinolabileceğineinanmak. aklıkesmemek * sonucutahminedememek,ilerisinigörememek. aklısıra *aklınca,sandığınagöre,düşünüşünegöre,umduğunagöre. aklısıra *Aklınca. aklısonradangelmek *verdiğikararınyanlışolduğunuanlayıpvazgeçmek. aklıtakılmak *zihnibirşeyleuğraşmak. aklıtamayar *aklıyerinde. aklıyatmak * anlamayabaşlamak,olacağınainanmak,tatminolmak. aklızıvanadançıkmak *delirmek,aklınıoynatmak. aklıevvel *Densiz,münasebetsiz,sağduyusahibiolmayan. *Kendisinienakıllısanan. aklık *Akolmadurumu. *Kadınlarınmakyajiçinyüzlerinesürdükleribeyazbirsıvı,düzgün. aklımagelenbaşımageldi *olmasındankorktuğumşeyoldu. aklımda! *lâdesoyununakatılanlardanbiriötekinebirşeyverirkenkarşıdakinin"unutmadım"anlamındasöylediği söz. aklınabirşeygelmek *şüphelenmek. aklınadüşmek *hatırlamak. *kafasındabirdüşüncedoğmak. aklınaesmek *dahaöncedüşünmemişolduğuşeyibirdenyapmayakararvermek. aklınagelenisöylemek *rastgelekonuşmak. aklınageleniyapmak *heristediğinidüşünmedenyapmakistemek. aklınagelmek *hatırlamak,anımsamak. *birşeyiyapmayıdüşünmek,tasarlamak. aklınagetirmek *hatırlatmak. *düşünmek. aklınakoymak *birşeyyapmayakesinolarakkararvermek. *kararlaştırmak,çokistemek. aklınakoymak *birkimsebirine,birşeytelkinetmek. aklınasığdırmak *birşeyinolabileceğineinanmak,aklıalmak. aklınasığmamak *anlayamamak,kavrayamamak. *olabileceğineinanmamak. aklınaşaşayım(veyaşaşarım) *adıgeçenkimseninakılsızcabirdavranıştabulunduğunuanlatır. aklınatakmak(veyaaklınıtakmak) *sürekliolarakbirşeyidüşünmek,birdüşünceyesaplanıpkalmak. aklınaturpsıkayım *birinindüşüncesiniveyaptığınıbeğenmemek. aklınatükürmek *birinindüşüncesinibeğenmemek,kınamak. aklınauymak *birininuygunolmayangörüşünegöreişyapmak,davranmak. aklınavurmak * birdendüşünüvermek. aklınayelkenetmek *düşüncesizcedavranmakveyaaklınagelenihemenyapmak. aklınca *(küçümsemeyollu)Düşüncesinegöre,aklısıra. aklındakalmak *unutmamak. *hatırlamak. aklındaolsun! *unutma!. aklındatutmak *öğrenmek,bellemek. *unutmamak. aklındançıkarmamak * devamlıhatırlamak,hiçunutmamak. aklındançıkmak *unutmak. aklındangeçirmek *birşeyyapmayıdüşünmek,tasarlamak. aklındangeçmek *düşünmek. aklındantutmak *birşeydüşünmek. aklındanzoruolmak *aradabirdurumveşartlarıngerektirdiğigibidavranmamak. aklını(bir şeyle)bozmak *birşeyüzerinedüşerekheponunlauğraşıpdurmak. aklınıbaşınaalmak(veyatoplamak,devşirmek) *akılsızcadavranışlardabulunmaktankendinikurtarmak. aklınıbaşındanalmak *düşünemeyecekbirdurumagetirmek,çokşaşırtmak. aklınıbaşkayerevermek *konuşulankonudanbaşkabirşeydüşünürolmak. aklınıçalmak *ilgisiniaşırıderecedeçekmek. aklınıçelmek *niyetinden,kararındancaydırmak. *ayartmak,baştançıkarmak. aklınıkaçırmak *delirmek. *gereksiz,yersizişyapmak. aklınıoynatmak *çıldırmak. *akıldışıişleryapmak. aklınıpeynirekmekleyemek *şaşkıncaveakılsızcaişleryapmak. aklınışaşırmak *yerindeolmayanbirişyapmak,yersizdüşünmek. aklınıtakmak *sürekliolarakaklıbirşeyleuğraşmak. aklınınköşesindengeçmemek * hiçbirzamandüşünmemek. aklınınterazisibozulmak *akıllıcaolmayandavranışlardabulunacakbirdurumadüşmek. aklınlabinyaşa *aklayakıngörülmeyenbirdüşünceilerisürenesöylenir. aklıselim *Sağduyu. aklî *Akıllailgili,akladayanan. akliyat *Akılyoluilekazanılanbilgiler. akliye *Akılhastalıklarıileilgilihekimlikkolu. *Akılhastalıklarıileilgilihastahanebölümü. *Akılcılık,usçuluk,rasyonalizm. akliyeci *Akılhastalıklarıuzmanı. akma *Akmakişi. *Reçine,çamsakızı,akındırık. akmahançer *Ortasıolukluhançer. akmasınırı *Malzemeninbelirlibirgerilmeuygulanmasıylasınırlıvekalıcıdeformasyonauğramasıveyabelirlenen toplamuzamayamaruzkalmasıdurumundakimukavemeti. akmak *(sıvımaddelerveyaçokincetanelikatımaddeleriçin)Biryerdenbaşkabiryeredoğrugitmek. *(bugibimaddeler)Aşağıya,yeredüşmek. *(sıvıbirmaddeiçin)Biryerdençıkmak. *(birkapveyabiryer)İçindekiveyaüstündekisıvıyısızdırmak. *Çabucaksavuşmak;ortadankaybolmak. *Artardavetopluolarakgitmek. *(kumaşiçin)Yıpranıpipliklerierimeyebaşlamak. *(zamaniçin)Çabukgeçmek. *(boyaiçin)Birbirinekarışmak. *Karışmak,katılmak. * Sürüpgitmek. akmantar *Tadıgüzelvebesleyicibirtürmantar,keçimantarı(Agaricuscampestris). akmasadadamlar *çokdeğilsebile,azçokbirgelirveyakazançsağlar. akmaz *Durgunsu,gölet. akompanyatör *Birparçaçalındığızamansesveyabirâletleonakatılankimse,eşlikeden. akonitin *Boğanotundançıkarılanvehekimliktekullanılanzehirlibirmadde. akont *Birborcakarşılık,hesabıdahasonragörülmeküzereyapılankısmîödeme. akordeon *Üstündekidüğmelereveyatuşlara basarak,metaldilciklerititretmeyoluileçalınankörüklü,eldetaşınabilir birçalgı. *Kumaşlardamakineileyapılmışkırma. akordeoncu *Akordeonçalankimse. akordiyon *Bkz.akordeon. akordiyoncu *Bkz.akordeoncu. akordubozuk *Birbirinitutmayan,uyumsuz,akortsuz. akort *Birçalgıyıdoğrusesvermesiiçinayarlama. *Armoniyisağlayanseslerinbirleşmesi. akortetmek *çalgılarınsesleriniayarlamak,düzenlemek. akortyapmak *çalgılarıntellerini,sesverenaraçlarınıayarlamak. akortçu *Piyanoveorggibimüzikaletleriniayarlamayımeslekedinmişkimse. akortlama *Akortlamakişi. akortlanma *Akortlanmakişi. akortlanmak *Akortlanmakişiyapılmak. akortlatma *Akortlatmakişi.
|
akortlatmak *Akortlamakişiniyaptırmak. akortlu *Akorduolan,akortedilmiş. akortsuz *Akorduolmayan,akortedilmemiş. *Birbirinitutmayan,uyumsuz. akortsuzlaştırmak *Radyodabirayarfrekansındasapmameydanagetirmek. akortsuzluk *Sesdüzensizliğiveyaayarsızlığı. *Radyodagerçekayarfrekansıiledoğrudeğeriarasındakisapma. akraba *Kanveyaevlilikyoluylabirbirinebağlıolankimseler,hısım. *Oluşmayönündenaynıkaynağadayananşeyler. *Biri,diğerininsonucuolanşeyler. akrabaçıkmak *öncedentanışmadanveyabilmedenkonuşarakakrabaolduklarınıanlamak. akrabadiller *Aynıanadildengelendiller. akrabaolmak *evlilikyoluylayakınlıkkurmak. akrabalık *Akrabaolmadurumu. akran *Yaşçadenk,yaşıt,boydaş,öğür. akranlık *Akranolmadurumu,yaşıtlık. akreditif *Belirlibirniceliktekiparaiçin,birbankanınyükümlülüğüaltında,üçüncübirkişiyararınabirbaşka bankadaveyaaracısındaaçtırılankredi. *Kredimektubu. Akrep *ZodyaküzerindeTeraziileYayburçlarıarasındayeralanburç.Zodyak. akrep *Akreplerden,sıcakvenemliyerlerdeyaşayan,kıvrıkvekalkıkkuyruğundazehirlibiriğnesiolanböcek (Scorpio). *Saatinikiibresindenküçüğü. akrepgibi *herfırsattasözleriylebaşkalarınıincitmeveyaonlarakötülüketmedurumundaolan. akrepler *Örümceğimsilerin,örneğiakrepolantakımı. akrobasi *Cambazlık,akrobatlık. akrobat *Cambaz. akrobatlık *Cambazlık. akromatik *Beyazışığıçözümlemedengeçiren,renksemez. *Hücredeboyayıkabuletmeyen(bölüm). akromatikiğiplik *Mitozunilkevresisonundabütünhücrelerdebelirenvehücreboyalarıylapekboyanamayaniğbiçimindeki oluşum. akromatin *Hücreçekirdeğiiçindekiinceiplikçiklerdenyapılmış,kromatinileboyanmamışolankromozomları oluşturanbölüm. akromatopsi *Bkz.renkkörlüğü. akromegali *Genelgelişmebittiktensonrael,çene,burungibivücudunsivrikısımlarındakikemiklerinkalınlaşması, büyümesiveyauzaması. akropol *EskiYunanşehirlerinde,enönemliyapılarınvetapınaklarınbulunduğuiçkale. akrostiş *Herdizeninilkharfiyukarıdanaşağıyadoğruokununcaortayabirsözçıkacakbiçimdedüzenlenmiş manzume,muvaşşah,tevşih. aks *Dingil. aksak *Aksayan,hafifçetopallayan. *İyigitmeyen,iyiişlemeyen. *Türkmüziğindeoldukçakıvrakbirusul. *EskiYunanveLâtinşiirölçüsünde,sondanbiröncekihecesikısaolacakyerdeuzunolandize. aksakeşekleyüksekdağaçıkılmaz *eksikaraçlarlasağlıklıişyapılmaz. aksakal *Köyünveyamahalleninihtiyarheyetindeolankimse. *Ermiş,evliya. aksaklık *Aksakolmadurumu. aksam *Kısımlar. aksama *Aksamakişi. aksamak *Hafiftopallamak. *(biriş)Gereğigibiyürümemek,gerikalmak. aksan *Birülkenininsanlarınaveyabirçevreyeözgüsöyleyişözelliği. *Vurgu,kelimevurgusu,grupvurgusu. aksanıbozuk *Birdildekikelimeleridoğrusöyleyemeyen. aksata *"almaveverme"Alışveriş. aksatış *Aksatmakişiveyabiçimi. aksatma *Aksatmakişi. aksatmak *Aksamasınayolaçmak,birişigereğigibiyürütmemek. aksayış *Aksamakişiveyabiçimi. akse *Hastalıknöbeti,kriz. aksedir *Kaplamasımobilyacılıktakullanılan,açıkkahverengiözodunluolanbirağaç(Thuyaoccidentalist). akselerograf *İvmeyazar. akselerometre *İvmeölçer. akseptans *Yabancıülkelerdeokuyacaköğrencileriçingönderilenkabulbelgesi. *Poliçelerinüzerine"kabulümdür"biçimindeyazılarakaltıimzalananaçıklama. aksesuar *Biraletin,birmakineninişlevinekatılmayan,ancakkendineözgüayrıbiryararıbulunanalet,araçveya nesne. *Konunungerektirdiğiölçüdekullanılan,birsahneiçindeyeralanveyaoyuncunundekorgereğikullandığı çeşitlieşya. *Kadıngiyimindegiysiyibütünleyenayakkabı,çanta,kemer, şapka,eldiven,mücevhergibi eşya. aksesuarcı *Aksesuarıhazırlayankimse. *Aksesuarkullanmasınıseven. aksetme *Aksetmekişi. aksetmek *(ses)Biryereçarpıpgeridönmek,yankılanmak,yankıvermek. *(ışık)Biryerevurmak. *(birışıkveyabirşekil)Düzveparlakbiryüzeyeçarpıporadaaynengörünmek,yansılanmak. *Ulaşmak,yayılmak,duyulmak. *Evirmek,tersineçevirmek. aksettirme *Aksettirmeişi. aksettirmek *(sesi)Yankılamak. *(ışığı)Yansıtmak. *Haberi,durumu,ulaştırmak,yaymak,duyurmak. aksırık *Herhangibirsebepleburunzarınıngıcıklanmasısonucusolunumkaslarınınbirdenbirekasılmasıylaağızve burundanhızlı,gürültülüsolukboşalmasıolayı,aksırma,hapşırma,hapşırık. aksırıklı *Aksırığatutulmuş,aksırığıolan,sıksıkaksıran,hapşırıklı. aksırıklıtıksırıklı *Yaşlı,hastalıklı. aksırış *Aksırma,aksırmabiçimi. aksırma *Aksırmakişi. aksırmak *Burunzarlarınıngıcıklanmasıilesolunumkaslarınınbirdenbirekasılmasıüzerine,ağızveburundanhızlı, gürültülüsolukboşaltmak,hapşırmak. aksırtma *Aksırtmakişi. aksırtmak *Birininaksırmasınasebepolmak,hapşırtmak. aksi *Ters,zıt,karşıt,olumsuz,menfi. *Uygunolmayan. *İnatçı,hırçın,huysuz. aksiaksi *Olumsuzbirbiçimde,tersvekızgınolarak. aksigibi *istenmediğihâlde,aksilikolarak. aksihâlde *yoksa,öyleolmazsa. aksişeytan *işleryolundagitmediğizaman"nekadarilgisiz,münasebetsiz"anlamındakullanılır. aksitakdirde *yoksa,aksihâlde. aksitesadüf *"şanssızlığabak"anlamındakullanılır. aksilenme *Aksilenmekişi. aksilenmek *Aksileşmek,huysuzlanmak. aksileşme * Aksileşmekişi. aksileşmek *Huysuzlanmak,huysuzluketmek,tersdavranmak,inatçılıketmek. aksiliğitutmak *güçlükçıkarmak,inadındadirenmek. aksiliğiüstünde *olumsuzdavranışlı. aksilik *Terslik,inatçılık,huysuzluk. *Birişinyolundagitmemesidurumu,uygunsuzluk,elverişsizlik. aksilikçıkmak *engelortayaçıkmak. aksiliketmek *güçlükçıkarmak,uyuşmayayanaşmamak,huysuzluketmek,inatçılıketmek,tersdavranmak. aksine *Tersine. aksiseda *Yankı. aksiyom *Kendiliğindenapaçıkolanveböyleolduğuiçinötekiönermelerinöndayanağıolantemelönerme,belit, mütearife. aksiyon *Birkuvvetin,maddîbiretkenin,birdüşünceninortayaçıkması. *İnsanetkinliğininveyairadesininaçığaçıkması. *Hareket,iş. *Biroyuncununsahneüzerindekihareketi,buharekettenortayaçıkangelişim. *Oyununtemasınıgeliştirenbaşlıcaolay,hikâye,gelişim. *Sermayeninbelirlibirbölümü. *Hissesenedi,paysenedi. aksoğan *Adasoğanı. akson *Siniruyarmalarınısinirhücresindenileriyeuzatmayayarayan,sinirhücrelerininuzantılarındanenbelirlive uzunolanı. aksona *Vurgunhastalığınakarşıuygulananemniyetdurakları. aksöğüt *Söğütgillerden,kabuklarıeczacılıktakullanılanbirsöğüttürü(Salixalba). aksu *Gözdekibillûrcisminsaydamlığınıyitirerekağarmasındanilerigelenkörlük,akbasma,perde,katarakt. aksungur *Akdoğan. aksülâmel *Tepki,reaksiyon. akşam *Gündüzünsonvegeceninilksaatleri. *Gece. *Akşamvaktikılınannamaz. akşamahırasabahçayıra *hayattayiyipiçipyatmaktanbaşkakaygısıolmayanlariçinsöylenir. akşamakşam *Akşamınolduğuşudarzamanda. akşamazadı *Dersçıkışı,derspaydosu. akşamezanı *Günündördüncünamazvaktinibildirenezan;güneşinbattığısıralar. akşamgazetesi *Baskısıöğledensonra,özellikleakşamadoğruyapılangazete. akşamgüneşi *Etkisiazalmışgünışığı. *Yaşlılıkdönemi. akşamkaranlığı *Alacakaranlık. akşamnamazı *İkindiileyatsınamazıarasındakılınannamaz. akşampazarı *Pazarlarda,işportalardaakşamadoğrutezgâhtakalmışmallarınucuzfiyatlasatılışı. akşampiyasası *Akşamüzerleribellibiryerdeyapılangezinti. akşamsaati *Akşamvakti,akşamleyin. akşamsimidi *İkindiüzeriçıkarılansıcak,susamlısimit. akşamyeli *Akşamlarıesenserinrüzgâr. AkşamYıldızı *Venüs,Çulpan. akşamadoğru *Gündüzünakşamayakınbirzamanında. akşamakadar *bütüngün,aravermeden. akşamakalmak *(iş)gecikmek,bitmemek. akşamasabaha *Neredeyse,pekyakında,kısabirzamaniçinde. akşamcı *Akşamlarıiçkiiçmealışkanlığındaolankimse. *Çalışmasıakşamarastlayan. *Çalışmalarınıdahayoğunolarakakşamsaatlerindeyapan. akşamcılık *Akşamcıolmadurumu. akşamcılıketmek *akşamcılariçkiiçmekamacıylabirarayagelmek. akşamdan *akşamolmaküzereiken,akşamadoğru. akşamdanakşama *Herakşamüstüste. akşamdankalmış(veyakalma) *gecekisarhoşluğunmahmurluğunutaşıyan. akşamdankavur,sabahasavur *kazandığınıgünügününeharcayantutumsuzkimselerindurumunuanlatmakiçinkullanılır. akşamdansonramerhaba(veyasabahlarhayrolsun) *işiştengeçtikten,olanolduktansonragösterilenilgiiçinsöylenir. akşamıbulmak(veyaakşamıetmek) *akşamlamak,günübitirmek. akşamınişinisabaha(veyayarına)bırakma *bugünyapılmasıgerekenbirişiertesigünebırakmaksakıncalıdır. akşamki *Akşamolan,akşamyapılan. akşamlama *Akşamlamakdurumu,işi. akşamlamak *Bütüngünübiryerdeveyabiriştegeçirerekakşamaerişmek,akşamıbulmak. *Akşamıbiryerdegeçirmek. *(ay)Dolunaydurumundansonrageçdoğmak. akşamlar(veyaakşamşerifler)hayrolsun! *akşamvaktikullanılanesenlemesözü,iyiakşamlar!. akşamları *Akşamvakti. *Herakşam. akşamlatma
|
*Akşamlatmakişi. akşamlatmak *Akşamıyaptırmak,akşamıbuldurmakveyaettirmek. akşamleyin *Akşamsaatlerinde,akşamolduğunda,akşamvakti. akşamlısabahlı *Herakşamvehersabah. akşamlık *Akşamaözgüolan,akşamiçin. akşamlıksabahlık *Neredeise,kaçınılmazsonuçpekyakın. akşamsefası *Gecesefası. akşamüstü *Güneşinbattığısıralarda,akşamadoğru,akşamyaklaşırken. akşamüzeri *Bkz.akşamüstü. akşın *Kıllarındavegözlerinde,bazendederisindedoğuştanboyamaddesibulunmadığıiçinheryanıakolan (hayvanveyainsan)çapar,albino. akşınlık *Akşınolmadurumu. aktar *Baharat,evilâçları,gereçlerisatankimseveyadükkân. *Anadolu'daiğne,iplik,baharat,zarf,kâğıt,tütünvb.satankimseveyadükkân. aktarıcı *Damkiremitleriniaktarıpkırıklarıyenileyenkimse. *Voleyboldaöbüroyuncularınvurmasıiçintopu,ağınüzerineyükseltenoyuncu. *Görüntüyübirbölgedenbaşkabirbölgeyeiletenaraç. aktarılma *Aktarılmakişi. aktarılmak *Aktarmakişinekonuolmak. aktarım *Aktarmaişi,nakil. aktarış *Aktarmakişiveyabiçimi. aktariye *Aktarınsattığışeyler. aktarlık *Aktarınyaptığıiş. aktarma *Aktarmakişi. *Birtaşıttanbaşkabirtaşıtageçme. *Sürülmemiştarlayıilkveyaikincikezsürme. *Alıntı,iktibas. *Biroyuncununtopukenditakımındanbirbaşkaoyuncuyagöndermesi. *Arılarıbirkovandanötekinegeçirme. *Birhesaptanbaşkabirhesabaparahavaleetme,virman. aktarmaetmek *aktarmak. aktarmayapmak *birtaşıttanötekinegeçmek. *bütçedebirbölümdenbaşkabirbölümeödenekgeçirmek. aktarmacı *Aktarmaişiniyapankimse. aktarmacılık *Aktarmaişi,aktarmaişiyleuğraşma. aktarmak *Biryerden,birkaptanbaşkabiryereveyakabageçirmek. *Birşeyinyolunu,yönünüdeğiştirmek. *Birkitaptanveyabiryazıdanbirbölümüalmak,iktibasetmek. *Birdildenbaşkabirdileçevirmek,tercümeetmek. *Çatıkiremitlerinigözdengeçirerekkırıkvebozukolanlarınınyerlerinesağlamlarınıkoymak. *Sürülmemiştarlayıilkveikincikezsürmek. *İletmek;bildirmek. *Birtekniğegörebiçimlendirmek,uyarlamak. *Birkitabı,dahaçokKur'an'ıbaşındansonunakadarokumak. aktarmalı *(taşıtlariçin)Bellibirsüresonrainilipbaşkabirtaşıtabinilmesinigerektiren. aktarmasız *(taşıtlariçin)Bellibirsüresonrainilipbaşkabirtaşıtabinilmesinigerektirmeyen. aktartma *Aktartmakişiyaptırmak. aktartmak *Aktarmakişiyaptırtmak. aktavşan *Bircinsiriçölsıçanı(Jaculus). aktif *Etkin,canlı,hareketli,çalışkan. *Etkili,etken. *Birticarethanenin,ortaklığınparailedeğerlendirilebilenmalvehaklarınıntümü. *Etken. aktiffiil *Etkenfiil. aktifmetot *Öğrencilerin,kişiselçalışmalarınıveişyapmayeteneklerinigeliştirmeyisağlayanbilimselyöntem. aktifroloynamak *etkiliolmak. aktiftaşıma *Birmaddeninhücrezarındanenerjiharcanarakhücreiçineveyadışınataşınması. aktifleşme *Aktifdurumagelme. aktifleşmek *Canlıhareketli,etkiliolmak,aktifdurumagelmek. aktifleştirme *Aktifleştirmekişi. aktifleştirmek *Aktifleşmesinisağlamak,aktifdurumagetirmek. aktiflik *Etkinlik. aktinit *Aktinyum,toryum,protaktinyum,tulyum,plûtonyum,amerikyum,küryumveberkelyumradyoaktif elementlerininortakadı. aktinoloji *Güneşışınlarınınheminsanhemdebütüncanlılarüzerindeetkisiniinceleyenbilimdalı. aktinyum *Atomnumarası89,atomağırlığı227olan,radyoaktifbirelement.KısaltmasıAc. aktinyumlu *Özündeaktinyumbulunduran. aktivite *Etkinlik. aktivizm *Etkincilik. aktör *Erkekoyuncu. *Olduğundanbaşkatürlügörünenkimse. aktöre *Ahlâk. aktörlük *Aktörüngörevi,aktörünyaptığıiş. *Olduğundanbaşkatürlügörünme,kendinibaşkatürlügösterme. aktris *Kadınoyuncu. aktüalite *Güncellik. *Gününolayıveyakonusu. aktüalitesinikaybetmek *güncelliğiniyitirmek. aktüalizm *Geçmişjeolojikolaylarınbugünkülerebakarakaçıklanabileceğiniilerisürenöğreti,edimselcilik. *Kuvvedenfiilegeçmişolanhâl(Aristofelsefesi). aktüel *Güncel,şimdiki. *Edimsel. akur *Azgın,kızgın(hayvan). akustik *Fizikbilimininkonususesolankolu,yankıbilimi. *Kapalıbiryerdeseslerindağılımbiçimi,sesdağılımı,yankılanım. akut *İlerlemiş,şiddetli,acil(hastalık). akuzatif *Yüklemedurumu. akü *Akümülâtörünkısaltılmışadı. akümülâtör *Elektrikenerjisinikimyasalenerjiolarakdepoeden,istenildiğindebunuelektrikenerjisiolarakverencihaz, akımtoplar. aküpunktür *VücudunbelirlinoktalarınagenelliklealtıniğnebatırarakyapılanÇin'deyayılmışolantedavi. akva *Kuvvetli,sağlam. *Birtürsırmalıveköstekli bıçak. akvam *Kavimler. akvarel *Suluboyaresim. akvaryum *Tatlıveyatuzlusuhayvanlarının,subitkilerininyapaybirortamdabeslendiğicamsukabı. akvaryumcu *Akvaryumişiyleuğraşankimse. akvaryumculuk *Akvaryumcununmesleği. *Süsbalığıbeslemeciliği. akyabalığı *Uskumrugillerden,ufakpullu,10-15bazende50-60kggelenbirbalık,akbalık(Lichiaamia). akyuvar *Kanvelenfgibivücutsıvılarındabulunançekirdekli,yuvarlakhücre,lökosit. akzambak *Zambakgillerden,süsbitkisiolarakyetiştirilen,çiçeğidişveyüzşişlerinintedavisindekullanılanbirbitki (Liliumcandidum). Al *Alüminyum'unkısaltması. al *Aldatma,düzen,tuzak,hile. al *Kanınrengi,kızıl,kırmızı. *Burenkteolan. *(atdonuiçin)Dorununaçığı,kızılaçalan. *Yüzesürülenpembedüzgün,allık. al(veyaalın) *işte. al(veyakanlı)gömlekgizlenemez *gizlitutulmasıeldeolmayanşeyleriçinsöylenir. -al-/ -el- *İsimdenfiiltüretenek. -al/ -el *İsimdensıfattüretenek:gen-el,gövel(<gök-el),güz-el(<gözel),doğ-al,öz-elvb. albasmak *loğusaalbastıhastalığınatutulmak. albayrak(veyasancak) *Türkbayrağı. albendendeokadar *bendeaynıdurumdayımveyabendeaynıdüşüncedeyim. albirini,vurötekine(veyabirine) *hiçbiriişeyaramaz,hepsibirayarda. alelmayataşatançokolur *değerlikimseleresataşançokolur. algiymedimkialınayım *"buişlehiçbirilgimolmadığıiçinsöylenensözlerikendiüzerimealmadım"anlamındakullanılır. algülümvergülüm *ikisevgilininbirbirinesevgigösterisindebulunmaları. *birkimseyeyapılanhizmetinhemenkarşılığınıbeklemedurumu. alkan *Doymuşalifatikhidrokarbonlarıngeneladı,parajin. alkanlaraboyanmak *yaralanmak,vurularakölmek;şehitolmak. alkarısı *Loğusalaramusallatolarakonlarıboğduğusanılangörüntü. alkirazüstünekaryağmış *düşünülmeyen,beklenilmeyenşeylerindeolabileceğinianlatır. alsanabirdaha *yenibiraksilikoluncabezginlikbildirmekiçin"işte"anlamındasöylenir. altakkeverkülâh *uzunbirçekişmedensonra,çekişeçekişe. *aralarındakisenlibenliilişkiyisürdürerek. ala *Karışıkrenkli,çokrenkli,alaca. *Açıkkestanerengindeolan,elâ(göz). *Kekliğinboynundakisiyahhalka. *Alabalığınkısaltılmışadı. âlâ *İyi,pekiyi. -ala-/-ele- *Fiildensıklık(tekerrür)çatısıtüretenek:çalk-ala-,şaş-ala-,silk-ele-,it-ele-,kak-ala-,kov-ala-vb. alaala *Topluolarakyapılanişlerdebağrışaraksöylenenalaalahey!ünlemindegeçer. alaalayakalkmak *bağrışarakgürültüetmeyekalkmak. alagün *Yazıngüneşbulutarkasındakaldığındaoluşangölgelidurum. alasulu *Yeniolgunlaşmayabaşlamış(meyve). *İyipişmemiş,suluca(yemek). alatav *Aztavlı,yarıyaşyarıkuruolan(toprak). alatavlı *Bitkininçimlenmesiiçinyeterlitavıbulmamış(toprak). *İyicepişmemiş(yemek). AlaYuntlu *OğuzTürklerinin24boyundanbiri. alabacak *Ayağısekili(at). *Arabozucu,dönek,uğursuz(kimse). alabalık *Alabalıkgillerden,soğukvedurusulardayaşayan,etituruncuvelezzetli,250grdan2kgakadargelenbir tatlısubalığı(Truttafaris). alabalıkgiller *Omurgalıhayvanlardan,kemiklibalıklarınbirfamilyası. alabanda *Denizteknelerininiçyanları,bordakarşıtı. alabandaateş *Gemininbiryanındabulunantoplarlabirdenateşedilmesikomutu. alabandaetmek *dümenisağaveyasola,sonunakadarçevirmek. alabandaiskele *Dümenisolyanadoğrusonunakadarçevirmekomutu. alabandasancak *Dümenisağyanadoğru,sonunakadarçevirmekomutu. alabandavermek *azarlamak,paylamak,haşlamak. alabandayıyemek *adamakıllıazarlanmak. alabaş *Turpgillerden,şalgamabenzeyenbirbitki. alabildiğine *Sınırsız,uçsuzbucaksız. *Aşırıderecede,gereğindençok. *Olancahızıile. alabora *Geminindevrilecekkadaryanyatması. *Birsereninyataydurumdandüşeydurumagetirilmesi. *Selâmlamakiçinfilikaküreklerininyukarıyakaldırılması. *Balığıtoplamakiçindalyanağınınyukarıyaalınması. alaboraolmak *tekne,sandalvb.denizaraçlarıdevriliptersdönmek. *işleraltüstolmak. alabros *Fırçagibidikkesilmiş(erkeksaçı). alaca *Birkaçrenginkarışımındanoluşanrenk. *İkiveyadahaçokrenkli. *Birkaçrenkliipliktenyapılmışdokuma. *Ağaçtailkolgunlaşanmeyve. *Keklik,bıldırcıngibikuşlarıavlamakiçinkullanılanikirenklibez. *Meyvelere,dahaçoküzümedüşenben. *Kötühuy. alacaaş *Aşure. alacabulaca *Çokkarışıkrenkli. alacadüşmek *(meyve)olgunlaşmayabaşlamak. alacakaranlık *Güneşdoğmadanönceveyabattıktanhemensonrakiaydınlık,yarıkaranlık. alacabalıkçıl
|
*Balıkçılgillerfamilyasından,uzunluğu50cm,külrengi,aklakarakarışık,sazlıklardayaşayanbirkuştürü (Ardeolaralloides). alacağıolmak *birindenalınacakparasıolmak. *vakitdarlığındanbiröneriyikibarcageriçevirmek. alacağıolsun! *"gününbirindeondanöcümüalırım"anlamındagözkorkutmasözü. alacağımolsundaalakargadaolsun *alacaklıolmakiyibirşeydir. alacağınaşahin,vereceğinekarga(veyakuzgun) *alırkenkolaylıkgösteren,verirkendegüçlükçıkarankimse. alacağınatutmak *birşeyivereceğeveyaborcakarşılıksaymak. alacak *Birhesapgereğincedahaalınmamışolanpara,malveyabaşkaşey,matlûp. *Paraverilerekalınacakşey. alacakverecek *alışverişilişkisi. alacakarga *Saksağan. alacaklı *Birindenalacağıolan,borçlukarşıtı. *Birindenalacağıolankimse. alacaklıçıkmak *alacağıvereceğindençokolmak. alacaklıolmak *birindenalacağıbirşeybulunmak. alacalama *Alacalamakişi. alacalamak *Renkrenk,benekbenekboyamak. alacalandırma *Alacalandırmakişi. alacalandırmak *Alacadurumagetirmek. alacalanma *Alacalanmakişi. alacalanmak *Alacabirdurumagelmek. *Eriyenkarlararasındanyeryertoprakgörünmek. *Herhangibirheyecandolayısıylabenzikızarıpbozarmak,renktenrengegirmek. alacalı *Alaca,rengârenk. alacalıbulacalı *Çokkarışıkveçiğrenkli,alacabulaca. alacalık *Alacalıolmadurumu. *Renkliverenksizkıllarınbütünvücuttadüzenlişekildedağılmayarakbüyükveküçükparçalarhâlinde birleşmesiylemeydanagelenbiratdonu. alacamenekşe *Hercaîmenekşe. alacasansar *Beneklisansartürü. alaçam *Rengikızılayakınbirçamtürü(Piceaexcelsa). alaçık *Üzeridalvehasırlaörtülmüşkulübe,çardak. *Keçedenyapılançadır. alafranga *Frenklerintöre,âdetvehayatınauygun,Frenklerleilgili,alaturkakarşıtı. *Avrupauygarlığınıbenimsemiş,Avrupaeğitimiyleyetişmiş(kimse). *Alafrangasaat. alafrangamüzik *Batıtarzındaveölçülerindeyapılmışmüzik. alafrangasaat *Günü24saatsayarak,gününbaşlayışınıgeceyarısı01olarakkabuledensaatsistemi. alafrangatuvalet *Batıtarzındakapaklı,üzerineoturulabilenklozetlituvalet. alafrangacı *Alafrangahayatıbenimsemişolan. alafrangacılık *Alafrangacıolmadurumu. alafrangalaşma *Alafrangausulleribenimseme,alafrangaolma. alafrangalaşmak *Alafrangaolmak,alafrangadavranmak. alafrangalaştırma *Alafrangalaştırmakişi. alafrangalaştırmak *Alafrangalaşmasınasebepolmak. alafrangalık *Alafrangaolmadurumu. alâgarson *Kısakesilmişsaç. *Oğlansaçıbiçimindekesilmiş(kadınsaçı). alageyik *Geyikgillerden,postubenekli,erkeklerininboynuzlarıucadoğrukürekbiçimindegenişleyen,Güney AvrupaveKuzeyAfrika'dayaşayanbircinsgeyik,sığın(Damadama). alâimisema *Gökkuşağı. -alak/ -elek *Fiildensıfattüretenek:yat-alak,as-alak,çök-elekvb. alâka *İlgi. *Gönülbağı. alâkaçekmek(toplamakveyauyandırmak) *ilgiçekmek. alâkaduymak *ilgiduymak. alâkabahş *İlgilendirici,ilgiçeken,ilginç. alâkadar *İlgili,ilgilibulunulan. alâkadar etmek *ilgilendirmek. alâkadarolmak *ilgilenmek. alâkalandırma *Alâkalandırmakişi. alâkalandırmak *İlgilendirmek. alâkalanma *Alâkalanmakişi. alâkalanmak *İlgilenmek. *Gönülbağlamak,yakınlıkduymak. *Birşeyçekicigelmek;zevkalmak. alâkalı *İlgili. alakarga *Kargagillerden,irigövdeli,ötücü,tüylerialacalıbirkuştürü,kestanekargası(Garrulusglandarius). *Saksağan. alâkart *Yemeklistesindenseçilen,fiyatlarıayrıayrıhesaplanan(yemek),tabldotkarşıtı. *Yemeklistesindenyemekseçerek. alâkasız *İlgisiz,ilgisiolmayan. alâkasızlık *İlgisizlik. alâkayı(veyaalâkasını)kesmek *ilgiyi,ilgisinikesmek,ilişkisikalmamak,ayrılmak. alâkok *Rafadan. alalama *Alalamakişi,kamuflâj. alalamak *Beneklerle,çizgilerleveyarenklerlebezeyerekbirşeyibulunduğuçevreyeuydurmak,maskelemek,kamufle etmek. alamana *Balıkavlamaktaveyayüktaşımaktakullanılanbüyükkayık. alamanaağı *Kıyılardanuzaksulardaavlanmakiçinikialamanakayığıtarafındankullanılan,uzunluğu200ile250, genişliği7ile25kulaçolanbüyükağ. alâmet *Belirti,işaret,iz,nişan. *Büyüklük,irilikbakımındanşaşılacakdurumdaolanşey. alâmetifarika *Bazıticareteşyasıüzerinekonulan,oeşyayıüretenveyasatanıtanıtanresim,harfgibiözelişaret,marka. *Ayırıcınitelik,ayırıcıözellik. alâmetifarikalı *Alâmetifarikasıolan. alâminüt *Çarçabuk,anında,hemen,şipşak. alâminütyemek *Kolaycahazırlanıptüketilebilenyemek. alan *Düz,açıkvegenişyer,meydan,saha. *Ormaniçindedüzveağaçsızyer,düzlük,kayran. *Birkonuveyaçalışmaçevresi. *Yüzölçümü. *İçindebirtakımkuvvetçizgilerininyayılmışbulunduğuvarsayılanuzayparçası. *EskiRoma'daaçıkhavagösterisiyapılangenişyer. *Biralıcımerceğininnetbirgörüntüsağlayabildiğiderinlikvegenişliğinbütünü. *Yarışmaların,karşılaşmalarınveoyunlarınyapıldığıyer,saha. alanhızı *Hareketedenbircismi,duranbirnoktayabirleştirendoğruparçasınınbirimzamandataradığıalan. alankorkusu *Bazıkişilerinalan,park,sokakgibiyerlerdeduyduklarıürkeklikhastalığı,agorafobi. alantalan *Karmakarışık,allakbullak,darmadağınık. alantalanetmek *allakbullaketmek,dağıtmak,altüstetmek,yağmaetmek. alantalanolmak *herbiribiryanadağılmak. alantopu *Tenis. alarga *Açıktangeç,yaklaşma. *Açıkdeniz,engin. *Uzaktan,açıktan. alargadurmak *uzakdurmak,karışmakistememek,ilgisizdavranmak. alargaetmek *açıkdenizeçıkmak,engineaçılmak. *geriçekilmek,uzaklaşmak. alargadadurmak *uzaktadurmak. alargadanseyretmek *Uzaktanbakmak. alârm *Birtehlikeolduğundabunuherkesinhaberalmasıiçinverilenişaret. alârmageçmek *belirentehlikeyekarşıdirenebilecek,dayanabilecekdurumagelmek. alaşağıetmek *birini,yetkilerinielindenalıpyerindenuzaklaştırmak,atmak,kovmak. *kapıpyerevurmak. alaşağıvuryukarı *çekişeçekişe(pazarlık). alaşım *İkiveyadahaçokmetalden,bazıdurumlardametallerle,C,P,Tegibielementlerdenoluşanmetal görünümündekatıveyasıvıkarışım. alaşımlama *Alaşımlamakişi. alaşımlamak *Çözenmetale,alaşımelementlerinieriterekkatmak. alaten *Cüzamlı,abraş. alaturka *EskiTürkgelenek,görenek,törevehayatınauygun,alafrangakarşıtı. *Butörevehayatıbenimsemiş(kimse). *Alaturkasaat. *Düzensiz,yöntemsiz. alaturkamüzik *Türkmüziği. alaturkasaat *Güneşinbatışında12'yigösterecekbiçimdeayarlanmışsaat,ezanîsaat. alaturkatuvalet *Tuvaletihtiyacınıgidermekamacıylaçömelmeusulünegöreyapılantuvalet. alaturkacı *Alaturkabilen,alaturkaeserverenkimse. *Türkmüziğindenyanaolan. *Butürmüziğiseslendirenveyaçalan,söyleyen. alaturkacılık *Alaturkacıolmadurumu. alaturkalaşma *Alaturkalaşmakdurumu. alaturkalaşmak *Alaturkaolmak. alaturkalaştırma *Alaturkalaştırmakişi. alaturkalaştırmak *Alaturkalaşmasınısağlamak. alaturkalık *Alaturkaolmadurumu. alavandalı *Bkz.andavallı. alavere *Birşeyineldenelegeçmesi. *Birşeyieldenelevererekaktarma. *Vapurlardabubiçimdetaşımaişiiçinbordalardakurulanbasamaklıiskele. *Kargaşalık. alaveredalavereyapmak(veyaçevirmek) *hileli,düzenlibirişyapmak,yalanladolanlaişgörmek. alaveretulumbası *Emmebasmatulumbası. alavereci *Piyasadafiyatıdüşünceyükselirumuduylamalalanvefiyatyükselincemalısatantoptancı,vurguncu, spekülâtör. alay *Herhangibirtörendeveyagösterideyeralantopluluk. *Çokkalabalık. *Bütünü,hepsi. *Genelolaraküçtabur(süvarilerdedörtveyabeşbölük)vebunlarabağlıbirliklerdenoluşanasker topluluğu. *Çokmiktarda,fazlasayıda. alay *Sestonu,söz,davranışgibiyollarlabiriyle,birşeyleeğlenme;onuküçümseme. alayalay *Kalabalıkolarak,pekçok. alaybeyi *Albayrütbesindejandarmaalaykomutanı. alayetmek *birkimsenin,birşeyin,birdurumun,gülünç,kusurlu,eksikvb.yönleriniküçümseyerekeğlencekonusu yapmak. alaygeçmek *alayetmek. alaygibigelmek *inanılacakgibiolmamak. alaymalay *hepbirden,birlikte. alayaalmak *alayetmek,eğlenmek. alayabozmak *alayniteliğivermek. alayaçıkmak *askerîbirokuldabaşarıgösteremeyerekkıtayagönderilmek. alaybozan *Birçeşitfitillitüfek. alaycı *Alayetmehuyuolan,müstehzi. *Alayeden,küçümseyen,küçümseyerekeğlenen. alaycılık *Alayetmeyihuyedinmişolmadurumu. alayındaolmak *işiönemvermeyerekyapmak,işişakakonusuyapmak. âlâyıvâlâile *bütüngösterişiile. alâyiş *Gösteriş,gözkamaştırma. alâyişli *Gösterişli. alaylı *Erliktenyetişmişsubay. *Gerekliokuleğitiminigörmedenkendiniyetiştirmişolan(kimse),mekteplikarşıtı. *Gösterişli,görkemli,debdebeli. alaylı *Alayedici,küçümseyici,müstehzi. alaysı
|
*Alayabenzer,ciddîolmayan. alaz *Alev,yalaz. alazalaz *Alevalev. alaza *Dökülentohumlarlaertesiyılkendiliğindençıkantahıl,soğanvb. alazlama *Alazlamakişi. *Vücuttakızıllıkveyakızıllekelerbelirmesidurumu. alazlamak *Birşeyinyüzünüalevdengeçirmek,alevetutmak. *Sızlatmak,yakmak,acıvermek. alazlanma *Alazlanmakişi. alazlanmak *Alazlamakişinekonuolmak. *İnsanderisiiçin,üstündekızıllıkveyakızıllekelerbelirmek. albasma *Albastı. albastı *Doğumsırasındatemizliğedikkatedilmemesiyüzündenloğusanıntutulduğuateşlihastalık,loğusa humması,albasma. albatr *Kaymaktaşı,sumermeri. albatros *Fırtınakuşugillerden,1muzunluğunda,AtlantikOkyanusu'ndayaşayaniribirkuştürü(Diomedea exulans). albay *Rütbesiyarbayiletuğgeneralarasındabulunanveasılgörevialaykomutanlığıolanüstsubay,miralay. albaylık *Albayrütbesiveyaalbayıngörevi. albeni *Alım,çekicilik,cazibe. albenivermek *çekiciliğiniartırmak,ilgitoplamak,hoşvegüzelgöstermek. albenili *Alımlı,çekici,cazibeli. albenisiolmak *çekiciliğibulunmak. albinos *Akşın. albüm *Resim,fotoğraf,pulgibişeyleridizipsaklamayayarayanbirtürdefter. *Herhangibirkonuileilgilikısaaçıklamalarverilerekresimlerbasılmışolankitap. *Birsanatçınıneserlerininbirbölümününyeraldığıkaset,uzunçalar,tekerçalar. albümin *Bitkilerin,hayvanlarındokuvesıvılarındabulunan,birleşimikarbon,oksijen,azot,hidrojenvekükürt olan,sudaeriyen,beyazayakınrenkte,yapışkanmadde. albüminişeme *Birçokhastalıklarda,özellikleböbrekhastalıklarındaidrardaalbüminbulunmasıdurumu,aktutma. albüminli *İçindealbüminbulunan. alçacık *Çokalçak. alçacıkdağlarıbenyarattımdemek *çokkurumluolmak,kendiniçokbeğenmek. alçak *Yerdenuzaklığıazolan,yüksekkarşıtı. *Aşağı,yüksekolmayan(yer). *(boyiçin)Kısa. *Bilebileenkötü,enahlâksızcadavranışlardabulunan, aşağılık,soysuz,namert,rezilhain. alçakbasınç *Barometrede760mmaltındabulunan,kötühavayaişaretolanhavadurumu. alçakgerilim *Düşükvoltajlıelektrikhattı. *Değerivegücüazolanelektrikpotansiyeli. alçakgönüllü *(makam,paravb.durumlarda)Aşağıolanlarıkendisiyleeşittutanveyakendideğeriniolduğundanaşağı gösteren(kimse),mütevazı. alçakgönüllülük *Alçakgönüllüolmadurumu. alçakkabartma *Heykelsanatında,yüzeydençıkıntısıazolankabartma. alçakkavuşum *Kavuşumdagezegeningüneşleyerarasındabulunması. alçakses *Hafifses. *Kalınses. alçakyaylak *Devamlıoturmabölgesinde,normaltahılziraatıyapılanalanlarınbitişiğindegenellikledenizseviyesinden 900-1200metreyüksekliktekiyaylak. alçakça *Oldukçaalçak. *Alçak,aşağılıkkimselereyaraşırcasına. alçaklaşma *Bayağılaşmakdurumu. alçaklaşmak *Bayağılaşmak. alçaklaştırma *Alçaklaştırmakdurumu. alçaklaştırmak *Alçaklaşmasınasebepolmak. alçaklık *Alçakolmadurumu. *Alçakçadavranış,şenaat. alçalış *Aşağılaşma,bayağılaşma,mezellet. alçalma *Alçalmakişi,inme. *Toprağınçöküpoturması. *Kabarmaalçalmaolayındasularınindiğidönem,cezir. *Düşkünlük,zül. alçalmak *Alçakdurumagelmek,yüksektenaşağıdoğruinmek. *(insaniçin)Değeriazalmak. alçaltı *Küçükdüşürme,horgörme,zillet. alçaltıcı *Küçükdüşürücü. alçaltış *Alçaltmakişiveyabiçimi. alçaltma *Alçaltmakişi. alçaltmak *Alçakdurumagetirmek. *Değeriniazaltmak. alçarak *Azalçak. alçı *Alçıtaşınınpişiriliptozdurumunagetirilmesindeneldeedilenmadde. alçıkalıp *Birşeyinüzerinealçıdökülerekalınankalıp. alçıtaşı *Toprakiçindekatmanolarakbulunanvepişiriliptozdurumunagetirilerekalçıyapmayayarayanhidratlı kalsiyumsülfat,jips. alçıcı *Alçıtaşınıçıkarankimse. *Tavanveduvarlarınalçıilekaplanmasındaçalışanişçi. alçılama *Alçılamakişi. alçılamak *Alçıilesıvamak. *Alçıkarıştırmak. alçılanma *Alçılanmakişi. alçılanmak *Alçılamakişinekonuolmak. alçılatma *Alçılatmakişi. alçılatmak *Alçıilekapattırmak,sıvatmak. alçılı *İçindealçıbulunan. *Alçıilesarılmışolan. alçıpan *Tavansüslemelerindekullanılanveçeşitlidesenleriolanalçıdanyapılmışkalıp. alçıyaalmak(veyakoymak) *kırılanbirkemiğigereğigibikaynamasıiçinalçıyabatırılmışsargıilesarmak. aldanç *Çabukvekolayaldatılankimse. aldangıç *Üzeriotveyakumlaörtülmüşçukur,tuzak. aldanış *Aldanmakişiveyabiçimi,kanma. aldanma *Aldanmakişi. aldanmak *Görünüşekapılarakyanlışbiryargıyavarmak,yanılmak. *Birhileye,biryalanakanmak. *Düşkırıklığınauğramak. *Avunmak,oyalanmak. *(bitkileriçin)Havanınbirdenısınmasıylazamansızaçançiçek,soğuksebebiyledonmak. aldatıcı *Aldatmaniteliğiolan,yanıltıcı,kandırıcı. aldatılma *Aldatılmakişi. aldatılmak *Aldatmakişinekonuolmak. aldatış *Aldatmaişiveyabiçimi. aldatma *Aldatmakişi. aldatmaca *Aldatmayadayanandavranış,aldatıcıoyun. aldatmak *Beklenmedikbirdavranışlayanıltmak. *Karşısındakinindikkatsizliğinden,ilgisizliğinden,gereğigibiuyanıkolmayışındanyararlanarakonun zararınakazançsağlamak. *Birineverilensözütutmamak,yalansöylemek. *Birşeyingörünürdekidurumu,oşeyinniteliğibakımındanyanlışbirkanıvermek. *Ayartmak,kötüyolasürüklemek,baştançıkarmak,iğfaletmek. *(karıveyakoca)Eşinesadakatsizliketmek,ihanetetmek. *Oyalamak,avutmak. aldehit *Alkollerioksitlendirmeveyaasitleriindirgemeyoluileeldeedilenuçucubirsıvı. aldı *(halkedebiyatında)söylemeyebaşladı. aldığıabdestürküttüğükurbağayadeğmemek *sağladığıyarar,verdiğizararıkarşılamamak. aldırış *Aldırmakişiveyabiçimi. aldırışetmemek *önemvermemek,aldırmamak,ilgigöstermemek,ilgilenmemek,ilgisizkalmak,umursamamak. aldırışsız *Aldırmaz,umursamayan. aldırma *Aldırmakişi. aldırmak *Almakişiniyaptırmak. *Getirtmek. *Vücuttanherhangibirparçayıveyaorganısağlıksebebiyleoperasyonlaçıkartmak. *Önemvermek,değervermek(bufiil,buanlamıileancakolumsuz,soruveyaşartbiçimlerindekullanılır). *Elindekinibaşkasınakaptırmak. *Sığdırmak. aldırmaz *Birşeyeönemvermeyen;umursamayan,kayıtsız,lâkayt. aldırmazlık *Aldırmazolmadurumu,tasasızlık,kayıtsızlık,lâkaydî. aldırtma *Aldırtmakişi. aldırtmak *Aldırmakişinibaşkasınayaptırmak. alegori *Birgörüntü,biryaşantıveyabirdavranışındahaiyikavranmasınısağlamakiçingözönündecanlandırıp dilegetirme. alegorik *Alegoriileilgili. aleksi *Okumayitimi. alelâcayip *Acayipüstüçokacayip,tuhaf,garip,bambaşka. alelâcele *Çokaceleederek,çarçabuk,ivedilikle. alelâde *Herzamangörülen,olağan. *Bayağı,sıradan. alelâdelik *Alelâdeolmadurumu. alelhesap *Hesabasayarak. alelhusus *Hele,özellikle,ençok. alelıtlak *Genelolarak. alelumum *Genelolarak,genellikle. alelusul *(yöntemgereği,yöntemüzere)Yolyordamgereğince,kuralauygunbirbiçimde. alem *Bayrak. *Minare,kubbe,sancakdireğigibiyüksekşeylerintepesindebulunan,madendenyapılmışayyıldızveyalâle biçimindesüs. âlem *Yeryüzüvegökyüzündekinesnelerinoluşturduğubütün,evren. *Dünya,cihan. *Aynıkonuileilgilikimselerveyabukimselerinuğraşlarınınbütünü. *Hayvanveyabitkilerinbütünü. *Durumveşartlar. *Herkes,başkaları. *Ortam,çevre. *Eğlence. *Kendineözgübirçokniteliğibulunanşeyveyafarklıdavranışiçindebulunankimse. *Duygu,düşünce,düşgücü. alemolmak *sembololmak. âlemyapmak *sazlısözlüeğlenmek. alemci *Camilerinkubbelerine,minarelerinealemyapanveyatakankimse. alemdar *Bayrağıveyasancağıtaşıyan,bayraktar,sancaktar. *Önder. âlemedalmak *çevreileilgisinikesipiçdünyasınakapanmak. *eğlenceye,zevkusefayakapılmak. âlemivarmı? *yakışıkalırmı,uygunolurmu?. âleminağzıtorbadeğilkibüzesin *Bkz.elinağzıtorbadeğilkibüzesin. âlemşümul *Dünyaölçüsünde,evrensel,üniversel. alenen *Açıktanaçığa,herkesingözüönünde,herkesiniçinde,gizlemeden,açıkça. alengirli *Gösterişli,yakışıklı. alenî *Açık,ortada,meydanda,herkesiniçindeyapılan. alenîleşme *Alenîleşmekişiveyadurumu. alenîleşmek *Herkesçebilinirdurumagelmek. aleniyet *Açıkolmadurumu,açıklık. alerji *Bazıcanlılarınbirtakımyiyeceklere,ilâçlara,toz,kokugibinesnelerekarşıhastalıkderecesindegösterdikleri aşırıtepki. *Birkimseyeveyabirşeyekarşıolumsuzyöndeduyulanaşırıduyarlık. alerjik *Alerjiileilgiliolan. *Herhangibirmaddeyeveyakimseyekarşıolumsuzduygularıolan,alerjisibulunan. alessabah *Sabaherkenden. alesta *Hareketehazır,tetikte. alestabeklemek *hazırdurumdabeklemek. alestadurmak *tetiktebeklemek.
|
alestatutmak *hemenkullanılabilecekdurumdabulundurmak. alet *Birelişiniveyamekanikbirişigerçekleştirmekiçinözelolarakyapılmışnesne. *Birsanatıyapmaya,uygulamayayarayanözelaraç,aygıt. *Birmakineyioluşturanveişlemesineyardımedenparçalardanherbiri. *Hoşgörülmeyenbirişeyardımcıveyaaracıolmayıkabuledenkimse,maşa. aletedevat *Buelişiniveyamekanikbirişigerçekleştirmekiçinkullanılanaraçlar. aletetmek *biriştebiriniuygunolmayanbirbiçimdekullanmak. aletolmak *bilerekbirçıkarkarşılığıveyabilmeyerekkötübiriştearacılıketmek,vasıtaolmak. aletli *Aletiolanveyaaletleyapılan. aletlijimnastik *Birtakımaletlerkullanılarakyapılanjimnastik. alev *Yananmaddelerinveyagazlarıntürlübiçimlerdeuzananışıklıdili,yalım,yalaz,alaz. *Ateş,sıcaklık,kıvılcım. *Aşkateşi. *Mızrakuçlarınatakılanküçükbayrak,flâma. alevalev *Alevliolarak. *Vücutısısıherhangibirsebepleartmışvebusebeplekızarmışolarak. alevalmak *tutuşmak,yanmayabaşlamak. *coşmak,heyecanlanmak,heyecanagelmek,telâşlanmak,öfkelenmek. alevbacayı(veyasaçağı)sarmak *ateşbacayısarmak. alevgibiparlamak *canlı,ışılışılolmak. alevkırmızısı *Alevrengi. alevlâmbası *Gazveyabenzinleçalışan,ucundanbiralevpüskürterekyananvekurşunboruişlerindekullanılanbiraraç. alevmakinesi *Düşmanüzerinealevlisıvılarpüskürtentaşınabiliralet. alevsaçağısarmak *birolay,önünegeçilemez,tehlikelibirdurumagelmek,ateşbacayısarmak. Alevî *Alevîliğebağlı(kimse). Alevîlik *HalifeAliyanlısıolmadurumu. alevlendirme *Alevlendirmekişi. alevlendirmek *Alevlenmesinisağlamak,tutuşturmak. *Etkisini,şiddetiniartırmak,çoğaltmak. alevlenme *Alevlenmekişi. alevlenmek *Alevçıkarmayabaşlamak. *Zorlu,öfkeliveyaheyecanlıbirdurumalmak. *Parlamak. alevli *Aleviolan,alevlenmiş. *Şiddetli,hararetli. aleyh *Karşı,karşıt,zıt. aleyhedönmek *karşıdurumalmak,karşıdurumageçmek. aleyhinde(veyaaleyhine)söylemek(veyabulunmak) *çekiştirmek,yermek. aleyhindeolmak *birinekarşıolumsuzduyguvedavranışiçindebulunmak. aleyhinedönmek *destekvermektenvazgeçipkarşıdurumageçmek. aleyhineolmak *biriş,birininzararınaolmak,onuniçiniyiolmamak. aleyhtar *Karşıolan,karşıtçı. aleyhtarlık *Birişe,hareketeveyadüşünceyekarşıolma,karşıtçılık. aleyhteolmak *karşıdurumalmak. aleykümselâm *Arapçaselâmünaleykümselâmlamasözüneverilen"esenlik,selâmetüzerinizeolsun"anlamındakarşılık. alfa *Yunanalfabesininbirinciharfi. alfa *KuzeyAfrika'daveİspanya'dayetişenvekâğıt,ip,halıyapımındakullanılanbirbitki. alfa ışınları *Radyoaktifmaddelerinyaydıklarıüçışındanbiri. alfabe *Birdilinseslerinigösteren,belirlibirsırayagöredizilmişbellisayıdaharflerinbütününeverilenad. *Birdilinharflerinitanıtarakokumaöğrenmeyisağlayankitap. *Birişinbaşlangıcı. alfabedışı *Birmilletinalfabesindebulunmayanharf,Türkalfabesindebulunmayanx,w,qharflerigibi. alfabesırası *Harflerinalfabedekibelirlidüzenegöredizilişi. *Eşitlikilkesinisağlamakiçinuyulandüzen. alfabetik *Alfabesırasınagöredizilmiş. alfabetikkatalog *Eserleriyazarlarınsoyadlarınaveyaadlarınagöresırayasokankatalog. alfabetiksıralama *Bkz.alfabesırası. alfaterapi *Alfaışınlarınıntedavidekullanılmasınaverilenad. alfenit *İçindebakır,çinko,nikelbulunanveçatalbıçaktakımıyapmaktakullanılangümüşlübiralaşım. alg *Suyosunu. algarina *Ağırbirşeyidenizdençıkarmakveyadenizeindirmekişindekullanılanbüyükvinçlidenizteknesi. *Bazıgemilerinbaşveyakıçtarafındaneğikolarakuzatılmışbulunanmakaralı,kısavekalındikme. algı *Kazanç,alacak. *Rüşvet. *Vergi. algı *Haşhaşsütünütoplamaktakullanılankaşık. algı *Birşeyedikkatiyönelterek,oşeyinbilincinevarma,idrak. algıbıçağı *Haşhaşkozasınıçizmeyeyarayanalet. algılama *Algılamakişi,idraketme. algılamak *Birolayıveyabirnesneninvarlığınıduyumyoluileyalınbirbiçimdebilinçalanınaalmak,idraketmek. algılanma *Algılanmakişiveyadurumu. algılanmak *Algılamakişinekonuolmak,idrakedilmek. algılatma *Algılatmakişiveyadurumu. algılatmak *Algılamakişinibirineyaptırmak,idrakettirmek. algılayıcı *Algıyetkisiolan. algın *Cılız,zayıf,hastalıklı. *Birinegönülvermiş,tutkun,vurgun. algler *Suyosunları. algoritma *IX.yüzyılınbaşındayaşamışolanTürkmatematikçilerindenMusaoğluHarezmliMehmed'eArapların unvanolarakverdiğiElharezmîadındanbatıdayapılanbirterim.OrtaÇağdaondalıksayısisteminegöreyapılanve sonzamanlardabelirliherhangibirkuralabağlıbulunanhertürlühesapişlemineverilenad,Harezmliyolu. -alı/-eli *"...-denberi"anlamındazarf-fiileki:al-alı,gid-eli,görme-y-elivb. alıal,morumor *telâşveyayorgunluktanyüzükıpkırmızıkesilmiş(olarak). *sağlıklı,canlıkanlı. alıcı *Satınalmakisteyenkimse,müşteri. *Kendisinebirşeygönderilenkimse. *Birelektrikakımınıalıpbaşkabirkuvveteçevirencihaz. *Ahize,almaç. *Azrail. *Görüntülerialancihaz,kamera. alıcıbulmak *müşteribulmak. alıcıçıkmak *müşteribulunmak. *istemek,talipolmak. alıcıgözüylebakmak *incedeninceyegözdengeçirmek. alıcıkılığınagirmek *müşterigibidavranmak. alıcıkuş *Atmaca. alıcıverici *Bağışladığınıgerialan. alıcıyönetmeni *Alıcıyıdoğrudandoğruyaçalıştıranveyöneten,alıcıhareketlerinigerçekleştiren,görüntülerinfilme alınmasınısağlayankimse,kameraman. *Televizyonalıcısınıdoğrudançalıştırankimse,kameraman. alıç *Gülgillerden,kırlardayetişenyabanîbirağaç(Crataegus). *Buağacınmayhoşyemişi. alık *Akılsız,sersem,budala,ebleh. alık *Hayvançulu. *Eskimişgiyecek. alıkalık *Aptalca,şaşkınşaşkın. alıkalıkbakmak *aptalca,şaşkınşaşkın. alıksalık *Aptal. *Aptalca. alıklaşma *Alıklaşmakişi. alıklaşmak *Alıkdurumagelmek,birşeykarşısındaaptallaşıpşaşırmak,şaşkınlaşmak,aptallaşmak. alıklaştırma *Alıklaştırmakişi. alıklaştırmak *Alıkdurumagetirmek. alıklık *Alıkolmadurumuveyaalıkçabiriş. alıkonulma *Alıkonulmakişi. alıkonulmak *Alıkoymakişinekonuolmak,menedilmek,tatiledilmek. alıkoyma *Alıkoymakişi. alıkoymak *Birsüreiçinbiryerdetutmak. *Birini,yapmaktaolduğuveyayapmakistediğiiştengeritutmak. *Ayırıpsaklamak. *Mahrumetmek. *Maniolmak,engelolmak. alım *Almakişi. *Gözü,gönlüçekendurum,cazibe. *Kurum,çalım,gurur. -alım/-elim *İstekkipininçokluk1.kişieki:al-alım,gid-elim,başla-y-alım,bekle-y-elimvb. alımçalım *Gösteriş,çekicihareket. alımsatım *Satınalmavesatmaişi,alışveriş. alımsatımbürosu *Alışverişişlerininyapıldığıveyadüzenlendiğişube,yer. alımsatımofisi *Alımsatımbürosu. alımcı *Başkasınınhesabınaalacaktoplayanveyakabuledenkimse. alımlı *Alımıolan,çekici,cazibeli. *Kurumlu,çalımlı,gururlu. alımlıçalımlı *Gösterişli,güzel. alımlılık *Alımlıolmadurumu. alımsız *Alımıolmayan,cazibesiz. alımsızlık *Alımsızolmadurumu. alın *Yüzün,kaşlarlasaçlararasındakibölümü. *Birocaktahertürlüayak,galeri,baca,kuyuveyolunilerletilmekteolanyüzeyi. *(bazışeylerde)Ön,önyüz. *Karşı. alınçatısı *İkikaşınarası,alnınortası. alındamarıçatlamak *Bkz.ardamarıçatlamış. alınteri *Emek. alınteridökmek *çokemekvermek,zahmetlibirişgörmek. alınteriilekazanmak *hakederek,çalışarak,emekvererekkazanmak. alınyazısı *Yazgı,talih,kader,mukadderat. alındı *Paraveyabaşkabirşeyinteslimalındığınıgösterenbelge,makbuz. alındılı *Yerinegitmesinisağlamakiçingöndereninekbirücretödeyerekpostayaalındıkarşılığındaverilen (mektup,paketvb.). alıngan *Aşırıduygulu,çabukgücenen,kırılan. alınganlık *Alınganolmadurumu. alınlık *Kadınlarınalınlarınataktıklarıaltınveyagümüştensüseşyası. *Yapılardacephesüsü. alınma *Alınmakişi. alınmak *Almakişiyapılmak. *Birsözün,birdavranışınkendisinekarşıolduğunusanarakincinmek,kırılmakveyaöfkelenmek. *Eldeedilmek. *Uyarlanmak,adapteolunmak. alıntı *Biryazıyabaşkabiryazarınyazısındanalınmışparça,aktarma,iktibas. *Başkabirdildenalınmışkelime. alıntılama *Alıntılamakişi. alıntılamak *Biryazıyabaşkabiryazarınyazısındancümleveyacümleleralmak,alıntıyapmak,aktarmak,iktibasetmek. alıpsatmazgörünmek *ilgisizgörünmekveyadavranmak. alıpsattığıolmamak *hiçilgisibulunmamak. alıpvereceğiolmamak *birkimseylehiçbirilgisiolmamak. alıpverememek *anlaşamamak,çekememek,geçinememek. alıpvermek *yürekçarpıntısıgeçirmek. alıpyürümek *azzamandaçokilerlemek,yayılmak,çoğalmak,artmak. alıralmaz *hemen,derhal. alırlık *Duygusaluyarımlarıalabilmeyeteneği,idrakkabiliyeti. alış *Almakişiveyabiçimi. alışfiyatı *Birmaliçinalımkarşılığıödenenparaveüretimgereçlerifiyatı. alışveriş *Alımsatımişi.
|
*İlişki,münasebet. alışverişyapmak *alımsatımişinigerçekleştirmek. alışverişeçıkmak *alımsatımişiiçinçarşıyagitmek. alışverişikesmek *biriyleilgisikalmamak. alışık *Herhangibirdurumaalışmışolan. alışıkolmak *alışkanlıkdurumunagelmek. alışıklık *Alışıkolmadurumu. alışılma *Alışılmakişi. alışılmak *Birşeyealışmışdurumagelinmek. alışılmamış *Nadir,bilinmeyen,azrastlanan. alışılmış *Herzamanki,mutat. alışkan *Alışkın. alışkanlığındaolmak *iyicealışıkbulunmak,huyhâlinegetirmek. alışkanlık *Birşeyealışmışolmadurumu,itiyat,huy. *Yakınlık,arkadaşlık,ünsiyet. *İçvedışetkilerledavranışlarıntekrarlanması,hepaynıbiçimdegerçekleşmesisonucubeliren,şartlanmış davranış. alışkanlıkedinmek *birşeyisürekliyaparolmak,itiyatedinmek. alışkanlıktankopamamak *bellibirhuydanvazgeçememek,alışıklığıbırakamamak. alışkı *Yapılmayaalışılmışdavranış. alışkın *Birşeyeveyabirşeyyapmayaalışmışolan. alışkınolmak *iyicealışmak,hiçyabancılıkçekmemek. alışkınlık *Alışkınolmadurumu,alışkanlık. alışma *Alışmakişi. alışmak *Birişitekrarlayarakkolaylıklayapabilmek. *Yadırgamazdurumagelmek. *Uyardurumagelmek,uygungelmek,intibaketmek. *Sürekliisterolmak. *Bağlanmak,ısınmak. *Etkisiniyitirmek. *Evcilleşmek,ehlîleşmek. *Tutuşmak,yanmayabaşlamak. alışmışkudurmuştanbeterdir *alışılanbirşeydenkolaycavazgeçilmez. alıştırma *Alıştırmakişi. *Birbeceriyi,bilgiyikazanmakiçinyapılantekrar,temrin,egzersiz. *Vücudunbiyolojikyöndengelişiminisağlayançalışma,idman. alıştırmak *Alışmasınayolaçmak. *Uyardurumagetirmek. Ali *Kişiadıolarakaşağıdakideyimlerdegeçer. âli *Yüce,yüksek. AliCengizoyunu *"kurnazcavehaincedüzen"anlamındakullanılır. Alikıranbaşkesen *çokzorba. Alikıranbaşkesen *zorba. âlicenap *Cömert. *Onurlu,şerefli. âlicenaplık *Âlicenapolmadurumu. alifatik *Açıkzincirli(organikmadde). alil *Hastalıklı,sakat. alim *Bilen,bilici. âlim *Bilgin. alimallah *Allah"Allahbilir"anlamınagelenbusöz,söylenenbirsözündoğruluğunainandırmakiçinkullanılır. âlimane *Âlimeyakışan,âliminyaptığıgibi. âlimlik *Bilginlik. alinazik *Közlenmişpatlıcan,sarımsaklıyoğurtvekıymaileyapılanbirçeşityemek. Ali'ninkülâhınıVeli'ye,Veli'ninkülâhınıAli'yegiydirmek *(birkimse)birindenaldığınıötekine,ötekindenaldığınbirbaşkasınavererekişiniyürütmek. Ali'ninkülâhınıVeli'ye,Veli'ninkülâhınıAli'yegiydirmek *birindenaldığınıöbürüne,birbaşkasındanaldığınıdaonavererekişiniyürütmek. aliterasyon *Şiirvenesirdeuyumsağlamakiçinsözbaşlarındaveortalarındaaynıünsüzünveyaaynıhecelerin tekrarlanması. alivre *Üründahatarladayken,yetiştiğizamanteslimedilmeküzere,öncedenpeyverilerekyapılan(satış). *Dağıtım,dağıtma. alivresatış *Vadelisatış. aliyyülâlâ *Engüzel,eniyi,mükemmel. alizarin *Kökboyası,kökkırmızısı. alize *Tropikalbölgelerdekidenizlerdebütünyılsüresincedüzenliesenbirtakımrüzgârlar. AlkaEvli *OğuzTürklerinin24boyundanbiri. alkali *Alkalimetallerinhidroksitleriyleamonyumhidroksitingeneladı.Bumaddelerde,asitlerinkırmızıya çevirmişolduğubitkiselmavirengieskidurumunadöndürmeözelliğivardır. alkalimetaller *Oksitlenmelerinisodyum,lityum,potasyum,rubidyum,sezyumelementlerininsağladığımetaller. alkalik *Alkaliileilgiliolanveyaiçindealkalibulunan,kalevî,antiasit. alkalimetre *Bkz.alkalölçer. alkaloit *Özellikleriilealkalileriandıranorganikmadde. alkalölçer *Alkalilerinsaflıkderecesinibelirtmeyeyarayancihaz,alkalimetre. alkarna *İstiridye,midye,tarakgibikabukluhayvanlarıavlamakiçindenizdibinitaramaktakullanılan,ağızkısmı demirdenbirağ. alkım *Gökkuşağı. alkış *Bir şeyinbeğenildiğini,onaylandığınıanlatmakiçinelçırpma,alkışlama. alkışağası *Padişahıalkışlamaklagörevlikimse. alkışalmak *çokbeğenilmek. alkışkopmak *birdenbiregüçlübirbiçimdeelçırpılmak. alkıştoplamak *çokalkışlanmak. alkıştufanıkopmak *süreklivecoşkunalkışbaşlamak. alkıştutmak *elçırparakveyatopluca,yükseksesle"yaşa","varol"gibisözlerilebirinialkışlamak. *taraftarolmakbellibirgörüştenyanaolmak. alkışçı *Alkışlayan(kimse). *Şakşakçı,dalkavuk,yüzegülücü,yağcı. alkışçılık *Alkışçıolmadurumu. alkışlama *Alkışlamakişi. alkışlamak *Birşeyinbeğenildiğini,onaylandığınıanlatmakiçinelçırpmak. *Beğenmek,takdiretmek. alkışlanma *Alkışlanmakişi. alkışlanmak *Alkışlamakişinekonuolmak. alkil *Alkolkökü. alkol *Bira,şarapgibisıvılarınveyapancar,patatesnişastasınınşekeredönüştürülmesisonucuortayaçıkanglikoz çözeltilerinmayalaşmışözlerinindamıtılmasıylaeldeedilen,kokulu,uçucu,yanıcı,renksizsıvı,C2H5OH,ispirto, etanol,etilalkol. *Hertürlüalkollüiçki. alkolik *Alkollüiçkilereaşırıderecededüşkünolan(kimse). alkolizm *Alkollüiçkilerehastalıkderecesindedüşkünolmadurumu. alkollü *Alkoldenyapılmışveyaiçindealkolbulunan. *İçkili. alkolölçer *Sıvılardakialkoloranınıölçmeyeyarayancihaz. Allah *Kâinattavarolanherşeyinyaratıcısı,koruyucusuolduğunavetekolduğunainanılanyüceveüstünvarlık, Yaradan,Tanrı,Rab,Mevlâ. *Allahadıbazıisimtamlamalarındatamlanankelimeyigüçlendirir. *Enbüyük,enusta. Allah Allah! *şaşmaveyacansıkıntısıanlatanbirünlem. *Türkaskerininhücumnarası. Allah(binbir)bereketversin *birkazançkarşısındadurumundanhoşnutolmayıbelirtir. Allah(seni)inandırsın *inanılmasıpekkolayolmayanbirşeyanlatılırkenyeminyerinesöylenir. Allah(veyaAllahım) *birşeykarşısındahayranlıkveyayakarmabildirir. Allahacısınıunutturmasın *Tanrıbuacıyıunutturacakdahabüyükbiracıgöstermesin. Allahakılfikirversin(veyaAllahakıllarversin) *akılsızcabirdavranıştabulunanlariçinkullanılır. Allaharatmasın *yakınılacakbirdurumda"Tanrıdahakötüsünügöstermesin"anlamındakullanılır. Allahartırsın *(gerçekveyaalayanlamında)Tanrıdahaçoğunuversin. Allahaşkına *birliktesöylendiğisözünanlamınagöreantvermekveyayalvarmakiçin"Allah'ınıseversen"anlamında, şaşma,usançbildirir. Allahbağışlasın *(çocuğunu,sevdiğini)Tanrıkazadan,belâdankorusun,esirgesin. Allahbahtındangüldürsün *(evlenecekkıziçin)mutlulukdileğinibelirtir. Allahbana,bendesana *şimdisanaborcumuödeyecekparamyok,kazanırsamöderim. Allahbelâsınıversin *ilenmesözü. Allahbeterindensaklasın(veyaesirgesin) *Tanrıdahakötüdurumadüşürmesin. Allahbilir *bellideğil. *banaöylegeliyorki. Allahbir *yeminyerinekullanılır. Allahbirdediğindenbaşkasözüneinanılmaz *birininçokyalancıolduğunuanlatmakiçinsöylenir. Allahbiryastıktakocatsın *yenievlenenlere"biraradayaşlanın"anlamındasöylenenbiriyidileksözü. Allahbüyüktür *gününbirindehakkınıalacağına,kendineyapılmışolanhaksızlıklarındüzeleceğineinanmakgerektiğini anlatır. Allahcanınıalsın *ilenmesözü. Allahcezasınıvermesin(veyaAllahcezasınıversin) *yarışaka,yarışaşmayollu,bazendegerçeköfkeilesöylenenilenmesözü. Allahdağınagörekarverir *Tanrıherkesedayanabileceğiölçüdesıkıntıverir. Allahderim *pekbozukbirişiçinsorulan"nedersin?"sorusunakarşı"söyleyecekbaşkasözbulamıyorum"anlamında kullanılır. Allahdirlikdüzenlikversin *Tanrıailehuzuruversin. Allahdokuzdaverdiğinisekizdealmaz *alınyazısıneiseoolur. Allahdörtgözdenayırmasın *"Tanrı,çocuğuyetimveyaöksüzbırakmasın"anlamındabiriyidileksözü. Allahdüşmanımavermesin *anlatılanbirkötülüğünbüyüklüğünübelirtmekiçinsöylenir. Allahecirsabırversin *başsağlığıdileğiolaraksöylenir. Allaheksiketmesin *Tanrıyokluğunugöstermesin. *birininyaptığıbirhizmetanılırkenonuniçinteşekküryollusöylenir. Allaheksikliğinigöstermesin *pekgerekliolanbirşeyinkusuruanlatılırken,böyledeolsaonunvarlığınaşükredildiğinianlatır. Allahemeklerinielinevermesin *Tanrıemekleriniboşaçıkarmasın. Allahesirgesin(veyasaklasın) *Tanrıkorusun!Tanrıkötüdurumlakarşılaştırmasın!. Allahetmesin *olmasıistenilmeyenbirdurumdanveyabirolaydansözedilirkensöylenir. Allahgecindenversin *"çokyaşayasın"'anlamındakullanılanbiriyidileksözü. Allahgöstermesin *Tanrıkötübirdurumlakarşılaşmaktankorusun. Allahhakkıiçin *antiçmekveyaantvermekiçinkullanılır. AllahHalilİbrahimbereketiversin *Tanrıçokversin,bereketversin. Allahhayırlıetsin *genelliklebirolaybaşlangıcında"Tanrıuğurluetsin"anlamındasöylenir. Allahherkesingönlünegöreversin *Tanrıherkesindileğiniyerinegetirsin. Allahhoşnutolsun *birkimsenin,kendisineiyiliğidokunanbiriiçinkullandığıbiriyidileksözü. Allahiçin *gerçekten,doğrusu. Allahikiiyiliktenbirisiniversin *(ağırhastaiçin)yaölsünkurtulsun,yaiyiolsun. Allahiyiliğini(veyalâyığını)versin *hoşagitmeyenbirdavranışkarşısındahoşgörüilesöylenir. Allahkabuletsin *sevapsayılanbirişyapıldığındasöylenir. Allahkahretsin *"Tanrıcezasınıversin"anlamındabirilenmesözü. Allahkavuştursun *birininyakını,bulunduğuyerdenayrılıncakalanlarakavuşmadileğindebulunmakiçinsöylenensöz. Allahkazadanbelâdansaklasın *Tanrı'nıninsanıtürlükötülüklerdenkorumasıdileğiylesöylenenbiriyidileksözü. Allahkerim *Tanrıbüyüktür,Tanrı'yagüvenmeli. Allahkısmetederse *Tanrıizinverirse. Allahkorusun(veyasaklasın) *Tanrıtehlikeye,kötüdurumadüşürmesin!. Allahkuruiftiradansaklasın *birsuçlamakarşısındabununsırfiftiraolduğunuanlatmakiçinsöylenir. Allahmanda şifalığıversin *çokveyaağıryemekyiyenleriçinşakayollusöylenir. Allahmübareketsin *kutluolsun. *onaylanmayanbirdurumdaalayyollukullanılır. Allahmüstahakınıversin *(gerçekveyaalayanlamında)çıkışmaanlatanbirsöz. Allahneverdiyse
|
End of preview.